20. Bölüm

1.7K 73 14
                                    

20. BÖLÜM
Turşu sevdası

Bu gün baya yorucu olmuştu. En son Burcu haklı çıkmıştı. Yağız da Mert'in ağzını burnunu dağıtmıştı. İyi yapmıştı. Oh olsun.

Lan ben çok acıktım. Bu gün hiç yemek yememiştim. Daha yeni fark ediyorum. O kadar aksiyondan sonra olucağı bu.

Buzdolabını açıp yemek aramaya başladım. Fakirlikten evde yemek kalmamış. Neyse gideyim markete.

Çüş bu fiyatlar ne? Alt tarafı bi ekmekle peynir alıcaktım. O da ne?

Turşu! Hemde salatalık turşusu! Hayatımın anlamı!..

Turşuyu çok seven biriyim ben. Hemde inanılmaz derecede.

Fiyatı ne olursa olsun ben bu turşuyu alırım. Turşuyu almak için uzandım ama alamadım. Çünkü çok yukarıdaydı. Etrafıma bakındım bir personel bulmak için ama yoktu, şansa bak.

" Bakar mısınız" dedim önümdeki adama.

" Buyrun " dedi adam.

Çüş. Analar neler doğuruyor be. Adama bak nasıl da yakışıklı.

" Şey, şu turşuyu almama yardımcı olur musunuz. Benim boyum yetişmiyorda" dedim.

Turşu der demez, adam yüzünü buruşturmaya başladı. Ne oluyor be?

" Özür dilerim, ama yardımcı olamayacağım" dedi.

" Neden?" Dedim.

Ama adam yüzüme bile bakmadan gitti. Hemen arkasından koşarak yanına geldim.

" Ya bir tane turşu istedim. Verseniz elinize mi yapışır?" Dedim.

" Hanımefendi anlamıyor musunuz veremem" dedi.

" Bende neden diyorum beyefendi anlamıyor musunuz?" Dedim onu taklit ederek.

Göz devirerek dedi: " Turşuya tikim var"

He demek o yüzden vermiyor. Hemen arkamı dönüp yeniden turşu reyonuna gittim. Bir personel görmemle onu çağırdım.

" Şunu verir misiniz rica etsem?" Dedim gülümseyerek.

" Tabii" dedi personel.

Turşuyu sonunda almamla gülümsedim.

" Te Allah'ım nedir şu turşu sevdası?" Dedi çocuk bana bakarak.

" Turşu candır gerisi yalandır" dedim sırıtarak.

Ev için 2-3 tane şey aldıktan sonra kasaya gittim. Arkamda ise turşu tiki olan çocuk vardı.

Aldıklarımın hepsini geçirdikten sonra geriye sadece turşu kalmıştı. Turşu tiki olan çocuğa baktığımda ise yüzünü buruşturarak başka tarafa bakmaya çalışıyordu. Kolumu bilerek onun koluna değdirdim ki buraya baksın. Ve istediğimi yaptı! Buraya baktı.

Turşuyu büyük bir yavaşlıkla kasada duran kadına veriyordum. Sonda bütün eşyalarımı geçirmiştim. Turşu tiki olan çocuğa sinsice sırıtıp, poşeti alıp gittim.

Bu günde uyuzluğumu yaptığıma göre gide bilirim.

Kitabın isminin anlamını öğrendiniz. Peki sizce kitabın kapağının anlamı ne? Tahminlerinizi yorumlara bekliyorum.

Normalde bu bölümde insta fotoları falan olucaktı ama internet düzgün çalışmadığı için böyle yaptım.

Oy ve yorum atmayı unutmayın!

152 GÜN || YARI TEXTİNG ||Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin