Deli dolu bir kız sevgilisine yazmak yerine yanlışlıkla yanlış bir numaraya yazarsa ne olur?...
Oysaki sadece sevgilisine yazmak istemişti. Nereden bile bilirdi ki, yalanlarla dolu hayatında ki, doğruları bulmaya çalışacağını...
★
BU BENİM İLK KİTAB...
Eve gelmiştim. Burcunun saçını başını bir güzel dağıtmıştım. Ama haketmişti. Çelmek atmak nedir ya herkesin ortasında.
Telefonu elime aldım ve gelen bildirimlere baktım. Bir numaradan mesaj gelmişti. Bu kim amk?
Gerçekten bu kim lan. Aa şimdi hatırladım. Bu benim biricik sevgilim Burak'ın yeni numarası. Akşamda bu numarasını aramıştım. Bakalım ne yazmış.
055: Pardon? Anlamadım.
Ayol neyi anlamadım. Amaan neyse hiç yazıcak halim yok. Bir an önce uyumak istiyorum.
★
Yine okul, yine boş bir gün. Başımı sıraya koymuş öğretmenin anlattıklarını dinliyordum. Tabi buna dinlemek denilirse. Öğretmen sanki ninni söylüyordu. Bende uyuyordum.
" Lan Güneş uyuma. Şimdi Melda cadısı seni görücek" dedi Eda.
" Aman. Boş ver. Onu ciddiye alan kim?" Dedim.
" Müdürün yanında da aynısını dersin" dedi Eda.
" Kaç dakika kaldı?" Dedim. " Nereden bileyim ben müneccim miyim?" Dedi.
" Çıkışta kafeye gideriz" dedim. Biraz düşündükten sonra " Tamam ama belki erken gittim" dedi.
Ayol bu ders ne zaman bitecek? İnteiii. Biri beni burdan alsın lütfen.
Sonunda zil çaldı. Sanki sınıfta savaş var, bende Suriyeliyim . Aynen öyle sınıftan koşarak kaçtım.
Koşarak merdivenlerden aşağı inip kantine gitmeyi planlıyordum. Tam merdivenleri iniyordum ki, duvara yaşlanmış Eda'yı onun önünde de Burak'ı görmeyi beklemiyordum.
Ne oluyor burda lan?
Duvarın arkasına saklanıp ne yaptıklarına baktım. Bir şey konuşuyorlardı. Eda saçını parmağına dolayıp Burak'a bakıyordu. Bildiğin Burak'a cilve yapıyordu.
Bu kadar hararetli ne konuşuyorlardı anlamıyordum. Yoksa o düşündüyüm şey ola bilirmiydi?
Burak yavaş yavaş ona yaklaşıyordu. Sanırım onu öpücükti. Hayır ben bu kadarına dayanamam. Hemen duvarın arkasından çıktım.
"İnanamıyorum size. Bunu bana nasıl yaparsınız?" Dedim. Gözümden dökülen yaşları tutamıyordum. Hayır, hayır şimdi olmaz. Lütfen şimdi ağlamamalıyım.
Eda tam ağzını açıp bir şey soylucekti ki, ona engel oldum.
"Biriniz benim en yakın arkadaşım digeriniz ise sevgilim. Size gerçekten inanamıyorum" dedim. Cümlem biter bitmez yeniden bir şey demek için dudaklarımı açtım.
"Sizden nefret ediyorum. İkiniz de pisliğin tekisiniz. Utanmıyor musunuz siz? Beni aptal yerine koydunuz. Eda ben sana bütün her şeyimi dedim! Burak sana ne kadar aşık olduğumu biliyordun?! İğrençsiniz size diyecek bir şey bulamıyorum!"
Artık göz yaşlarımı tutmuyordum. Göz yaşlarım düşdükce yerlerine yenileri geliyordu. Onların yanından geçip gittim. Sınıfa doğru hızlı hızlı gidiyordum. Hemen çantamı alıp gittim. Okuldan çıkıp öylece yürümeye başladım. Nereye gittiğimi bilmiyordum. Ayaklarım beni nereye götürürse oraya gidiyordum.
Ağzımdan bir hıçkırık kaçtı. Arkasından bir yenisi daha. Göz yaşlarıma engel olamıyorumdum. Evet şu anda kriz geçiriyordum.
Bir duvara sırtımı yaslamış düşünüyordum. Ben çok mu çirkinim? Ben çok mu kötü biriyim?
En yakın arkadaşım, canım dediğim insan tarafından sırtımdan vuruldum. Ben Burak beni aldattığı için ağlamıyordum, ben kardeşim, arkadaşım dediğim kişi tarafından sırtımdan vurulduğum için ağlıyordum...
Ama şimdi olmaz. Şimdi ağlamamalıyım. Sonuç olarak yanlış olani ben değil onlar yaptı. Onlar ağlasınlar.
★
Eve gelmiştim. Bir süre daha ağladıktan sonra eve dönmüştüm. Telefonu'mu elime alıp WhatsApp'a girdim. Şu anda Burak'a yazıb ona hakaretler etmek istiyordum.
Aynı düşündüğüm gibi de yaptım.
Güneş: Ulan, sen ne şerefsiz adamsın lan.
Güneş: Sen utanmıyor musun? Sen beni nasıl aldatırsın? Ha bunu geçtim. Sen beni nasıl en yakın arkadaşım'la aldatırsın?
Güneş: Sen bu kadar mı adi, şerefsiz birisin? Yazıklar olsun.
055: Kimsiniz?
Güneş: Birde kimim diye soruyor musun?
Güneş: E artık benimle sevgili olurken kaç tane sevgilin olmuşsa beni tanımıyorsun.
055: Sanırım yanlış numaraya yazmışsınız.
Güneş: Atma lan
Güneş: Burak bu senin yeni numaran işte. Ne anlamamazlıktan geliyorsun?!
055: Ben Burak değilim.
Güneş: Kanıtla lan
055:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
