11. Bölüm

48.6K 2.1K 318
                                    

Araba evin önünde durduğunda, Ömür hanım arabadan indi. Bende hemen arkasından indim.

Bakışlarımı tam evin kapısına değdirecekken gördüğüm kişilerle o tarafta kaldı bakışlarım.
Yanlış görmüyorsam eğer Akay, Korayı kendisi ve duvarın arasına almış ona bağırıyordu.

Ömür hanımda benim baktığım yere baktığında kaşlarını çatarak hızla o ikisinin yanına ilerledi.

"Çocuklar ne yapıyorsunuz siz! Çekil şuradan Akay!"diyerek Akayı kolundan tutup Korayın önünden çekmeye çalıştı.

Ne olmuştu ki şimdi bunlara?

Ben hâlâ olduğum yerde durup onlara bakıyordum.
Akay konuşunca Ömür hanım Koray da olan bakışlarını çekip Akaya yönlendirdi.

"Yalnız bırak anne bizi, içeri gir. Sadece konuşacağız."

"Oğlum siz konuşmuyorsunuz ki! Bildiğiniz bağırıyorsunuz! Çekil şuradan!"diyerek Akayı daha çok ittirmeye çalıştı Ömür hanım.

Akay bu sefer annesinin ellerini tutarak kendisi çekildi.

"Tamam anne, çekildim işte. Hadi gir şimdi içeri."

"Tamam. Konu her neyse kendi aranızda halledin ama lütfen tartışmayın."dedi kendi aranızda kelimelerini bastırarak."Normal konuşarakta her şeyi çözebilirisiniz! Tamam mı?"

"Tamam anne!"dedi Akay bıkkınca.

Koray ise hiç ses çıkarmadan sadece bana bakıyordu. Bu sefer bakışlarında nefret, öfke gibi şeyler pek yok gibiydi. Daha farklı şeyler barındırıyordu bakışları.

Ömür hanım ikisininde kollarını okşayarak arkasını dönüp bana doğru gelmeye başladı.

"Gel kızım geçelim biz içeri. Barışta gelir herhalde birazdan."dedi, belimden tutup evin içine yürüttü beni.

"Teşekkür ederim Ömür hanım."

"Ne için kızım."

"Şey. Saçım için."

Kocaman gülümsedi.

"Önemli değil."dedi ve aniden yüzü düştü.

Gözlerimin içine garipçe bakıp arkasını dönerek merdivenlerden çıktı.

Ne olmuştu şimdi birdenbire?

fazla takılmamaya çalışarak yarım saattir su içmediğimden susadığımı anlayarak mutfağa girdim. Elimi tam bardakların olduğu dolabın koluna atacakken bir anda durdum.

Bakışlarım yere kaydı. Yerde cam kırıkları yoktu. Sonra duvara baktım. Korayın bana tokat atışı, odamdayken gelip ilk önce bağırıp sonrada bedenimi yere savuruşu, yarım saat öncede bardağı ağzımdan çekip yere attıktan sonra beni kollarımdan tutup duvara dayayışı ve bağırışları geldi gözlerimin önüne.

Neden bir anda çok garip hissetmiştim?
Abim bile beni döverken böyle hissetmemiştim.

Kalbime giren sızıyla havada kalan elimi indirip kalbimin üstüne koydum.

Su içme isteğim geçince ve kalbimdeki sızı azalınca kendimi toparlayıp odama çıktım.
Odama girdiğimde yavaş adımlarla ilerleyip yatağa oturdum. Sırtımı yatak başlığına dayayıp gözlerimi dinlendirmek için kapattım.

Ama ne gözlerimi dinlendirebildim ne de aklımdaki düşünceleri savabildim.

Sürekli abimin bana yaptıkları geliyordu aklıma. Bir de bunların üstüne Korayın davranışları, diğerlerinin ön yargıları da eklenince daha bir çekilmez oluyordu düşüncelerim.

GERÇEK AİLEM Mİ? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin