Keyifli okumalar dilerim...
|•|•|•|•|•|•|
Yatağımın baş ucundaki saatin her dönüşünde sesi kulaklarıma geliyordu. Dışardaki çocukların bağrışları, bir kaç araba ve aşağıda kavga eden Emir ile Demir'in sesi hepsi birden beynimde çınlıyordu.
Okuduğum nottan sonra bir süre öylece oturmuştum. Ne görevi vereceklerini tahmin edebiliyordum. Benim kendimi öldürmemi istiyorlardı. Artık bu son görevim ise bunu isteyeceklerdi.
Sıkıntıya oflayıp cama doğru yaklaştım. Dışardaki aşırı sıcaklık beni bunalıma sokuyordu tabi düşüncelerimde öyle.
Dışardaki ağaçları, sokakları izlerken telefonumun mesaj sesi geldi. Bana zaten onlardan başka kimse bir şey atmadığı için büyük bir merakla yatağın ucunda düştü düşecek olan telefonumu aldım. Mesajlara girdiğimde SX'in attığını gördüm.
Büyük gün...
Neden, ne olacaktı?
Parmaklarımı saçlarına geçirip sakinleşmeye başladım. En başta bunların hepsini aileme anlatsaydım belkide bu bütün dertleri ben tek başıma yüklenmezdim.
Nisa'da aramıyor zaten. Bir ona anlatmıştım o da takmıyor. Zaten o bu şehirden gittiğinde aramız az da olsa açılmıştı. Giderek de açılıyordu. Ne zaman arasa kendi hakkında konuşurdu. Beni hiç sormazdı.
Ah, Allah'ım peki neden hala onunla arkadaşım. Neyse şimdi bunu düşünmemin zamanı değil.
Telefondan tekrar bir mesaj geldiğinde hemen açıp baktım. Ama okuduğum yazıyla gözlerim korkuyla açıldı.
Seni görebiliyoruz.
İyi de nasıl? Ben bilgisayarın kemarasını kapatmıştım. Görseler bir telefonun kemarasından görebilirler ama onun da açısı bana çok tersti.
Parmaklarım klavyenin üzerinde gezindi.
Nasıl ve nerden?
Yazıp gönderdiğimde uzun süre bekledim ama cevap gelmemişti. Sıkıntıyla oflayıp masanın başından kalktım. Şuna beni görüyorlardı. Ne yaptığımı görüyorlardı. Gözlerim kuşkuyla odanın her yerinde gezindi.
Eski, üstünde saçma çıkarmalar bulunan dolabıma, küçük komodine, yatağıma hatta halıya bile baktım. Bir yere kamera takma olasılığı yüzde kaçtı? Bence yüzde yüz.
Dün gelen adam sadece bir kutu bırakmadı. Belki kamera yerleştirdi ve beni ordan izliyorlardı. Evet kesinlikle öyleydi. Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar mantıklı düşünmüştüm.
Düşüncelerimi bölen telefon zil sesimle irkildim. Yutkunarak telefonu açıp kulağıma yaklaştırdım.
"Merhaba Ayla. Eminim ki kafanda binlerce senaryo kurmuşsundur. Verdiğimiz not da seni bir hayli şaşırmıştır. " Öylece onlardan birini dinlerken karşıdaki kişi yine konuştu.
"Bugün son bir görev vereceğiz onu da yaptığında SX'in seninle artık bir işi kalmayacak"
Şaşkın bir şekilde dinliyordum. Hem mutlu olmuştum hem de tuaf duygular beni kaplamıştı.
"Neden dün gece odama bir adam girdi? Sizin derdiniz ne? Niye benim odama bir şey yerleştirdiniz? Ve o kutunun içindeki kristal plaket de ne için?"
Hızla bütün sorularımı sorduğumda karşıdan derin bir nefes çekme sesi geldi.
"Bu soruları son görevini yaptıktan sonra vereceğiz. Şimdi sana bugün son kez bir adres göndereceğiz oraya git. Ve sakın bu dediğimi unutma Ayla saat tam 20.13'te orda olman gerekiyor. Sakın bir dakika bile geçmesin Ayla, anladın mı? Bir dakika bile"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAŞ 19 (Ara Verildi)
Teen Fiction*** On dokuzuncu yaş gününde telefonu, bilgisayarı genç kızın kullandığı bütün cihazlarına bir hacker grup tarafından virüs sızdırılır.SX gurubu, genç kıza mesajlar göndererek bir kaç görev yapması için tehdit ederler. Normal ve sıradan bir hayatı o...