The Locket | jenlisa

18

Üniversiteyi bitirdiği senenin yaz tatilinde Lisa küçük kasabayı tekrar ziyaret etti, ailesi hala orada yaşadığı için ziyaret etmek için sayısız fırsatı olmuştu ama buna nedense bir türlü cesaret edememişti.

Oradan ayrıldığında bile iletişimi koparmadığı Jisoo'nun ısrarlarına dayanamayıp Chaeyoung'la beraber birkaç haftayı orada geçirmeye karar verdiler. Hem arkadaşlarını tanıştırmak istiyor hem de artık göle baktığında hiçbir şey hissetmeyeceğini kendine kanıtlamak istiyordu. Bu komikti, çünkü göl yıllar boyu sıklığı azalarak da olsa her gün rüyasına giriyordu.

Geçirdikleri birkaç hafta beklenmedik derece huzurlu geçmişti. Chaeyoung ve Jisoo tahmin ettiği gibi çok iyi anlaşıyordu ve üçü bir aradayken başka bir şey düşünmeye çok da vakti olmuyordu. Yalnızca gölü uzun uzun izlemeyi hala başaramamıştı. Göl manzaralı odasının büyük penceresinin perdesi günler boyu kapalı kaldı.

Gölün etrafında pek fazla gezmiyorlardı, genelde evde film izliyor veya kasabanın diğer ucunda geziyorlardı. Lisa'nın gölle tekrar buluşması neredeyse 1 haftayı bulmuştu.

Chaeyoung uyurken ve Jisoo da kendi evine dönmüşken bir gece omzuna aldığı bir şalla beraber aşağı indi. Merdivenleri inerken tırabzanları tutan ellerinin titriyor olması yapacağı şeye hazır olmadığını haykırıyordu ama yapmalıydı, yüzleşmeliydi.

Hafif serin hava yüzüne vururken gözlerini kapadı. Uzun zamandır gitmediği göl yolunu sanki ezbere biliyormuş gibi gözleri kapalı gitti, kıyıya ulaşması çok da uzun sürmemişti zaten.

Madalyonu bulduğu geceki gibi kıyıya çöktü, önce ellerini serin suya daldırdı. Acaba o gece, Jennie'nin boğulduğu gece, su bundan ne kadar soğuktu?

Gözlerini kıstı. Düşünmek bile istemiyordu.

Bu gece yapamazsa, bir daha yapamazdı.

Gözleri kıyıda bir yerde kayığın içine uzanıp kitap okuyan Jennie'yi aradıysa da onu göremeyeceğini biliyordu.

Derin bir iç çekerek yan tarafına koyduğu küçük sandığı eline aldı. Son kez içine bakmak istiyordu.

Lilian'ın fotoğrafı, madalyon, inci kolye, Jennie'nin sarmaşık şatosuna gittikleri gün hediye ettiği mavi lotus çiçeği...Tüm bunlar uzun zamandır oradaydı, ama bu gece Lisa sandığa iki şey daha ekleyecekti. Önce Jennie'nin yırtılmış fotoğrafını Lilian'ınkinin üzerine koydu. Sonra da ona hediye ettiği kitabın ilk sayfasını.
"Anna Karenina"

Kitabın tamamını buraya sığdırması mümkün değildi ama yakında onu da kendinden uzaklaştıracaktı, başka seçeneği yoktu.

Her şeyin orada olduğundan emin olunca sandığın kapağını kapadı ve göründüğü kadar ağır olmayan bu küçük kutuyu gölün yüzeyine bıraktı.

Jennie için son kez döktüğü gözyaşı gölün suyuna karışarak belki de sandığın yüzeyde kalmasını sağlayan binlerce su damlasından biri haline gelmişti.