"Her şey için çok teşekkürler,"
Kıvanç'ın kapıda gülümseyerek kurduğu cümleye karşılık Selin tebessümle yanıtladı,"Ne demek,yine bekleriz," bana dönüp ekledi."Değil mi?" Kafamı salladım."Elbette." Diyerek karşılık verdim.Kıvanç bana elini uzatıp gülümsedi,"Tekrardan tanıştığımıza memnun oldum Mehir.Bu son karşılaşmamız olmaz umarım değil mi?" Selin hızla araya girdi."Tabii ki olmayacak," kıkırdayıp yavaşça bana uzattığı elini sıktım."Tabii ki son olmaz." Yüzündeki tebessüm artarken konuştu."Harika,o zaman kendinize iyi bakın."
"Sende."
Arkasını dönüp merdivenlere doğru ilerlediğinde durdu,önüne tekrar dönüp Selin'e baktı,"Ararım ben seni," yanakları domatese dönmeye başlayan arkadaşım usulca kafasını salladı.Kıvanç ondan onayı aldıktan sonra gözleri bana kaydı, usulca tebessüm ederek gözlerini açıp kapadı samimi bir şekilde.
Bu sefer arkasını dönüp merdivenlerden indi,bizde yavaşça içeri geçip kapıyı örttük.Zira başım ağrımaya başlamıştı bile...
"Benim birkaç dosyam var bebeğim,onları halletmem gerek.O sırada sen ne yapacaksın?" Diye sordu arkadaşım.Bakışlarımı ona çevirip yanıtladım."Uyurum galiba." Dedim.Başıyla onayladı,ve bakışları beni buldu."Kıvanç," dedi,"Nasıl biri sence? Yani iyi biri gibi mi?"
Her ne kadar şu an başım çatlayacak durumda da olsa arkadaşımın bu denli merakla sorduğu soruları yanıtlamadan geçemezdim.Ki,Kıvanç hakkında olumsuz şeyler düşünmüyordum.
"Oldukça iyi birisine benziyor," dedim sakince,onu rahatlatmak adına."Samimi bir insan,sevdim." Diyerek ekledim.Yüzünde mutluluğunu saf bir şekilde belirten ifade oluşunca tebessüm ettim.Yavaş yavaş elini tutup başparmağımla okşadım."Ama sen yine de acele etme olur mu?"
Gözlerini kapatıp beni onaylarcasına kafasını salladı."Merak etme."Dedi.Sonra ellerini boynuma sarınca hemen karşılık verdim."İyi ki varsın." Diye fısıldadı kulağıma."Sen de iyi ki varsın..."
~
"Çık artık!"
"Nereye bulaştırdım ki!"
"Sinir bozucu!"
Ellerimi yırtarcasına yıkamaya devam ederken bir yandan da bağırıyordum.Zira tabii ki bunu sessiz bir şekilde yapıyordum çünkü Selin duyup bir şey olduğunu düşünebilirdi.
Nereye sürmüştüm ki? Selin'le film izlediğimiz gece de olmuştu bu lekeler.İyi ama nereye sürtüyordum elimi? Nereden geliyordu bu siyah isler?
Az az kalan lekelerle elimi sudan çekip musluğu kapattım.Yaklaşık yirmi dakikadır bu şeyleri çıkarmakla uğraşıyordum.Kızarmıştı ellerim.Umarım çok sızlamazdı.
Banyodan çıkıp odama geçtim ve yatağıma oturdum.Saat gece yarısına geliyordu.Acaba Ayaz'ı arasa mıydım?
Daha bu akşam konuşmuştuk,onu rahatsız etmek istemiyordum her zaman arayıp.Ama ne yapabilirdim,hemen özlüyordum.Başım feci derece ağrıyordu ve,o sihirli elleriyle saçlarımı okşasa ne kadar güzel olurdu...
Düşüncelerimi bir kenara atıp hızla telefonu kapıp numarasına tıkladım.Kulağıma getirip açmasını sabırsızlıkla bekledim.
Ve,
açtı.
"Alo,çiçeğim?" Dedi şaşkınca."Seni aramak istedim,uyuyor muydun?" Sesim oldukça gergin çıkmıştı.Onu uykusundan uyandırmak isteyeceğim en son şey bile değildi.Zaten işinden dolayı fazlasıyla yoruluyordi.Ve eğer buna sebep olduysam,Allah'a "benim uykularımıda ona ver" diye dua edebilirdim! "Yok hayır,sadece bu saatte uyanık olmana şaşırdım.Genel de uyursun bu zaman diliminde." Dediği şeye karşılık tebessüm ettim."Anladım."
"Ee,ne yapıyor benim çiçeğim?" Dedi şen şakrak bir sesle.Bu haline karşılık kıkırdayıp sorusunu yanıtladım."Hiç,öyle bomboş oturuyorum."
Dediğim anda durdum bir an,
çünkü bir şey gelmişti aklıma.Alakasız bir biçimde döndü kafamda bu soru."Deniz senin suyun olacak."
Bu şeyi hangi anlamda demişti?
Çiçeğim deyince gelmişti aklıma.Cidden,Ayaz bunu neden demişti?
"Ayaz," dedim merakla,"Efendim?"
Derin bir soluk alıp ekledim."Hani sen bana,'deniz senin suyun olacak' demiştin ya," Bir müddet ses gelmedi."Evet," dedi sonunda."Onu hangi anlamda dedin?"Telefonun arkasından ses gelmedi.Peki ya neden?
"Ayaz," dedim,"Ayaz," yine ses gelmedi."Ayaz," dedim bu sefer sesimi yükselterek."Efendim çiçeğim," dedi hızla."Soruma cevap verecek misin?"
"Zamanı gelince anlayacaksın çiçeğim,zamanı gelince."
Kaşlarım çatıldı.Hangi zamandan bahsediyordu?
Korkum alev topu misali göğüs kafesime düşünce orada değişik batıcı bir sıcaklık bıraktı.Ayaz ne demek istiyordu?
Dediği şey benim iyiliğim için miydi,yoksa kötülüğüm için mi?
Devam Edecek...
Oy vermeyi unutmayın lütfen 🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CANIM
ChickLitBazen öyle bir çıkmazın içinde hisseder ki insan,kaçmak için bir kapı bile aramaz. Dünya cehennemse,onun kolları cenetti.Nefes alışıma ilk defa bu kadar şükür ettiğimi hatırlıyorum.Bir kokusu var,asla tarif edilemez. "Sakın ümidini kesme." Her şey b...