(Asu'nun anlatımıyla)
"Asu!" Okuldan çıkacağım sırada Cansu'nun bana seslenmesiyle duraksadım. "Efendim?"
Cansu, yanıma geldiğinde elini koluma koydu. "Bizimkilerle takılacağız sen gelmiyor musun?"
Cansu'nun arkasında kalan ekibi görmemle yüzümü buruşturmamak için kendimi zor tuttum. "Markete gideceğim acelem var"
"Tamam canım sen bilirsin, görüşürüz"
"Görüşürüz" diye mırıldandığımda Cansu, yanımdan ayrılmıştı. Dışarıya rahat bir nefes verip yürümeye devam ettiğimde gerçekten de markete uğramam gerektiğini hatırladım.
Cansu, arkadaşımdı ve bahsettiği kişilerle de çok takılmıştım ama artık onlarla gezmek istemiyordum çünkü samimi gelmiyorlardı. Birbirlerinin yüzlerine gülüp arkasından konuştuklarına bir çok kez şahit olmuştum.
Kulaklığımı taktığımda yanlış hatırlamıyorsam 10 dakikalık mesafe sonrasında migros olacaktı.
Müzik dinleye dinleye migrosa vardığımda tam o sırada telefonum çalmaya başlamıştı. Arayan Oğuzdu. Abim yani söyleme gereği pek duymuyordum ama neyse.
"Efendim?"
"Güzelim nerdesin?"
"Çarşının içindeki migrostayım bir şeyler alacağım"
"Seni almaya gelecektim ama sanırım gerek yok" gülümsedim. "Hayır yok istediğin bir şey var mı?"
"Yok bitanem sen kafana göre takıl"
"Tamamdır görüşürüz"
Telefonu kapattığımda elime küçük bir sepet aldım. Abur cubur yemeyi seviyordum. Ders çalışırken, telefona bakarken veya film izlerken boş durmak yerine bir şeyler yemek çok güzeldi.
Sepete bir cips, çikolata ve içecek koyduğumda bunlardan Oğuz'a da almıştım. Son olarak kişisel ihtiyaçlarımdan bir kaç bir şey daha koyduğumda etrafa bakınarak kasaya kadar gelmiştim.
Kasadaki bir kaç kişilik kuyruğu görmemle ofladım. Diğer kasada aynı şekilde doluydu, mecbur bekleyecektim.
"Asu?"
Arkamdan gelen sesle kafamı çevirdiğimde Kerem'i görmemle kalakaldım. Bunun burada ne işi vardı?
"Selam" diye mırıldandığımda gözlerimi kaçırdım. "Nasılsın asi kız?"
Bana hitap etme şekli hoşuma gitmediğinden bir hışımla arkamı dönüp bedenimi ona çevirdim. "Asi değilim"
"Öylesin, tıpkı isminin anlamı gibi" kaşlarımı çattım. İsmimin anlamını da nerden biliyordu?
"Bu aralar fazla karşıma çıkmaya başladın"
"Hayat işte tesadüf" omuz silkerek cevap verdiğinde tam cevap vereceğim sırada kasiyer kızın beni uyarmasıyla sıramın geldiğini farkederek önüme döndüm.
"Hoş geldiniz"
"Hoş buldum"
Kız, teker teker aldıklarımı geçirirken orkidin kabak gibi sırıtmasıyla utanmadan edememiştim. Arkamda Kerem'in olması hoş olmamıştı bu durumda.
"65 lira 50 kuruş"
Kafamı sallayıp cüzdanımı çıkarttığımda cüzdanımda sadece 60 liranın olduğunu farketmemle sıkıntıyla ofladım.
"Şu çikolatayı çıkarabilir miyiz?"
Kız, çikolatayı çıkartacağı sırada arkadan 5 liranın uzatılmasıyla Kerem'e kısa bir bakış attım. "Burdan alın lütfen"
"Gerek yok, siz çikolatayı çıkarın"
"Hayır alın bunu" Kerem, beni dinlemeyip parayı kasiyere verdiğinde derin bir nefes aldım. Ödemeyi hallettiğimde poşeti elime alarak marketin çıkışına yöneldim.
Arkamdan Kerem de geldiğinde birlikte marketten çıkıp yavaş adımlarla yürümeye başladık. "Niye böyle bir şey yaptın?"
"Yanımda fazladan para varken çikolatayı çıkartmana gönlüm el vermedi" ardından devam etti. "Zaten çikolata şuan ihtiyacın olan bir şey gibi gözüküyor"
Neyi kastettiğini anladığımda ona uyarırcasına bir bakış attım. Kerem bana gülümsemekle yetinirken mırıldandım. "Teşekkür ederim"
"Rica ederim Asu, güzel ismin var"
Gülümseyip kafa salladım. "Evet öyle"
"Çarşının ilerisinde olan lisede mi okuyorsun?"
"Evet" dediğimde kaşlarımı çatıp yüzüne baktım. "Sen nerden biliyorsun?"
"Okul formandan anlaşılıyor"
"Fazla inceliyorsun" tek kaşım havaya kalktığında adımlarımı durdurdum. Buradan karşıya geçmem gerekiyordu artık.
"Sadece dikkatimi çekti"
"Dediğin gibi olsun bakalım, benim karşıya geçmem lazım"
Kerem, yola kısa bir bakış attığında kafasını salladı. "Görüşür müyüz?"
Gülümsedim. "Görüşürüz Kerem"
"Görüşelim asi kız" hafif, sesli bir şekilde güldüğümde bana göz kırpmıştı. İçim bir tuhaf olurken dikkatimi toplayıp dikkatli bir şekilde karşıya geçtiğim sırada arkamı dönüp Kerem'in gidip gitmediğine baktım.
Aynı yerde durmuş bana bakıyordu.
Kerem ile göz göze geldiğimizde bana gülümseyerek el sallamıştı. Bende geri ona el salladığımda bakışlarımı çekip yoluma devam ettim.
Kerem'in birden hayatıma girmesi boşu boşuna değildi, öyle hissediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIVIRCIK || texting
General Fiction(TAMAMLANDI) Leyla : Seni merak ediyorum. Leyla : Bu yüzden de, seni aramaya çalışacağım Leyla : Ve eğer seni bulursam o zaman karşıma çıkacaksın ve anlatman gerekenleri anlatacaksın Leyla : Söz mü? İsimsiz : Üzülsem mi sevinsem mi bilemedim. İsimsi...