13. Bölüm

2.2K 82 6
                                    

13. BÖLÜM
Kırılan kalp'ler...

Telefonu elime alıp ona yazmaya başladım.

Güneş: Selam bebek.

Güneş: Naber?

Anında gördü.

Komutan bey: Anlamadım?

Güneş: Ayol neyini anlamadın.

Güneş: Naber işte.

Komutan bey: En son kavga etmiştik hatırlıyorsan?

Komutan bey: Ve sen benden konuşmayın kesmiştin. Hatta sanırım küsmüştün.

Güneş: Ben? Sana? Küsmüştüm?

Güneş: Ayol ben neden sana küseyim.

Komutan bey: Güneş. Cidden şakanın hiç sırası değil.

Komutan bey: Ben senin oyuncağın değilim.

Güneş: Şaka yapmıyorum.

Güneş: Tamam gel barışalım.

Komutan bey: Az önce dediğim gibi, ben senin oyuncağın değilim.

Komutan bey: Her dakika benimle küsüp barışmazsın. Ne sen çocuksun ne ben.

Komutan bey: Beni istediğin gibi kullanamazsın.

Güneş: Deniz ben seni kullanmıyorum. Seni çok seviyorum.

Komutan bey: Belli.

Komutan bey: Ama uzaktan belli.

Güneş: Deniz gerçekten seni çok seviyorum.

Komutan bey: Sen bana dememiş'miydin ya,

Komutan bey; Sen benim neyimsin de benim adıma kararlar alıyorsun?

Komutan bey: Gerçekten ben senin neyinim?

Güneş: Sen benim en iyi arkadaşım'sın.

Komutan bey: Arkadaşın?

Komutan bey: Sen bana bir şey daha söylemişdin ya,

Komutan bey: "Sen benim hiç bir şeyimsin"

Komutan bey: Bence ben öyle de kalayım. Senin hiç bir şeyin olarak kalayım.

Güneş: Deniz ben öyle bir şey söylememiştim.

Komutan bey: Ama bunu kast etmiştin.

Komutan bey: Öyle değil mi Güneş?

Güneş: Bir anlık sinirle söylemiştim.

Komutan bey: Güneş, ben senin her sinirlendikçe, hırsını alıcak oyuncağın değilim.

Güneş: Deniz lütfen sen de beni anla.

Komutan bey: Hep Deniz anlasın değil mi? Bir kişi de, bile Denizi anlamaya çalışmasın.

Komutan bey: Zaten Deniz'in onu anlaya bilicek hiç kimsesi yok ki.

Güneş: Anlamadım.

Komutan bey: Boş ver.

Komutan bey: Tesadüfe bak. Yine senin bir cümlen aklıma geldi.

Komutan bey: "Boş ver diyerek gerçeklerden kaçamazsın Deniz."

Komutan bey: Doğru söylemişsin. Ben hep boş ver diğerek, gerçeklerden kaçırıyorum.

Komutan bey: Çünkü ben aptal ve korkak biriyim.

Güneş: Anlamıyorum Deniz. Neden böyle konuşuyorsun?

Komutan bey: Çünkü. Çünkü değer verdiklerim hep beni yarı yolda bırakıyor.

Komutan bey: Önce annem, sonra da sen.

Güneş: Hayır Deniz. Ben seni yarı yolda bırakmadım. Ve bırakmıycam da.

Komutan bey: Biliyor musun? Annem de bana böyle söylemişti.

Güneş: Annene ne oldu bilmiyorum ama,

Güneş: Ama anlatmak istersen her zaman burada olucağım.

Komutan bey: Neyse,

Komutan bey: Sen artık git.

Komutan bey: Evine mi gidersin, okula mı orasını bilemem.

Komutan bey: Ama git. Git Güneş. Benim gibi korkak birinden kurtul.

Güneş: Ama gitmek istemiyorum.

Güneş: Hemde sen korkak degilsin. Aksine çok cesursun.

Güneş: O yüzden artık kendine böyle deme. Lütfen.

Komutan bey: Daha beni görmedin Güneş. Hatta beni daha düzgünce tanımıyorsun.

Komutan bey: Sence daha düzgünce tanımadığın biri hakkında bu kadar emin konuşmak doğru mu?

Güneş: O kişi sen olunca doğru.

Güneş: Sen herkesten farklısın. Hemde çok.

Komutan bey: Neyse.

Komutan bey: Sana yeni bir oyuncak aramakta başarılar.

Güneş: Off. Yine mi?

Güneş: Ben barıştık sanıyordum.

Komutan bey: Sence ben 2 güzel lafta barışacak biri miyim?

Komutan bey: Neyse. Bu kadar konuştuk yeter hatta artar bile. Sana iyi günler.

Güneş: Sensiz günüm iyi mi olur kötü bilemem. Ama sanda iyi günler komutanım. ✓

Biliyorum biraz kısa oldu ama idare edin. Kaç gündür bölüm atmadığım için bunu attım. Bölüm atmamamın sebebi bu aralar kitabımıza hiç kimsenin bakmaması :((

Oy ve yorum atmağı unutmayın!

152 GÜN || YARI TEXTİNG ||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin