Altıncı his -34-

1.7K 122 33
                                    

"Duygularını, sert tavırlarının ardına gizliyordu."
🍂

Saat 9 gibi kızları uyandırmadan hazırlanıp Saraç'a mesaj attım. Kapının önünde olduğunu söyleyince sessizce apartmandan çıktım.

Elleri ceplerinde beni bekliyordu. "Günaydın." Dedim neşeli bir ses tonuyla.

-"Günaydın sabah şekerim." Diyerek kollarını bedenime sardı.

Yüzüm, boynu ve çenesi arasında bir yerlerde huzur bulurken onun sesini duydum.

-"Öpeyim bir kez."

Bu kez izin istemediği için sevinmiştim. Boynumu gömdüğüm yerden kaldırıp yüzüne yaklaştım. Dudaklarıma hafif bir öpücük bırakıp tekrar sarıldı. Daha sonra arabaya binip oradan uzaklaştık.

Dünyanın en güzel hislerinden biridir, öpüştükten sonra sarılmak. Tam bir kelebek hissi.

Doktorum Işıl Hanım ile görüşmem, tahmin ettiğimden daha kısa sürmüştü. Bence iyleşmiştim ama yine de gelmemi istiyorlardı.

Hastaneden çıktıktan sonra arabada oturup gelmelerini bekledik. Adar ve Giray, Saraç'ın arabasına; kızlar, Dila'nın arabasına; Bulut'un arabasına ise Buğra ve abim binmişti.

-"Sevgilim hazır, düşlerim hazır, aşk vızır vızır kamera kamera." Diyen elbette Giraydı.

Radyodan şarkı açmış bir de kendini videoya çekiyordu.

-"Kanka sen madde falan mı kullanıyorsun, hayır öyleyse kliniğe yatıralım. Afedersin ama kafamızı siktin. Yengeciğim bile kullanırken daha sakindi." Dedi Adar.

-"Ya, sen bir de bana sor." Dedi Saraç, ağzının içinden.

-"Anlamadım." Dedim, elbette duymuştum fakat anlamamıştım.

-"Yok bir şey." Dedi Saraç.

Onu çok zorlamış olmalıydım, kendime geldiğimde farketmiştim; göz torbaları belli oluyordu, gözleri kan çanağa denilebilecek vaziyetteydi.

-"Gel bi sarayım! Aşkın olayım." Diye bağırdı Giray.

-"Kapat şunu, vallahi kıracağım şimdi radyoyu!" Diye bağırdı Saraç. Bana söylüyordu muhtemelen, uzanıp şarkıyı kapattım.

-"2 eğlencemiz var onun da içine sıç tamam mı Saraçoğlan?" Diyerek sitem etmeye başladı Giray.

Yaklaşık 40 dakika sonra büyük bir lunaparka geldik.

Arabaları park edip bir yerde toplandık, epey kalabalıktık.

-"Ben binmem, izlemeye geldim." Dedi abim.

Melis alayla gülerek "Korktun mu?" Deyinca abim ellerini beline yerleştirip konuşmaya başladı.

-"Ben çocuk değilim Saraç'ın kardeşi, sizi eğlendirmeye geldim."

-"Çocuklar için değil bunlar, küçücük çocuk kamikazeye nasıl binsin?" Dedi Melis.

-"Kamikazeye mi bineceksiniz?" Diye sordu abim, hayretle. Korktuğunu bu kadar belli etme be abim.

-"Evet, bir sorun mu var?"

Abim bakışlarını oyuncaklara çevirdi.

-"Ben gidiyorum gelen gelsin gelmeyende atlı karıncaya binebilir." Dedi Melis alayla. Hepimiz gülerek peşinden gittik.

-"Şunlara binemeyende bokuyla oynasın." Dedi Giray.

Abim kafasına vurup "Şimdi oynayacağım ben seninle." Diyerek tehditler savurdu.

RönesansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin