9- MEVLİT

796 40 0
                                    

"... Hastalıkta sağlıkta dedik sonuçta değil mi?"

Ne söyleyeceğimi bilememişim. Ben daha cevap vermeden kapı tıklatıldı. "Girin" diyerek seslendi Cihangir.

Kapı açıldığı anda Hümeyra Hanım hızla odaya girdi. "Oğlum, hastaymışsın!"

Hemen Cihangir'in yanına oturup ateşini kontrol etti. "Neyin var ne oldu?"

Cihangir başını annesinin elinden kurtarıp cevap verdi. "Başım ağrıyor sadece anne. Halsiz olduğum için geldim bende."

"Tamam ben şimdi oğluma güzel bir çorba yaparım, ağrı kesici alır yatarsın. Grip falan olma aman diyim oğlum."

"Yok anne sen uğraşma şimdi çorbayla. Afra yapar bana. Değil mi?

Gözler bana döndüğünde üstümde ki şaşkınlığı atıp cevap verdim.

" Evet yaparım. "

Hümeyra Hanım cevabımdan memnun olmuşcasına başını salladı." Tamam o zaman ben çıkıyorum. "

Çıktıktan sonra Cihangir'e döndüm. "Emrivaki sevmediğimi anladığını düşünmüştüm aslında."

Kafasını salladı. "Evet biliyorum ama canım karımın ellerinden çorba içmek istedi ne yapabilirim?"

"Tamam. Hayatında ki en sağlıklı çorbayı içmeye hazır ol o zaman. Bir daha da emrivaki yapma lütfen. " deyip odadan çıktım.

Mutfakta akşam yemeği için kolları sıvamışlardı. Çalışanların beni görmeyi beklemedikleri açıktı. "Buyrun gelin hanım bir şey mi istediniz?" Hatice Hanım'a dönüp başımı salladım.

"Çorba yapmam lazım. Gerekli malzemeleri alabilir miyim?"

"Olur mu öyle şey hanımım biz yaparız hemen."

Gülümsedim. "Gerek yok. Cihangir hasta biraz onun için yapacağım."

Sena lafa girdi hemen. "Geçmiş olsun önemli bir şey yoktur inşaAllah."

"Merak etme önemli bir şey değil. Benden özel olarak istedi çorba yapmamı o yüzden yardımcı olursanız sevinirim."

Cihangir'le ikili ilişkimiz iyi olmasa da herkesin ağzına laf vermeye gerek yoktu. Özellikle Sena ve Dilara'nın konuştuklarını duyduktan sonra hiç gerek yoktu.

Dilara izne ayrıldığı için burada değildi. Üçümüz mutfakta yemek yapıyorduk. Patates, kabak, havuç ve bir kaç malzeme daha isteyip çorba yapmaya başladım.

Onlar akşam yemeğiyle uğraşırken bir gözlerinin üzerim de olduğunu hissediyordum. Yemek yapmayı bilmediğimi falan mı düşünüyorlardı acaba?

O zaman kesinlikle yanılıyorlardı. Çünkü mutfakta vakit geçirip, yeni tarifler denemeyi çok severdim.

Çorba kaynadıktan sonra altını kapatıp tadına baktım. Bana kalırsa gayet güzel olmuştu ama Cihangir beğenmezdi büyük ihtimalle. Çünkü onların damak zevkine göre oldukça hafif olmuştu.

Çorbayı servis tabağına koyup bir de ağrı kesici ve su koydum tepsiye.

Asıl iş bu tepsiyle 3 katı çıkmak olacaktı. Erda beni bu halde görse ne yapardı acaba? Kesin bir şeyler ima etmeye başlardı. Bu yüzden onun olduğu kattan hızla çıkıp kendi odamıza geldim.

Kapıyı açıp içeri girdiğim de Cihangir yatakta telefon ile uğraşıyordu. "Oo karıcım hoşgeldin."

Cidden bir insan nasıl bu kadar pozitif ve vurdum duymaz olabilirdi?

HAYATIMIN GERÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin