🌾🌾🌾
"Nympha, iyi misin?"
Nympha zorlukla nefes aldı. "E-e evet." diyebildi.
Gözlerini bir türlü Siren ve ailesinden ayıramıyordu. Caelum ikna olmamış gibi kaşlarını çattı ama bir şey söylemeye fırsat bulamadı. Çünkü su büyücüsü kucağında minik bebeği ve yanında kocası ile çoktan yanlarına varmıştı.
Siren gülümseyerek prensesin önünde eğildi. Kocası da aynı şekilde selam verdi.
"Prensesim size ailemle tanıştırmama izin verin. Eşim Ventus ve kızımız Bellis."
Nympha nefesinin kesildiğini hissetti. İçine çekmek için uğraştığı hava bir türlü ciğerlerine girmek istemiyordu sanki. Titreyen elleriyle elbisenin eteklerini sıkı sıkı tuttu. Gözleri onun yeşil gözlerini bulduğunda çığlık atmak istedi, içi yırtılana kadar bağırmak. Söylemek istediği onlarca şey, içini yakıp kavuran tüm duygular gözlerine hücum etti. Bu gerçek olamazdı. Gözlerini sıkıca yumup açtı.
Oradaydı.
Lanet olsun ki hala oradaydı. Salondaki tüm sesler anlayamadığı uğultulara dönüşmüştü. Yalnız o vardı karşısında. Onun burnundan asla gitmeyen o kokusu, şimdi midesine düğümler atıyordu. Çocukluğu, gençliği, hayalleri, umutları, dostu, ilk aşkı... Her şeyi olan o adam şimdi gerçekten karşısındaydı. Onunla tekrar karşılaşacağı anı belki binlerce, on binlerce kez hayal etmişti ama hiçbiri böyle değildi. Yıllar sonra Ventus karşısındaydı. Yanında başka bir kadınla, üstelik bir bebekle...
Caelum bir şeylerin yolunda gitmediğini anlayıp nazikçe dirseğini kavramıştı. Nympha toparlanması gerektiğini biliyordu. Bakışlarını güçlükle de olsa Siren'a çevirmeyi başardı. Su büyücüsünün kucağındaki mavi saçlı bebek neşeli kahkahalar atıp ellerini Nympha'ya uzatıyordu ama Nympha'nın ona bakacak cesareti yoktu.
Yüzüne bir gülümseme yerleştirip "Yeni evinize hoş geldiniz." dedi ve eteklerini hızlıca toparlayıp salonun başka bir köşesine yürümeye başladı. Onlardan uzaklaştığında elini göğsünün üzerine yerleştirip nefesini düzenlemeye çalıştı. Ayakta durmakta zorlanıyordu.
"Böyle olmamalıydı. Hayır. Hayır." diye kendi kendine mırıldanıp duruyordu.
"Prensesim? Prenses Hazretleri? Nympha?"
Caelum'un sesiyle salondaki tüm sesler yavaş yavaş geri dönmeye başladı. Yanı başındaki adam ona endişeli gözlerle bakıyor, ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
"İyi misin? O adam da kötü bir şey mi hissettin?"
Nympha kafasını iki yana salladı. "Hayır. Ben çok yorgunum sadece. Bir an başım döndü. Sanırım törenden önce bir şeyler yemeliydim."
Caelum kızın önüne geçip kaşlarını çattı. Siyah gözlerini Nympha'nın gözlerine dikmiş söylediklerini tartıyordu. Biraz sonra ikna olmamış gibi kafasını salladı. "Hayır. Başka bir şey var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NYMPHA - ARBOR KRALLIĞI《TAMAMLANDI》
Fantasy《TAMAMLANDI》 Arbor Krallığının Prensesi Nympha'yı bekleyen iki zorlu savaş vardı. Biri dengeleri alt üst eden karanlık bir güce karşı, diğeri ise kalbini sıkıştırıp onu nefessiz bırakan bir aşka. ⌜ Çocuk kendini beğenmiş gülümsemesiyle, "Prensesim...