SANRI

İLAHİ BAKIŞ AÇISI

                    İLAHİ BAKIŞ AÇISI

Aisha yataktan kan ter içerisinde fırlayarak kalkmıştı. Bu ilk değildi son da olmayacaktı. Kabuslarında gördüğü adamın gerçek olduğunu sanmıştı oysa sadece bir sanrıdan ibaretti. Çünkü Derek yıllar önce ölmüştü. Lise son da. Trafik kazasında.

Aisha ile hayatında yaşayamayacağı en güzel anıları tadarken bir an da hayatından yok olmuştu. Aisha yıkılmıştı. Hayatına devam etmişti ta ki karşısına Darian çıkana kadar.

Aisha başına geleceklerden habersiz Darian'ı yanına atölyesine almıştı. Onun hikayesine üzülmüş, beraber yas tutmuşlardı. Her şey oldukça normal gözüküyordu. Hatta fazlasıyla normal.

Darian onu hiçbir zaman yalnız bırakmamıştı. Her anında yanında olmuş, onu sevmesi için her şeyi yapmıştı. Oysa Aisha ondan hoşlanmaktan öteye geçememişti. 

Zamanla Darian bunu hırs haline getirmiş ama belli etmemişti. Çünkü fazla üzerine giderse onu kaybedebilirdi. Ama onu kaybetmek istemiyordu. Hiçbir zaman.

Bu yüzden düşündü. Bir şeyler yapması gerekti. Onu sonsuza kadar yanında tutacak, Darian'dan başka kimsenin onun yanında olmayacağına inanması gerekiyordu.

Biraz araştırdıktan sonra kolları sıvadı ve Aisha için planının startını verdi.

Atölyede her sabah kahvaltıyı Darian hazırlardı, kahveye ihtiyacı olduğu zaman Aisha'ya kahvesini yine o hazırlardı.

Aisha kabuslarını görmeden çok önce planını yapmıştı Dan. Onun yediği içtiği tüm yiyecek ve içeceklere zihnini bulandıracak uyuşturucu ilaçlar katıyordu. Azar azar ama sıklıkla.

Zamanla Aisha'nın algısı bozulmaya, verilen ilaçlarla zihni gerçeklik algısını yitirmeye başlamıştı.

Yavaş yavaş paranoyak, dalgın ve yorgun olmuştu. Bunun üzerine ise sanrılar görmeye başlamıştı. Tüm bu belirtiler şizofrenin ileri derece belirtisiydi. Bir de üzerine kişilik bölünmesi eklenince Aisha bir uçurumun kenarında duruyordu. Bağımlıydı aslında. Neredeyse her gün Darian'ın verdiği ilaçlarla beyni geri dönmesi zor tahribatlar alıyordu. Ama o bunların hiçbirinin farkında değildi.

Derek'i ilk gördüğü andan itibaren Aisha kişilik bölünmesinin tüm özelliklerini göstermeye başlamıştı. Kendi kişiliğini ikiye bölmüştü. Derek'e olan aşkı yüzünden içinde yarım kalmış o hikâyeyi bitirmek isteyen bir Aisha vardı. Bu ikinci kişiliğiydi. Birinci kişiliği ise şu an ki başarılı, güzel, iş sahibi Aisha'ydı.

Atak zamanları geldikçe, ilacı vücuduna her alışında bu ataklar katlanıyordu. Tam Darian'ın istediği gibi ilerliyordu her şey ama onun da bilmediği bir şey vardı. Derek.

Ne kadar Aisha'nın her kriz anında yanında olsa da Aisha yine Derek'in hayaline sarılıyordu. Tüm kalbiyle yine de onu buluyordu.

Evinde, sahilde, restoranda, atölyede, Ryan'ın evinde hatta Darian'ın evinde bile gittiği her yere tüm kalbiyle onu da getiriyordu.

İnsanlar Aisha'yı defalarca kendi kendine konuşurken görmüşlerdi. Sahilde yürürken, restoranda yemek yerken. Derek'in gelmesini beklediği ama aslında orada hiç olmadığı anlarda.

Atölyede kendi kendine defalarca gülmüştü. Aslında ona göre yalnız değildi. Derek ile beraberdi. Hatta bir keresinde o kadar gülmüştü ki Darian onun kriz geçirdiğini sanmıştı. Çok yanılmıştı.

Derek'in ismini her andığında Darian iyice sinirleniyor ve daha fazla ilaç veriyordu. Sonunu düşünmeden sadece o anki öfkesiyle hareket ediyordu. Karşısında bir hayatı sonlandırdığını düşünmeden hoyratça dozları arttırıyordu.

Fakat işi ileri boyuta taşımayı düşündü. Dışarıdan herkes onun aslında ne kadar yardımsever, iyilik timsali, ideal erkek profili olarak gördüğünü biliyordu. Ne olursa olsun yardıma koşan Darian.

Aisha'nın bu durumuna artık bir isim koyulması gerekiyordu. Böylece etrafındaki diğer insanlar ondan uzaklaşabilirdi. En önemlisi Aisha onun yanından ayrılamayacaktı. Ama Darian onu bu halde bile sevecekti. Günün sonunda Aisha'nın Darian'dan başka seçeneği kalmayacaktı. Eninde sonunda onu sevecekti.

Ryan'ı arayıp Aisha'nın kötü olduğunu söylediğinde Ryan bile kendi başına gelecekleri bilmiyordu.

Üniversiteden beri arkadaşı olan dostunu tanıyamamıştı. Onun ne derece profesyonel akıl hastası olduğunu anlayamadı. Asıl tedavi edilmesi gereken kişi Ash değildi.

Ryan sorgusuz sualsiz kabul emişti. Aynı rezidansa taşınıp elinden geldiğince yardım edecekti. Öyle de yapıyordu aslında. Ta ki kardeşi ölene kadar.

June aslında Peter'in karısıydı. Lise yıllarında Derek'in platonik aşkıydı. Derek ölünce June hep Aisha'yı suçladı. Çünkü Derek Aisha'yı ölene kadar sevmişti.

June, Peter ile kamera kayıtlarında değişiklik yaparak Aisha'nın daha fazla paranoyaklaşması için çabalıyordu. Peter'in aslında June'un Derek'e olan sevgisinden ve Aisha'ya olan nefretinden haberi yoktu. O sadece kısa süreliğine korkutacağı anlar için alacağı paraya bakıyordu, neden olmasındı?

Aisha aslında her kapısı kurcalandığında haklıydı. Birileri onu rahatsız ediyordu. Onunla uğraşıyordu. Ama tam bu anlarda gördüğü sanrılar işini zorlaştırıyordu. Ayırt edemiyordu. Emin olamıyordu.

Ryan'a ve Darian'a aslında defalarca Derek'ten bahsetmişti ama kimse farkına varamamıştı. Darian hayali bir adamı deli gibi kıskanıyordu.

Darian Aisha'nın kan testi sonuçlarını rahatlıkla değiştirmişti. İki defa. Bazı şeyler Michigan'da sadece paraya bakıyordu. Ruhu bile duymamıştı. İlkinde biraz zor olmuştu ama ikincisinde kardeşinin ölümüyle sarsılan Ryan zaten önünü görecek durumda değildi. Tereyağından kıl çeker gibi olmuştu.

Amelia'nın ölümü Darian'a bile sürpriz olmuştu. June'un bu kadar ileriye gidebileceğini düşünmemişti. Darian aslında daha öncesinde Aisha'nın Colorado'daki adresini biliyordu. June'u ise Colorado'dan alıp gelmişti. Peter ile.

Fakat June zamanla Aisha'ı gördükçe öfkesi alevlenmiş ve onu katil olarak damgalamaya çalışmıştı. Bu sayede kafasını karıştırıp diğer yandan öfkesini çıkartabilecekti.

Aisha'yı hasta ettikleri yetmezmiş gibi bir de katil damgası vurmuşlardı. Algıyı yönetip Şef'in bile kafasını karıştırmaya, dikkatleri farklı bir noktaya çekmeyi başarmışlardı. Öyle de oldu, Aisha katil gibi davranmaya başlamıştı. Çevresindeki tüm insanlar onun katil olabilme ihtimali üzerinde durdular. Ne de çok yanıldılar.

Darian bundan memnun olmasa da kanıtlanacak bir şey olmadığı için sorun etmedi. Çünkü her zaman onun yanında olacaktı.

Aisha artık yalnız kalamayacak hale gelmişti. Her açıdan çaresizdi. Savunmasızdı. Ama Darian hep oradaydı.

Hatta fazlasıyla yanındaydı. Michael 'in yanına her gün Aisha'yı gözetlemek için gidiyordu. Kendi eserinin ne durumda olduğunu izlemek ona zevk veriyordu.

Michael sanıldığı gibi masum bir hacker değildi. Bunun öyle sanılmasını Darian sağlamıştı. Michael aslında dolandırıcılık suçlarından ceza yemiş bir hükümlüydü. Hiç de masum değildi.

İnsanlar tek tek Aisha'dan uzaklaştı. Her biri, teker teker.

Sonunda Aisha Darian'ın yanında kalmaya başlamıştı fakat Darian'ın bilmediği bir şey vardı Rubby Darian'ı gördüğü ilk andan itibaren sevmemişti.

Rubby günlerce bunu düşünmüş için içini yemişti. Sonunda dayanamamış çocukluk arkadaşını görmeye gitmişti. Hayatında verdiği en doğru karar olduğunu düşünmüştü. Ta ki karşısında gerçek bir akıl hastası bulana kadar.

Rubby bile adım attığı bu yolda nelerle karşılaşacağını asla bilmiyordu. Kendi sonuna gittiğini bilseydi yine bu kadar acele eder miydi?

Selaaaammmm ♥️
Bölüm nasıldı?
Yorumlarınızı merak ediyorum.
Okuduğunuz ve zaman ayırdığınız için teşekkür ediyorum ♥️

Şimdi kitabın geneli için neleri tahmin ettiniz neler oldu/olmadı yazabilirsiniz.
Beklediğiniz gibi miydi? Yoksa şaşırttı mı?

Finalde görüşmek üzere 🤍♥️