KIVIRCIK || texting

21. Bölüm

İsimsiz : Günaydınnnn

Leyla : Günaydınn

İsimsiz : Bugün hava yağmurlu üstüne bir şeyler almayı unutma.

Leyla : Öyle mi?

Leyla : Bakmam lazım

Leyla : Gerçektende yağmurluymuş

Leyla : İşte bu be!

İsimsiz : Ne oldu?

Leyla : Yağmurda ıslanacağım tabikide

İsimsiz : Ama hasta olursun

Leyla : Umrumda değil kiii

İsimsiz : Ne yapacağım ben seninle?

Leyla : Beni kimse tutamaz

Leyla : Görüşürüzzz

İsimsiz : Dikkat et.

İsimsizin mesajına görüldü attığım sırada çantamı sırtıma takmış odanın içinde kulaklığımı arıyordum.

Şuan bana garip bakışlar attığınızı tahmin edebiliyorum ama yağmurda ıslanmak dünyanın en güzel şeylerinden birisiydi benim için.

Kulaklığımı da bulduktan sonra hızlıca odadan çıktım. "Ben çıkıyorum!"

Ayakkabılarımı giyip evden de çıktığımda hızlıca merdivenleri indim ve kendimi dışarı attım. Yağmur ortalama bir hızda yağarken kulaklığımı takıp kendimi müziğin ritmine bıraktım.

Müziğin nakarat kısmı yaklaştığında hafif bir sesle mırıldanarak şarkıya eşlik etmeye başladım.

"Bugün fal bakmayı öğrendim, elini tutabilmek için son bir defaa

Boynuna sarılıp gitsem, huzuru koklasam egede aşk nerden nereye?"

Aklıma isimsiz geldiğinde gülümsemeden edememiştim. Karnıma hafif bir sancı girdiğinde kalp atışlarım hızını arttırıyordu.

10-15 dakika içerisinde okula geldiğimde fazlasıyla sırılsıklam olmuştum ama umrumda değildi. Tonlarca para verip psikologa gitmek yerine kesinlik yağmur altında yürüyüp rahatlamayı tercih ederdim.

Hızlı bir şekilde sınıfa girdiğimde üstümdeki montumu çıkarmadan hemen yanan kaloriferin yanına gittim. Üşümüyordum ama eğer kurumazsam hasta olabilirdim.

Irmak sınıftan içeriye girdiğinde benim bu halimi görür görmez gözlerini fal taşı gibi açtı. "Bu halin ne sudan çıkmış balığa dönmüşsün"

"Sanada günaydın Irmakcım"

"Gel lavaboya gidip saçlarını kurutalım"

"Tamam"

Montumu çıkarıp astığımda üstümü başımı silkeledim. Irmak ile birlikte lavaboya gittiğimizde duvarda asılı olan makinadan peçeteyi kopardı ve saç uçlarımdaki nemliliği almaya başladı.

"Hayırdır kızım aşık mı oldun?"

"Ne?"

"Sırıtıp duruyorsun"

O an Irmak söyleyene kadar gerçektende sırıttığımın farkında değildim. Bakışlarım aynadam boynumdaki koleyeye gittiğinde kafamı iki yana salladım.

"Farkında değilim, bir şey yok"

"Hıhım"

"Of tamam bırak, bunla uğraşılır mı zaten saçlarım kıvırcık bişi olmaz"