(20)

5.1K 710 1.3K
                                    

Yorum sınırı koymak istemiyorum artık lütfen yorum yapın ya nolur :(

Önceki bölümü okuduğuna emin ol bir de cnm

"Seungmin, uyan!"

Arkadaşımın kalın sesiyle uyanmıştım. Gözlerimi açmadan yerimde esnedim ve kafamı diğer tarafa çevirip ellerimi yastığımın altına soktum. "Ahh, istemiyorum.~"

"Kahvaltıya gecikeceğiz. Kalksana ya, açım ben!"

"Sen giiiiiit."

"Gidersem uyuyakalıp bugünkü etkinliği kaçırırsın."

Aslında pek de umrumda değildi. Tüm gün odada uyuyabilirdim. Bunu Felix'e anlatabilmek içinse sadece yatakta dönerek daha rahat bir pozisyon almıştım.

"Gelmeyeceğim ben ya!"

"Sen bilirsin, duyumlarıma göre bugün buz patenine gidecekmişiz."

"Geleceğim ben ya!" Anında yorganımı kafamdan çekip yatakta doğruldum. Buz patenine bayılırdım ve bunu asla kaçıramazdım. Felix'in gülüşlerine ek adım seslerim odaya dağılırken koşarak banyoya girdim.

"Ay söylemeyi unuttum orada-"

Girer girmez üst gövdesi çıplak, dişlerini fırçalayan bedenle karşılaşmayı tabii ki beklemiyordum.

"...Chan var."

Bangchan'ın şaşkın bakışları aynadan benimkilerle buluştuğunda durumu algılayıp anında kapıyı sert ve gürültülü bir şekilde çarparak geri kapattım. "Özür dilerim!"

Pekala kalbim bununla bile hızlanırken yatakta bana sırıtan arkadaşım hiç yardımcı olmuyordu. Ellerimi yüzüme kapatıp yatağıma geri ilerledim. Yine rezil olmuştum!

Bedenimi Felix'in üstüne doğru bıraktığımda çığlığı basmıştı. "Yah! Seungmin! Çekil be üstümden! A-ah, kaburgalarım!"
Birkaç tepişmeden sonra arkadaşımın beni güçlüce itmesiyle kendimi yerde buldum.

Derin bir iç çekip tavanı incelemeye başladığımda ise kafama dün olanlar doluşmaya başlamıştı.

Sevgilim, sevgilim, sevgilim...

Bangchan'ın fısıltısı tüm beynime doldu. Uyku sersemi rüya görüp görmediğime emin değildim veya kendimi kandırıyordum, bilmiyordum.

O sırada birden suratıma atılan kıyafetlerle düşüncelerimi savuşturmak zorunda kalmıştım. "Çabuk giyin ben iniyorum, hadi!"

Oflayarak doğruldum ve yüzümdeki kıyafetleri çektim. Ayağa kalkarak kıyafetleri yatağımın üstüne bıraktım. Birkaç kez nefes alıp vererek kendime gelmeyi beklerken aynı zamanda Bangchan'ın musluk seslerini takip ediyordum. Giyinsem mi beklesem mi düşüncesi beynimi kemirirken alt dudağımı dişlerim arasına alıp giyinmeye başlamıştım.

Neyse ki Bangchan çıkmadan giyinmem bitmişti. Tamam, bunun için ekstra hızlı davranmış olabilirdim. Beyaz converselerimi giydim. Sonrasında oturduğum yataktan ayağa kalkıp pijamalarımı katlarken banyodan gelen su sesi kesilmiş bunu takiben kapı açılmıştı. Yüzüne bakmaya utandığım için onu görmezden geldim ve katladığım pijamaları dolaba yerleştirmek adına ilerledim. "Günaydın."

Uykulu sesine kalbim hızlanırken dolap kapağına elimi sıkıştırma tehlikesi yaşamıştım. Neyse ki görmedi. "Günaydın." diye cevap verdim.

Aramızda gerici sessizliğin eşlik ettiği tuhaf bir ortam vardı şimdi. Aklıma gelen fikirle banyoya ilerledim, içeri girerek kapıyı kapattım. Farkında olmadan rahat bir nefes vermiştim. Bakışlarım aynadan kendimi buldu üstümü süzerken aynı zamanda Bangchan'ı düşünüyordum.

Hi Diary! / ChanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin