|yemin ederim|

22 4 5
                                    

İyi okumalar 🖤

"Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum." Sert bir şekilde soluğunu bırakıp sinirle ayağa kalktı.
"Neden peki? Değdi mi ya,söylesene değdi mi? Niye tedavi olmadın! Niye Mehir,niye? Kendine bunu neden yaptın, Lanet olsun seni anlamıyorum,seni gerçekten anlayamıyorum.Kendi ellerinle hayatını mahvettin! Oldu mu şimdi! Mutlu musun! Ben neden çocukluğumu kaybetmek zorundayım? Annemden sonra bir de sen mi beni bırakacaksın Mehir." Sıkıca yumdum gözlerimi.Dediği son cümle o kadar acıtmıştı ki canımı.Boğazımda bir yanma hissediyordum.Üzgünüm,çok üzgünüm...

Ama,içimdeki acıyı bilmeden böyle konuşma,canım fazlasıyla yanıyor.Hiçbir şeyi bilmiyorsun,kimse bilmiyor.Herkes "neden tedavi olmadın" diyerek benim üzerime geliyor.Fakat  kimsenin...kimsenin içimde verdiğim savaştan haberi yok.
"Susacak mısın? Bu mu gerçekten? Sana inanamıyorum." Hızla salondan çıktığında sert bir kapı örtülme sesi duyuldu.Yumduğum gözlerimi yavaşça açıp gözyaşlarımın birer birer akmasına izin verdim.Neden anlamak istemiyorsun? Neden içimdeki o küçük çocuğun verdiği savaşı kimse anlamıyor?... neden.
Kendi hayatımı mahvetmeyi ben mi istedim,ben mi istedim böyle olmayı? İstemedim...kim ister söylesene,kim ister bu hâle gelmeyi,kimse.Bende istemedim yemin ederim... istemedim.

Gözyaşlarımın arasından sinirle bağırdım."Senin hiçbir şeyden haberin yok,hiçbir şeyden! Tek bildiğin beni yargılamak,içimde ne yaşadığıma dair tek bir fikrin bile yok senin! Kim ister böyle yaşamayı ha,kim ister söylesene!" Dedim haykırarak.Koltuğa kendimi yan bir şekilde attığımda canım çıkacakmış gibi ağlamaya başlamıştım.Kimsenin ne yaşadığıma dair tek bir fikri bile yoktu.Sadece yargılamayı biliyorlardı.Anlamıyorlardı,lanet olsun! Anlamıyorlardı!

Ben seni neden bırakmak isteyeyim Selin...? Bütün dünyayı bana verseler,ben yine de seni bırakmam,bırakamam.
Ama sana yemin ederim,sana yemin ederim ki bu öyle bir şey değil...yemin ederim ki değil.



Yastığın birini kapmamla yere doğru savurdum.İçimdeki anlatmak isteyip anlatamadığım şeyin acısı.Tedavi olmadığım için hem delisicesine pişman olup hemde olmadığım bir duygu karışıklılığı...böyle yaşamak istemeyip, böyle yaşamayı hak ettiğim düşüncesi...hepsi bir yük gibi üstüme binmiş,beni eziyordu.

Bir acı var içimde,böyle ateşten bir deniz yapmış kendine.Atmış içine mutluluğu.Yakıp kül etmiş.

Kaç saattir burada böyleyece ağladığımı,ve haykırdığımı bilmiyordum.Tek bildiğim şey içimde bu zamana kadar susturduğum şeylerin artık susmamak için direnmesiydi." bizi rahat bırak" demeleriydi.Haklılardı da.Kaç yıl beklediler,yeri geldi beni boğdular,yeri geldi en acı duyguları yaşattılar bana.

Korkuyordum.O şeyleri ağzımdan çıkarmaya korkuyordum.Söylemeye korkuyordum.Yine beni ezip geçmelerinden korkuyordum.Ve korkum,öyle böyle değildi.

Bunca yıl beni susturan bir korkuydu.Benliğimi,düşüncelerimi,her şeyimi susturan.Şimdi ise geriye böyle bir ben bırakmıştı.İçimde hâlâ benimle savaş veriyordu,ve onun kazanmasından korkuyordum.Ki öyle olacaktı da.O kazanacaktı.

Ellerimle sinirle koltuğa vurmaya başladım.Acımı,hıncımı çıkarmaya çalışarak.Sanki her haykırışımda içimdeki bu acı sökülüp atılacakmışçasına,sadece bağırıyordum.

Ama sus,n'olur sus.Şimdi olmaz,söyleyemeyiz.Dayan,n'olur dayan.Ama yalvarırım hıncını benden çıkarma,acıtıyor.Gerçekten çok acıtıyor.

"N'olur acıtma artık...yalvarıyorum sana."

Devam Edecek...

Selin,sizce haklı mı?

Mehir'i susturan şey nedir sizce?

Acısını söküp atmak istediğiniz bir şey var mı?

Oy vermeyi ve yorum atmayı unutmayın.Okuduğunuz için teşekkürler. 🖤

CANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin