51

6.7K 468 359
                                    

Uzun bir bölüm oldu, umarım beğenirsiniz *-*

Keyifli okumalar ✨

4 yıl sonra Eray'dan

Yıllar önceki edebiyat öğretmeni olma hayalime biricik sevgilim, eşim, hayat arkadaşım Efe sayesinde ulaşmıştım. Şimdi ise mezun olduğum okulda, beni mezun eden öğretmenlerimle birlikte öğretmenlik yapıyordum.

''Eray hocam bugün yine çok şıksınız''

Kerem'in söylediği şeyle daldığım yerden ayrılarak büyükçe göz devirmiştim. Öğretmenliğe başladığımdan beri alışamadığım şeylerden biride buydu. 

''Sağ ol Keremcim, sende her zamanki gibi çok yağcısın.'' Gülümseyerek söylediğim şeyle gülümsemesini bozarak üzgünce yüzüme baktı, daha doğrusu çalıştı. Çünkü sırıtmamak için kendini zor tuttuğu belliydi.

''Aşk olsun hocam, gerçekleri söylemek ne zamandan beri yağcılık oldu.'' 

''Derslerine çalışmayıp, sınavlardan düşük aldıktan sonra hocalardan not dilenmeye başladığın günden beri.''

Benim yerime cevap veren sevgilim yanıma oturmadan önce elini Kerem'in omzuna atarak sıkmıştı.

Birlikte, aynı okulda öğretmenlik yapıyorduk. Bundan daha güzel bir şey var mıydı?

''Ayıp oluyor ama Efe hocam.''

''Ney ayıp oluyormuş Keremcim.'' Elini sırtıma atarak Kerem'e yönelik konuşuyordu. Arkamızda duvar olduğu için elini rahatça sırtıma koyabilmişti. Zaten okuldaki tek tük temaslarımız bunlardan oluşuyordu.

''Hiçbir şey canım hocam, neyse ben gideyim de ders çalışayım.'' Efe'den yiyeceği azarı hissederek hızlıca yanımızdan ayrılmıştı.

''Çok zeki ama çalışmıyor.'' Mırıldandığım şeyle Efe şaşkınca bana bakıyordu.

''Ne var, hep söylemek istemiştim bu cümleyi.''

Gülerek önüne dönmüş sırtımdaki elini hareket ettirerek sırtımı okşamaya başlamıştı. Birkaç dakika süren sessizliğin ardından çalan zille bakışlarımı Efe'ye çevirdim.

''Hadi kalkalım, öğretmenler odasından kitaplarımı almam gerekiyor.''

Başını sallayarak ayaklandı. Tabi kendisi derslere sade elinde kalemle girdiği için öğretmenler odasına girmese de olurdu. Bense kitaplarımı elimde taşımaktan nefret ettiğim için her der bitişi ve başlangıcında öğretmenler odasına giriyordum.

''Hangi sınıfla dersin var?'' 

''9-A''

Homurdanarak söylediği şeyle kıkırdayarak elimi omzuna atarak sıktım. Dışarıdan dostça bir hareket olarak göründüğü için sorun değildi.

Efe dokuzlardan hiç hoşlanmadığı için onlarla olan ders saatlerinden sonra adeta bir sinir küpüne dönüşüyordu.

''Sıkma canını ve çocuklara karşı biraz sakin davran.''

''Nasıl sakin kalayım Eray, çocuğa iki üssü beş kaçtır diyorum on diyor. Nasıl sakin kalabilirim ben yavrum.''

Kısık sesle ettiği isyanla kıkırdadım. Önüne geldiğimiz öğretmenler odasına girmemizle omzundaki elimi çekerek dolabıma doğru ilerledim. İçindeki kitapları aldıktan sonra içerideki öğretmenlere iyi dersler dileyerek dışarı çıktım.

''Senin dersin hangi sınıfla.''

''12-C'' 

''Tamam güzelim, iyi dersler.'' Yanımdan ayrılarak dersinin olduğu sınıfa doğru ilerlemeye başladı. Arkasından gülerek baktım. Ders çıkışı sakinleştirmem gereken bir sevgilim olacağı kesindi.

Oyun bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin