〆20 : breaths trapped in the darkness

116 26 111
                                    

yirminci bölüm:karanlığa hapsolmuş nefesler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

yirminci bölüm:
karanlığa hapsolmuş nefesler

Hatalarımdan ders almam gerekiyordu ama ben bunun yerine hatalarım yaşanmamış gibi davranıyor ve her şeyde kendimi öne atıyordum. Başkalarını korumak için kendimi feda ediyordum ve ilk defa bunu yapmamıştım. Bu sefer kendimi kurtarmak için arkadaşlarımı önüme siper etmiştim. Ellerim titriyordu. Duvardan aldığım destek yetmiyordu ve kalbim o kadar şiddetli atıyordu ki kulak zarımın patlayacağını hissettim.

Jaemin az önce tıklattığım kapıyı açarken yüzüne bakamadım, elimdeki simit poşetini eline tutuşturdum ve koşar adım banyoya girdim. Ne yapacağımı bilmediğim zamanların birindeydim.

Ne yapacaktım?

Arkadaşlarım için iyi mi kötü mü yapmıştım? Ya benim yüzümden onların başına bir şey gelirse? Ya Jaemin'in başı benim yüzünden yanarsa? Mark umrumda değildi, Jaemin ve arkadaşlarım kafamda dönen tek şeydi. Verdiğim karar bir yandan doğru, bir yandan da yanlıştı ve ben bir yabancının evinde onun için kalırken benim yüzünden başına bir şey gelmesini kaldıramazdım. Ama arkadaşlarım oradan kurtulacaklardı. Diğerleri gibi sözde kazaya kurban gitmeyeceklerdi ve bu onlar için iyiydi.

Çantamdan dosyayı çıkarırken ellerimin titremesini durduramıyordum. Mark almak için türlü planlar yaptığım belgeyi bana vermişti ancak eğer bunun yokluğu fark edilirse sorumlusu kim tutulurdu tahmin edemiyordum. Sanırım Jeno'nun bahsettiği şey buydu, Mark o odaya bunun için girmişti. Eğer Kang bunu fark ederse benim yakalanmam çok daha erken olurdu ve ben kazaya kurban giderdim. Yutkundum ve dosyayı en üstten başlayıp okumaya başladım.

Na Seojun, 19 Nisan 1977 doğumlu. Tek çocuğu var, liseye gidiyor. Aktif olarak şirket yönetmekte ve Seoul'de ikamet etmekte. 

Dosya birkaç yıl sonra güncellenmiş ve altına not düşülmüştü.

Na Seojun, eşini öldürdükten sonra yurtdışına kaçmış ancak geniş çaplı operasyona rağmen bulunamamıştır. Kendisinin K.K adındaki bir örgütün lideri olduğu bilinmekte. Kendisini Koruyucu olarak adlandıran örgüt üyelerinin sayısız silah kaçakçılığı, cinayet, uyuşturucu ticareti gibi olaylardan suçu vardır. Na Seojun'un hâlâ Kore'de olduğu tahmin ediliyor.

Dosya düzenlenmiştir.

Bayılacak gibiydim. Boğazımdan aşağı inmeyen yumru ve alamadığım nefes olduğu yerde kalırken sırtımı duvara yasladım. Jaemin'in babası, yıllardır aradığım adam Karşı Koruyucular'ın başındaydı ve Jaemin belki de babasının öldüğünü düşünüyordu. Ve Mark beni kullanmıştı. Bu oyundaki piyon bendim, Mark oyunu oynayan kişiydi.

Nefeslenmek için dudaklarımı araladım, kağıdı katlayıp çantamın yan gözüne koydum ve aynadan kendime baktım. Yüzüm bembeyaz kesilmişti, bacaklarım titriyordu ve bedenimi taşıyamıyordum. Mark da bunu biliyordu, Karşı Koruculara gitmemi engellemek istiyordu çünkü oraya gidersem amacıma en kolay yoldan ulaşacaktım ve Mark kendi planını gerçekleştirmeyecekti. Beni kendi önüne siper etmişti, tıpkı benim arkadaşlarıma yaptığım gibi. Beni bir oyuncak gibi kullanmıştı. Oyunun sahibi belliydi ancak ben bunu yeni fark ettim. Bu belgeyi oradayken okumalıydım, geç kalmıştım.

Sweater WeatherHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin