Merhaba
"Aşkım,benim tatlı bebeğim..."Karnıma konulan küçük öpücüklerle gözlerim açılmak için direnirken zorlukla elimi kaldırıp saçları arasından geçirdim.
"sevgilim hadi uyanmalısın."öpücükler yavaşça boynuma doğru ilerlerken birden bire beni yatakta çevirerek üzerine aldı.Başım göğsündeki kelebek dövmesine çakılırken esneyerek elimi dudaklarım üzerine bastırdım.
"Günaydın patatesim!"boras elimi kavrayarak dudaklarıma dert bir öpücük bıraktığında uykulu gözlerimi açarak yüzüne baktım.
"Günaydın"yüzüne doğru esnediğimde gülümseyerek kollarını belime sardı ve yerinde dikleşerek ayağa kalktı.Sabah sabah niye kalkmıştık ki ya"dişlerini fırçalayalım,takım elbiseleri almaya gideceğiz."gözlerim aniden iri iri açıldı.
Biz bu gece evleniyorduk.
Hatta bir kaç saat sonra.
"Siktir."diye mırıldandım unuttuğum şeyle birlikte,evleneceğimi nasıl unutabilirdim!bir hafta önce ben evlenelim der demez bir sonraki sabah boras tüm işlemleri tamamlayarak bize düğün için gün almıştı.
Adımları odada bulunan lavaboya giderken beni tezgahın üzerine bıraktı ve bacaklarım arasına girerek diş macumla fırçamı çıkarttı.Önce fırçayı biraz ıslatarak üzerine macunu sıktı ondan sonra da diş fırçasını ağzıma sokarak dişlerimi fırçaladı"aferin tükür şimdi."dediğini yaparak lavabonun içine doğru döndüm ve tükürerek ağzımı verdiği naneli ağız suyuyla çalkaladım.
Borasta aynı şeyi yaptığında beni tekrardan kucağına aldı ve yatağa oturtarak dolaba doğru iletirdi.
"Hava çok sıcak."diye homurdandığımda bize iki tane biri mavi biri siyah şort çıkararak üzerime doğru attı.Kıyafetleri kucağıma bırakarak dudaklarımı büzdüm,üzerimize de kolsuz siyah ve beyaz aynı tişörtlerden çıkardığında giyeceklerimiz hazırdı.
Kolsuz tişörtlerin kol kısımları nerdeyse karnımıza kadar iniyordu.
"Şapka ve çanta."dediğimde boras bana'çok bilmiş'der gibi bakarak her zaman kullandığım yandan takmalı çantayı ve siyah şapkayı çıkardı.Çantayı bir ay önce gittiği küçük iş gezisinden bana hediye alarak getirmişti,öyle çok büyük bir yada çok pahalı bir çanta değildi ama onun hediyesi olduğu için çok kıymetliydi.
"Tamam mı küçük bey?"başımı olumlu anlamda salladığımda bana doğru yaklaşarak ellerini bağdaş kurduğum dizlerimin üzerine koydu.Ne istediğini anlayarak dudaklarımı dudaklarının üzerine bastırdım ve onu yumuşak bir şekilde öperek bir kaç öpücük daha kondurdum.
"Tamam sevgilim."
"Senin o sevgilim diyen dudaklarını var ya..."derin bir nefes alarak çıplak üzerime baktı,altımda sadece siyah boxerim vardı.Dün gece beraber duş aldıktan sonra kıyafet giymek istememiştim,zaten hava da çok sıcaktı"deli ediyorsun beni,
gecikeceğiz."kucağımdaki beyaz tişörtü hızla üzerime geçirerek önüme düşen kıvırcık saçlarımı düzeltti"tatlılık eserisin hale bak!mis gibi de kokuyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fırtınanın İçindeki Ateş|Gay
Literatura Kobieca"Farklı bir kan kokusu alıyorum sanki."dudakları anlık bir duraksama yaşarken yutkundu. Bedeni üzerimde yükselirken boştaki elini boynuma getirerek hafifçe sıktı,yüzü yüzüme yaklaşırken sıcak nefesi aklımda olan her şeyi silmişti"yeterince."dedi"yor...