Multimedya;Melike Şahin - Deli Kan
Bu bölüm için sizden bir isteğim var; Karanlık Okyanus'u okurken aklınıza gelen, bu tam Hazel ve Kamer diyerek dinlediğiniz ya da sadece sizin en sevdiğiniz şarkıyı bu paragrafa bırakabilir misiniz? Hepsini tek tek dinleyeceğim ♡
Paragraf aralarında, yorumlarda buluşalım olur mu?
İyi okumalar ✨
5. BÖLÜM: "KURTLAR SOFRASI."
Karşımda kim olduğunu bile bilmememe, yüzünü tek sefer dahi görmememe rağmen bana sallayan bir kadın vardı. Bela geliyorum demiyor, bir kez daha fevrice hayatımın ortasına dalıyordu.
"Kimsin?" diye sorduğum an ışığın yansımasını engelleyen ağaçlıkların ortasında gezinen kadın birden beliriverdi. Etrafın kasvetine rağmen parlayan sarı saçları beline kadar uzanırken, üzerinde tamamen derilerle örtülü bir tayt ve ceket vardı. Yüzünü pek seçebildiğimi söyleyemezdim.
"Neden, yoksa beni de mi şikâyet edersin sevgiline?" diye sordu yapmacık bir sesle. "Kıyamam, korktun mu sen yoksa?"
Söyledikleri, en çokta karşıma geçip takındığı konuşma tarzı kaşlarımı çatmama neden oldu. İnsanlar bana bakarken savunmasız bir bez bebek mi görüyordu gerçekten? Tüm olanlardan sonra mı hem de? Cidden mi? Elimi uzatıp yukarıdan bağlamama rağmen boynuma dökülen saçlarımı geriye attım.
"Karşımdaki insana zarar verebilmem için arkamda duracak birinin varlığına ihtiyaç duymam aslında." Sesimden özgüven dökülüyordu. "Yanlış istihbarat almışsın sen çakma Barbie."
Bana doğru attığı her adımda yüzünü ele geçiren nefreti somut bir şekilde görebiliyordum. Yüzündeki her bir mimik az önce olduğu rahatlıktan sıyrılıp yerini belirgin bir öfkeye bırakmıştı. Karşımdaki kadın saçlarını eliyle geriye doğru savurduğunda havalı bir hareket yapmış olduğunu düşünebilirdi ama bu yaptığı benim nazarımda basit bir kendini gösterme çabasından başka bir şey değildi.
"Ah, tatlım." Sesini tıpkı onun için kullandığım Barbie kavramına yakışır şekilde incelttiğinde bir an üzerine kusmak istedim. "Saçlarımın orijinal olduğunu göremeyecek kadar kör olamazsın öyle değil mi?"
"Çakma olduğunu iddia ettiğim şey sarışınlığın değildi aslında." Alay dolu bir bakış attım suratına. "Malum bu aptallığının başka bir açıklaması olamaz."
Sadece büründüğü şu sinir bozucu yapmacıklığı yüzüne vurmak istemiştim aslında. Sarışınların aptal olduğunu düşündüğüm falan yoktu. Karşımdaki kadını sinirlendirmenin kişisel özelliklerine, özellikle en beğendiği yerine saldırmanın onu daha fazla kışkırtacağını bildiğimdendi kurduğum cümle. Sonuçta o beni tanımadığı halde hakkımda bir yargıya varabiliyorsa, zaten bu onun en büyük aptalın kendisinin olduğuna bir kanıttı. Aptallığın ten rengiyle alakası olmazdı.
Yüzündeki alay tamamen kaybolurken az önceki halinden tamamen sıyrılmış bir şeklide baktı suratıma. "Hiç değilse boş yere dayak yemeyeceksin." dedi sert bir çıkış yaparak. Az önceki o ince sesine bu nefret dolu halini tercih ederdim. "Ağzını tutamamanın bir karşılığı olacak yapacaklarım sana."
Karşımdaki kadının Kamer'lerin tarafından olduğunu bahsettiği şeylerden anlamam fazla uzun süremedi. Gazel ve Alaz hakkında üzerime geliyor, sevgiline mi şikâyet edersin derken onlarla yaşadıklarımı kastediyordu. Anlamadığım kısmı Gazel'in benle bir yarası varken bu kadını neyin derdi alıyordu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK OKYANUS II
أدب المراهقينBir eliyle ensemi sıkıca kavrayıp bedenimi kendisine yaslarken, dudaklarını hemen dudaklarımın kenarına bastırdı. "Ellerimi açtığın an başına gelecekleri biliyorsun değil mi?" diye sordum, sıcak nefesi tenime vuruyor, gözlerinin içine kadar güldüğün...