13

23K 788 159
                                    

                                   🦋

Aynı dünyanın yolundayız, ta ki kalplerimiz rastlayana kadar..

Amirin üzerimden çekmediği bakışları rahatsız olmama sebep olurken. Utanç hissim fazla artıyordu,öyle dikkatle bakıyordu ki sanki her zerremi ezberlemeye çalışır gibiydi.
"Çabuk döneceksek gidiyorum" dedim kısılmış sesimle bakışlarımı etrafta gezdirdiğim de.

"Nasıl istersen"

Öylece odanın içinde durduğumuz da yanından geçerek dışarı çıktım. Engelleyeceği korkusu yüzünden gözlerimi kapatmıştım ama engellememişti. Galiba hoşuna gitmişti istediği olunca!

****
Salonda beklediğim de Amir üzerin de ki siyah takım ile eşsiz durmuştu. Boyunun buyuk olması geniş omuzlarında mükemmel uyuşuyordu.
"Gidelim." takip etmeğe başladım. Amiri takip ettiğimi sanıyordum ama  eşsiz kokusunu takip ediyordum.

Kapımı açtığın da elimi narin bir şekilde tutarak arabaya binmeğime yardım etti. Kendisi de arabaya bindiğin de siyah limuzin haraket etti. Yan yana oturduğumzu da kıyafetim yırtmaçsız olduğu için,kalçalarım dışarda kalmıştı.

Ellerimle kapatmaya çalışsam da kapanmıyordu. Oturamıyordum resmen! Amir bunu fark etmiş olacak ki, kenarda katlanmış gri parçayı bacaklarıma serdi.

Böyle davranması çok iyiydi. Oysa ben aklımdan bin tane fikir geçirmiştim.

Araba durduğun da kapım açıldı. Aşağı indiğimiz de kırmızı bir halıya çıktık.
"Paparazi?! Ama babamlar görüce-" dememe kalmadan Amir elimi tutarak koluna girmemi sağladı.
"Rahat ol hall edeceğim."

Ona güvenmelimiydim? Bu kadar paparazinin önünü nasıl alacaktı ki?
"Fetih"

"Efendim abi"  Amirin yanında hep gördüğüm çocuktu. Zaten şöförde oydu.
"Görüntülerin bir tanesi bile yayılmasın" dediğin de Fetih başını sallayarak.
"Hall ediyorum abi" diyerek gitti.

Yavaş bir şekilde içeri adımladığımız da,"Amir bey yanınız da ki güzel bayan kim?"

"Amir bey lütfen bir fotoğraf"

"Amir bey yanınızda ki eşiniz mi?"

Sonunda içeri girdiğimiz de dışarda kalmıştılar.

İçeriyi gördüğüm de kısık sesle,
"Burası saray." Dedim Amirle ikimizin duya bileceği tonda.
"Sen de prensesisin" Aman ne romantik bir adam! Buraya zorla getirildiğimi unutmadım elbet.

"Amir bey hoş geldiniz efendim. Sizi burda ağırlamak büyük bir zevk" dedi bir adam önümüze tedirgin bir halde geldiğin de. Tıpkı ona dediğim gibi sevgiden değil korkudan duyulan saygıyla.
Amir adama garip bir şekilde bakarak,

"Ağırlamak? Burası benim Hikmet"

Dedi sakin tonda. Adam yanlış bir şey söylemiş gibi hemen,
"Öyle demek istemedim tabii ki sizin-"

"Masal okuma, babamlar nerde?"

Bu adam neden böyle!! Sanki birileri buna birçlu! Kendisini yüksekte görmesi fazla sinir bozucuydu.
"Yan tarafta efendim" elimi tuttuğun da hemen geri çektim. Salonun ortasından ondan bir adım arkada bir birimize bakarak durduk.

"Ne yapıyorsun sen!"

"Elimi tutmanı istemiyorum!" Dedim kaşlarımı çatarak. Amir elini boğazına atarak hafif gevşetti. Sinirlenmişti. Derin nefes alarak etrafa kısa bir bakış attı. Yavaş bir şekilde aramızda ki mesafeyi kapattı.

Gözlerimin içine baka baka yavaşca elimi tuttu.
"Olay mı istiyorsun küçüğüm?" Dediğin de elimi daha da sık tuttu.
Cevap vermemiştim,adımladığın da ben de ardından gittim.

"Amir bey İskender beyler sizi bekliyor"

En büyük masa da oturan adamların yanına gittim.
Şaşkın ve delici bakışlarla bize bakan İremi gördüğüm de bana saldıracağını iyi biliyordum.

"Niye geciktin oğlum?"

Dedi babası bakışlarını ben de gezdirerek.
"Gecikmedim,sen çabuk gelmişsin baba"

"Nihan, sevdiğim kadın"

Duyduğum şeyle şaşkınca Amire baktım. Delireceğim beni böyle tanıtacağını bilmiyordum!
"Demek Nihan sensin, oğlumun tek zaafı" dedi İskender bey elini bana uzatarak.

Çekingen bir tavırda elini tuttum.
"Amir! Ne demek oluyor bu?" İreme baktığım da gözleri dolmuştu, ama üzüntüdün değil sinirden.

"İrem baban burda değil, bayılınca seni taşıyacak biri olmaz"

Elimi Amirin elinden çekiştirdiğim de izin vermedi. Hafif kaldırarak dolgun dudaklarını elime bastırdı.
Kenara çekildiğimiz de,
"Ne yapıyorsun  sen! Emrivakilerinden nefret ediyorum"

Dedim şu an ağlamak istiyordum.
"Kim olarak tanıtmamı isterdin? Sevdiğim kadınsın sen."

****

Amir bir şeyler konuştuğun da elinde ki içki hadehini dudaklarına götürdü. Boğazından akan içki kendisini belli ediyordu. Onu izlediğim de bakışları birden beni buldu. Bakışlarımı çektiğim de etrafta ki ışıklar yavaş bir şekilde azalarak yerini loş ışıklara verdi.

Önümde beliren gölge ile Amir olduğunu anladım.
Etrafta yankılanan yavaş ritmik şarkı ile Amir,
"Dans edelim küçüğüm.." dedi.


Dur bi bakim, bir az olay gerek olay ldkskdk

Aşk-ı ızdırapHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin