HAYATIMIN GERÇEĞİ

29- GEÇMİŞ

Gerçekten uzun bir aradan sonra tekrardan merhaba🌼🌼🌼
Vote ve yorumlarla desteğinizi bekliyorum. Keyifli okumalar🤍

"Erda Hanım aşağı inseniz çok iyi olacak."

Erda'nın kaşları çatılırken "Ne bu gürültü? Benimle ne ilgisi var?" diye sordu.

"Oktay Yıldırım diye birisi geldi ve sizin dedeniz olduğunu söylüyor."

Bakışlarımız anında birbirini bulmuştu. Erda doğmadan önce sırf teyzemle evlendi diye oğlunu reddeden ve varlığını bile neredeyse bilmediğimiz bu adamın onca sene sonra burada ne işi vardı?

''Na.. nası... nasıl olabilir böyle bir şey?'' Kekeleyerek konuşmuştu resmen. Birden ayaklandığında hızla önüne geçip kolundan tuttum. ''Bir durur musun? Lütfen sakin kalmaya çalışalım önce.''

Beni dinlemediğini fark ettiğimde ''Erda!'' diye bağırdım.

Ellerimin arasından kurtulup sinirle konuşmaya başladı. ''Ne sakinliğinden bahsediyorsun Afra? Benim ailem bu adam yüzünden neler yaşadı bilmiyor musun sanki? O gün ki duyduklarımızı ne çabuk unuttun! Hangi yüzle buraya gelebiliyor? Ne hakla?''

Kelimesi kelimesine haklıydı. Tabii ki annem ve teyzemin konuştuğu şeyleri unutmamıştım. Annemler mutfakta kahve içerken kapının aralığından gizlice onları dinlediğimiz gün gelmişti aklıma. 8-9 yaşındaydık en fazla. Bu adam sırf eniştem ve teyzem evleneceği için oğlunu reddetmiş, bir gece de parasız pulsuz eniştemi tabiri caizse sokağa atmıştı. Kendi imkanlarıyla iş bulmaya çalışan oğlunun önüne de hep taş koymuştu. Bu şekilde eniştemi bıktırıp kararından vazgeçirmek istiyordu. Yine de o kadar çabasına rağmen teyzemle evlenmiş mutlu da olmuştu.

Kafamdaki düşüncelerden kurtulup Erda ile konuşmaya devam ettim. '' Bu sinirle hareket etmeni istemiyorum sadece.''

Başını olumlu anlamda yukarı aşağı hızlıca salladı. ''Merak etme çok medeni olacağım.'' deyip odadan çıktı.

Kesinlikle olmayacaktı.

Bende peşinden hızlıca çıktım. Ona yetişmeye çalışırken merdivenin başındaki Sinan işimi kolaylaştırmıştı. Erda yanından geçip gideceği sırada kolundan tutup durmasını sağlamıştı.

''Böyle bir akraban var mı gerçekten? Adam hırsız,katil,sapık her şey olabilir.''

''Bu adam benim hiçbir şeyim değil,olamazda. Bende kapı dışarı etmeye gidiyorum izninle.'' diyerek kolunu ellerinden çekip salona doğru yöneldi.

Sinan'ın bakışları beni bulduğunda ''Uzun bir mesele.'' diyerek kısa kestim.

Biz Erda'yı takip ederken ''Şu beladan kurtulduktan sonra anlatırsanız fena olmaz.'' dedi.

''Tamam.'' diyebildim sadece. Çünkü salonda o adamı gördüğümde nutkum tutulmuştu adeta. Eniştemin babasına bu derece benzeyeceğini hiç düşünmemiştim. Sanki ölmemiş ve beyazlamış saçlarıyla karşımızda duruyordu.

Bakışlarım kuzenimi bulduğunda onunda aynı şaşkınlıkta olduğunu fark ettim. Dedesini daha önce hiç görmediğimiz içindi bu şaşkınlık. Bu kadar benzerlik çok fazlaydı.

Meraklı kalabalık adamın etrafını sarmıştı. Bade ve babaanne yoktu sadece. Az sonra Cihangir yanıma geldi ve ellerimiz buluştu.

''Erda?'' dedi yaşlı adam titreyen sesiyle.

Yüzünden hiçbir ifade okunmuyordu Erda'nın. Az önceki öfkesinden eser yoktu. Bomboş bakışlarıyla karşısındaki adam bakıyordu. Gayet sakin ve hiçbir duygu kırıntısı olmayan ses tonuyla konuşmaya başladı.