🥸
Bir köşede sessiz sessiz okuyan pek değerli okurlarım, Arbor Krallığının sizin desteğinize ihtiyacı olduğunu unutmayın.
🦩Karar zamanı gelip çattı. Ben yine kavga çıkmış diye duydum ama...🙄 Bölümün kritiğini yorumlarda yapalım. Her birini tek tek okumak için sabırsızlanıyorum.☺️
🎶🎧 Ah unutmadan... Kitap için bir çalma listesi hazırladım. Her bölüm için seçtiğim şarkıları ve çok daha fazlasını bulabilirsiniz. Linki profilimde.
🌾🌾🌾
Caelum kendini güçlükle koridora attığında titreyen ellerini birbirine bastırıp duraksadı. Nympha'nın bakışları gözünün önünden gitmiyordu bir türlü. Doğru düzgün düşünemiyordu. Aklının içinde her şey iç içe girip karman çorman olmuştu. Neden böyle bir tepki vermişti? O adamla kaçtığını kendi itiraf etmemiş miydi? Onları birlikte bulmuşlardı.
Kapının önündeki nöbetçilerin ona baktığını fark edince mermer koridorda ilerlemeye başladı. Onu babası gibi olmakla suçlamıştı. Krallığın çıkarlarını her şeyden ve herkesten -kendi karısından ve çocuğundan bile- önde tutan Kral Radix.
Son günlerde tek sığınağı olan şarap mahzenine girip kapının demir sürgüsünü ardından sıkıca kapattı. İçeri girer girmez onu saran nemli hava huzursuzluğunu arttırıyordu. Gözlerinin karanlığa alışması için bir süre hareketsiz bekledi. İlerisini tam olarak göremediği karanlığın içinde parıltısını hayal ettiği bir çift mavi göz dokunamayacağı kadar uzağındaydı artık. Nasıl bir adama dönüşmüştü böyle?
Hiç düşünmeden o kararı aldığı andan itibaren her şey o kadar karmaşık bir hal almıştı ki şimdi bu işin içinden nasıl çıkacağını bilemiyordu. Hiçbir çözüm yolu bulamıyordu. Eğer kararından vazgeçerse herkesin gözünde daha da ufalacaktı. Herkes ona olan -ne kadar olduğu meçhul- saygısını yitirecekti. Kararından vazgeçmediği takdirde de Kraliçeyi kendi Konseyine yargılatan aşağılık bir kral olarak anılacaktı.
Dahası onun yüzüne bir daha asla bakamayacaktı. Ölüm seçeneğini düşünmüyordu. Çünkü Konseyin böyle bir karar vermeyeceğinden adı gibi emindi. Hepsinin Nympha'ya ne kadar sadık olduğunu biliyordu. Onu gördüğü anda kararından vazgeçmemesinin tek nedeni buydu. Yalnızca... Yalnızca canının yanmasını istiyordu. Tıpkı onun da canının yandığı gibi. Tüm bakışların ona çevrilmesini ve herkesin karşısında aciz hissedip utanmasını...
Gözleri karanlığa alıştığında eğilip tek eliyle ahşap fıçılardan birinin altına gizlediği metal kadehi arayamaya başladı. Dün akşamki rezalet karşılaşmalarından sonra soluğu yine burada almıştı. Eli soğuk metale çarpınca kadehi kavrayıp doğruldu. Tıpasını gevşettiği fıçıdan akan şarapla kadehini doldurup kekremsi sıvısının boğazından aşağı akmasına izin verdi. Biraz sonra sırtını taş duvara yasladı ve olduğu yere çöküp oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NYMPHA - ARBOR KRALLIĞI《TAMAMLANDI》
Fantasy《TAMAMLANDI》 Arbor Krallığının Prensesi Nympha'yı bekleyen iki zorlu savaş vardı. Biri dengeleri alt üst eden karanlık bir güce karşı, diğeri ise kalbini sıkıştırıp onu nefessiz bırakan bir aşka. ⌜ Çocuk kendini beğenmiş gülümsemesiyle, "Prensesim...