10- ÖFKE

744 41 0
                                    

Sakin geçen bir akşam yemeğinden sonra Cihangir yatağında oturmuş elindeki kağıtlarla uğraşıyordu. Ben de kendi katımda takılıyordum.

"Heyecandan uyuyamıyorsun galiba Afra?"

Kaşlarım çatıldı. Korkulukların yanına gidip kollarımı üstüne koydum. "Neden? Heyecanlanmam gereken bir konu mu var?"

Ellerinde ki kağıtları bırakıp bana baktı. "Yarın olacak mevlit için diyorum. Bir sürü akraba, komşu gelir. Bütün gözlerde senin üzerinde, soru üstüne soru sorarlar. O yüzden yani." deyip gülümsedi.

"Teşekkürler Cihangir. Sen bunları söyleyene dek oldukça rahattım."

Ellerini iki yana açtı. "Ne yapabilirim. Gerçekler bunlar."

Aslında Sıla meselesini öğrenmeyi çok istiyordum. Yarın o da gelecekti ve aralarında ne olup bittiğini merak ediyordum. Bilmiyorum belki de üstüme vazife değildi ama kendimi tutamamıştım.

Merdivenlere yönelirken konuşmaya başladım. "Aslında ben sana bir soru soracaktım."

Kafasını salladı. "Tabi,sor."

Bende aynalığın önünde ki pufa oturdum. "Sıla ile seni merak ediyordum. Yani aranızda ne oldu? Yarın beni zor durumda bırakacak bir şeyler oldu mu mesela?"

Oturuşunu dikleştirdi. Yüz ifadesi bu sorudan hoşlanmadığını açıkça belli ediyordu.

"Öncelikle Sıla ve ben diye bir şey yok. O babamın kuzeninin kızı. Babası öldükten 3 yıl sonra Selvi Yengem illa bizi görüştümek istedi. Ama ben Sıla ile küçüklüğümden beri anlaşamazdım. Yani düşüncelerimiz uyuşmazdı. Neyse babam da bu olaya biraz sıcak baktı. O sıralar Murat Amca ortalıkta yoktu tabiki. Ama annem de benim gibi hiç istemedi. Sonuç olarak da bir kere görüştük ve olmayacağını anladık. Yani ben anladım. "

Farkında olmadan koyduğum çenemi avuç içimden çektim."Nasıl yani? Sen anladın ama o anlamadı mı? Ayrıca bu olaylar ne zaman oldu? "

"Sıla tekrar görüşebileceğini söylemiş ama ben hayır dedim. Sonra da bitti gitti. Tabi Selvi Yengem pek kabullenmek istemiyor bu durumu. O yüzden yarın dikkat et. Zamana gelirsek de 6-7 ay olmuştur."

"Pek de uzun bir zaman değil Cihangir. 6 ay önce kızıyla görüşüp şimdi benimle evlenmene tepki vermesi doğal."

Omuz silkti. "İsteyen istediği tepkiyi verebilir. Ben mutluyum gayet."

Mutlu mu? Ben burda boşanma planları yapmaya çalışırken ve daha hiçbir şey yapamamışken mutlu muydu gerçekten?

" Mutlusun öyle mi? Hayalinde ki evlilik böyle miydi? "

Kafasını iki yana salladı. "Tabi ki tam olarak böyle değildi. Ama hayallerimizi yaşasaydık buranın adı dünya değil, cennet olurdu."

Arkasına yaslanıp konuşmaya devam etti. "Ayrıca bana aşık olacağına çok eminim Afra. Sadece burdan kurtulmaya çalışıyorsun. Ama alışmaya çalışmıyorsun. Bu konu da seni zorlayamam ama gerçekten günün birinde 'Seni seviyorum Cihangir' diyeceksin."

Gülmeme engel olamadım. Mutluluktan değil sinirdendi benimkisi o ayrı.

" Cidden kendi içinde ne yaşadığını çok merak ediyorum Cihangir. Bu nasıl bir özgüven? "

Ayağa kalkıp merdivenlere doğru yürürken aklıma gelen düşünce ile durdum.

"Hem sen benimle neden evlendiğini tam olarak hala söylemedin. Yok vicdan azabı, yok babama karşı çıkmak istemedim diyerek sebeplerin arkasına saklanıyorsun."

HAYATIMIN GERÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin