▪︎25▪︎ ↑ATEŞTEN GÖMLEK↓

9.6K 626 1K
                                    



Selamlar, biliyorum bölümler gecikmeli geliyor fakat finale son 5-6 bölüm kaldı ve ben dört kitaplık bu seriyi nasıl bitireceğimi hiç bilmiyorum. Yazarken sanki hiç bitmeyecekmiş gibiydi ama her şey gibi Hazel ve Kamer'in de yürüdüğü bu yolun sonu görünmeye başladı.

Sizde finale giden bu yolda beni yalnız bırakmayarak oy ve satır arası yorumlarınızı esirgemezseniz çok sevinirim. Çünkü artık bende bu ve sonraki bölümlerde tahminlerinize ve yorumlarınıza eşlik edeceğim. O zaman yorumlarda buluşalım mı?


Şanışer/Sahabe - Siyah

Can Kazaz - Bunca Yıl


25. BÖLÜM: "ATEŞTEN GÖMLEK"

Geçmiş ölüm gibiydi, ölmüyordun ama şu anki hayat şartlarıyla da devam edemeyeceğini biliyordun. Kamer'le olan anılarımız gözlerimin önüne her devrildiğinde ömrümden biraz daha eksildiğini hissetmek bir yana an be an yaşıyordum. Onsuzken ruhumun çöktüğünü, içimde zerre yaşam hevesi kalmadığını ve onsuz bir geleceğimin olmadığının her saniye daha da farkına varıyordum.

Aslında herkes herkessiz gayet yaşar, hayatına devam edebilirdi. Ben bunun bilincindeydim fakat kimsenin hayatı benimki gibi değildi. Ben Kamer'e kadar bu dünyadan hiçbir şey görmemiştim. Ne sevilmiş, ne değer verilmiştim. Örselenen, itelenen, istenmeyen kişiydim.

Fakat bir gün o gelmiş, bana adından başka bilmediğim binlerce duyguyu bazen tek bir bakışıyla bazense küçücük temaslarıyla tattırmıştı. Bundan olsa gerek sonumuzu yazan mürekkep her ne kadar kara dahi olsa ben en başa dönsem yine onunla olmak, yeniden onunla geçirdiğim iyisiyle kötüsüyle binlerce anıya sahip olmak isterdim.

Verilen adrese geçmeden önce Radar ekibe birkaç araba daha insan eklemişti çünkü hata yapma şansımız yoktu, en ufak terslikte Kamer'in canına zarar vermekten çekinmeyeceklerinin bilincindeydim.

"Geri planda duracaksın." diye uyardı beni Radar. "Sana yalnız bu şartla yardım ediyorum."

"Anlaştık."

"Beni oyuna getiriyorsun." diye sitem etti. Yüzüne baktığımda içindeki cesur kızın aksine oldukça nazik, çıtkırıldım bir görüntüye sahipti Radar. Küçük kahverengi gözleri, minik bir burnu, kısacık düz saçlarıyla fazlasıyla tatlı bir görüntüye sahipti. Onun bu görüntüsüne kanıp da elinde kalan onlarca adam sayabilirdim, lakabından da anlaşıldığı üzere radar gibiydi. Düşüremediği, elinden kolay kolay kaçabilen pek görülmezdi.

"Hazel," Uyarıcı bir tonda adımı andığında sesli bir nefes verdim. Sanırım akıl almak tam şu anda istediğim en son şeydi. "Seni anlıyorum sevdiğin adamın hayatı söz konusu ama içinde de ondan bir parça taşıyorsun, kusura bakma ama düşüncesiz ve bencilde davranman ne sana ne de Kamer'e hiçbir şey kazandırmaz. Sana arkada dur, bize sadık kal demiyorum. Konuştur zekânı kolayca geçelim içlerinden ama sakın duygularına yenik düşerek körü körüne atlama olayın içine olur mu?"

İçinin rahatlaması adına onaylarcasına başımı salladığımda çoktan verilen adrese ulaşmıştık. Plan tam olarak şuydu; adamlar kapının önünde bir çatışma çıkaracak ve içeridekilerin çoğunu buraya yığacaktı. O sırada bizimle birlikte geri kalan adamalar arkadan girecek oradakileri halledecekti.

Tüm bunlar yaklaşık on beş dakika sürerken kendimi en yukarı katta Kamer'in kilitlendiği odanın önünde buldum. Önündeki adamı indirip üzerinden aldığım anahtarla kapıyı açtığımda önüme serilen görüntü olduğum yerde kalmama neden oldu.

KARANLIK OKYANUS IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin