İnkisar -10-

2K 150 92
                                    

"Geride bıraktığım insanları düşünemeyecek kadar vazgeçmiştim kendimden."

(İnkisar: Kırılma, gücenme,
paramparça olma hali.)

🍂

-"Ay sevdiğini de düşünürmüş?" Dediğinde sinirlenip çatalımı masaya bıraktım. Ellerimi çenemin altına yerleştirdim ve kaşlarımı çattım.

-"Sizi bana sayıyla mı veriyorlar?" Kahkaha atmaya başladı. Kahkaha atarken diğer yandan konuşmaya çalışıyordu. "Benden başka kim söyledi ki?"

-"Kızlar." Dedim.

-"Hmmm." Dedi imalı imalı.

-"Hmmm ne demek Melis?"

-"Yengem ol diyorum Aden, yengem olmazsan ölüyormuşum diyorum."

-"Saçmalama kızım, ayrıca bağırma abin duyacak." Dedim, biraz kısık bir tonda.

-"Ya seviyorsun işte abimi, abimde seni seviyor anlıyorum ben. İtiraf edin."

-"Yok öyle bir şey, hem Saraç beni görünce böyle bakıyor." Dedim kaşlarımı çatıp onu taklid ederek.

Kahkaha attı. "Lütfen hattan ayrılmayın, külahıma bağlıyorum."

-"Kimse kimseden hoşlanmıyor Melisa." Diyerek mutfağa giriş yaptı Saraç. "Yalnız olduğu için yardım ediyorum sadece, saçma sapan konuşup canımızı sıkma."

Onun böyle söylemesi neden üzmüştü bilmiyorum ama haklıydı. Bana neden yardım ettiğini öğrenmiş olmam iyi olmuştu ki zaten böyle bir nedeni olduğunu tahmin ediyordum.

Melis gözlerini devirirken ben sessizce kahvaltımı yapmaya devam ettim. Saraç ise yanıma oturmuş telefonuyla ilgileniyordu.

-"Neden uyumadın?" Diye sordum. Bana bakmadan cevap verdi. "İşim var."

İşin yoktu hani demek istesem de susup kahvaltımı etmeye devam ettim.

-"Annemde evde yok ne yapacağım ben tek başıma?" Diyordu Melis, dudaklarını büzmüş Saraç'a bakıyordu. "Sen nereye gidiyorsun, ne işin var?"

-"Onu aparta bırakıp çocukların yanına gideceğim ayrıca küçük çocuk değilsin Melisa, evde yalnız kalabileceğini düşünüyorum."

Neden bana 'O' diye hitap etmişti ki? İnsanların bizi sevgili sanması üzerine, aramıza mesafe koymaya mı karar verdi? Hitap şekli ekstra üzmüştü.

-"O zaman bende evde tek başıma sıkıntıdan patlayayım."

Saraç cevap vermedi. Bu kez bana döndü "Sen gitme bari."

Çatalımı masaya bıraktım. "Bugün aparta gitmem gerek." İşlerimi halletmeliydim, odamda kamera olması büyük bir sorundu.

Kahvaltı yaptıktan sonra Saraç'ın arabasına bindik ve yol boyunca konuşmadık.

Birkaç dakika sonra Aparta geldiğimizde güvenlikle bu meseleyi konuştuk ve işin içine polis girdi. Telefonumdaki mesajlara baktılar ve Saraç onlara anlamadığım şeylerden bahsetti. Yazılımcı diliyle konuşuyordu muhtemelen. Odamı hatta birçok odayı kontrol ettiler.

Yalnızca benim odamda kamera bulunduğunda çok şaşırmıştım. Bana birkaç soru sorarak orayı terk ettiler. Önlem olsun diye odamı değiştirdiler. Sadece birkaç eşyamı alıp odadan çıktım.

Melis ne kadar ısrar etse de orada kalmayı kabul etmemiştim. Artık yük olduğumu düşüyordum, oraya daha az gitmeye karar vermiştim. Onları yavaşça kendimden uzaklaştırmak istedim. Pat diye 'Ben artık size gelmek istemiyorum.' Diyemezdim.

RönesansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin