1. ❝Çocuk Parkı.❞

39.2K 3.1K 2.6K
                                    

Model, Sarı Kurdeleler

Selaaaaaam 🤍

Yeni bir yola şimdi yine sizinle çıkıyorum. Siz bu hikâyenin ilk bölümünü okuyorsunuz ama ben çoktan her şeyi planladım. Diğer tüm hikâyelerim gibi SİREN'de benim için çok önemli ve hassas. Umarım yolun sonuna kadar burada, benimle olursunuz.

Dediğim gibi, bu ilk bölüm. Bu yüzden desteğinizi ister istemez arayacağım. Genelde hikâyelerimi sevseniz de oy vermiyorsunuz nedense :( Umarım bu kez öyle olmaz, güzel bir başlangıç yaparız. Yıldıza dokunmak için bir saniyenizi ayırmayı ve paragraflara yorum yapmayı atlamayın.

Bir de tanıtımda Karmen'in hayatının iki ayrı dönemine tanık olmuştunuz. Şimdiyse hikâyeye de Karmen'e de günümüzde tanık olacaksınız. Kafa karışıklığınız oluşmaması için açıklamak istedim.

Keyifli okumalar o zaman!

Keyifli okumalar o zaman!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


1. "ÇOCUK PARKI."

Güya ben bir canavarmışım. Çok sonra öyle dediler. Düşünüyorum da, o gün konuşulanlar, bir canavara dönüşümün ilk anları olabilir.

Günümüz.

"O benim kızım."

Hastanede tanıştığım tek arkadaşım Gece, bakışlarında dalgalanan panik ifadesi eşliğinde, "O senin kızın değil," dedi. "Günlerdir aynı şeyi sayıklıyorsun, beni korkutmaya başladın."

Canınla beraber kaybettin korku ve endişeyi, neşeyi ve mutluluğu hissetmeyi. Sadece hatırlıyorsun; korku seni aldatır, manipüle eder.

"O benim kızım."

O saatte, çocuk parkını aydınlatan tek şey olan sokak lambaları titreşti. Işığın gözbebeklerimde küçülüp büyümesi karşısında göz kapaklarımı hareket ettirdim. Gece, şemsiyeyi başına doğru tutan şoförüne bir bakış atıp ona arabaya gitmesini işaret etti ve yalnız kaldığımızda, "Sanrı görüyorsun," dedi. "Kızını görmüyorsun. Sadece burada gördüğün çocukları kızına bezetiyorsun."

"Hayır," dedim. "Sanrı görmüyorum. Gördüğüm her çocuğu da kı... kızıma benzetmiyorum. Özellikle o kız, sanki benim kızım..." öyle hararetlendim ki, sanki tüm kelimeleri çığlık atarak söylüyordum. Cümlelerim sonlanınca da içimi bir hüzün kapladı. Bir daha sahip olamayacağım o hisse özlem duyarak başımı eğdim.

"Canım, eve gidelim." Gece eğilip kollarımdan tuttu. Üzerimde yalnızca ince bir ceketle dışarıda olmamın kızgınlığı yüzüne yansıyordu. "Uyu. İlaçlarını al. Dinlenince geçecek."

SİRENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin