Merhabalar... Sınırı hemen geçtiniz biliyorum, ilginiz ve sevginiz inanın beni çok fazla mutlu ediyor. Aslında geçildiği gibi gelecektim fakat ufak bir sahne daha eklemek istediğim için sizi beklettim. Karşılığında daha uzun bir bölümle geldim.
+1800 oy ve +2500 yoruma 16. Bölüm sizlerle olacak...
Satır arası yorumlarda buluşalım mı o zaman?
İnstagram: 'asimavera'
Twitter: 'asimavera'
Slavik Pogosov - Мой дом мой прайд
(Multimedya'da mevcut.)
Morphia - Sallandım
15. BÖLÜM: "ALAZ DÜŞEN SEVDALAR"
Üzerimde yerleri süpüren bir gelinlik, içimde harabeye dönmüş duvarlar vardı. Bir hastane koridorunaydım. Olduğum yere çökmüş, sadece haftalardır tanıdığım ama yıllarca yüzünü görmeye maruz kaldığım insanlardan çok daha fazla hem içimde hem de hayatımda yer edinen biri için dualar ediyordum.
Düğünden sonra Alin özel bir araçla evine, ailesinin yanına götürülmüş, biz soluğu burada almıştık.
"Benim yüzümden!" diye ortalığı inletecek bir sesle bağırdı Alaz. Tüm hastane görevlileri olduğumuz yere toplanmış, defalarca kez Alaz'ı sakin olması ve hastaların rahatsız olduğu konusunda uyarmıştı ama Alaz asla kimseyi duymuyordu. "Benim sikik bir sorumsuzluğum yüzünden!"
"Kendine gel artık!" dedi Kamer onu on tane görevlinin yapamadığını yapıp omuzlarından tutarak arkasında duran hastanenin duvarına sertçe yaslayıp durdurduğunda. "Adam gibi anlat lan! Bağırıp çağırınca o kız kendine mi gelecek?" dedi yatıştırmak ister gibi. "Hiç vurulmamış mı sayılacak?"
Alaz elleriyle yüzünü kapatıp sertçe sıvazladığında irislerime yerleşen bir şaşkınlıkla izliyordum olanları. O kadar ifadesiz, o kadar katı bir çehresi vardı ki, gözünün önünde biri ölse gözünün ucuyla bile dönüp bakmaz gibi gelmişti her seferinde. Ama şimdi kendi ekibinden bile olmayan biri için ortalığı birbirine katıyor, gördüğü her yere düşünmeden saldırıyordu.
"Senden sonra ortalığı dağıtıp çıktık biz mekândan." dedi hemen yanlarında duran Gazel, Alaz'ın anlatamayacağını fark ettiğinde. Sonra bizim mekâna geçtik, toparlandık. Yola çıkacağımız sırada bir hareketlilik oldu. Alaz çıkıp baktı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK OKYANUS II
Teen FictionBir eliyle ensemi sıkıca kavrayıp bedenimi kendisine yaslarken, dudaklarını hemen dudaklarımın kenarına bastırdı. "Ellerimi açtığın an başına gelecekleri biliyorsun değil mi?" diye sordum, sıcak nefesi tenime vuruyor, gözlerinin içine kadar güldüğün...