"Bu bir rüya mıydı? Bu olanlar bana çok ağır gelirdi,ben bunlara asla katlanamazdım. Korkulu rüyalarım gerçek olmuştu ve ben bu korkulu rüyalardan bir an önce uyanmak istiyordum. Bu korkulu rüyadan uyandığımda her şeyin normale dönmesini istiyordum. Hayatıma kaldığı yerden devam etmek istiyordum. Ama bu bir rüya değildi... Kâbustu.
Ben bu korkunç gerçeklere katlanamazdım. Ve ben uyandığımda her şeyin normale dönmeyeceği bir kâbusa uyandım..."~~~
Gökyüzü içimiz gibi kararmıştı. Işıklar kesildiğinden dolayı hiçbir şey görünmüyordu. Her yer kapkaranlıktı. Yağan yağmur, arabanın camlarının buğulanmasına neden oluyordu. Bu da hiçbir şeyin görünmemesinin nedenlerinden biriydi. Aradan geçen onca saatten sonra bile ailesini bulamayanlar vardı. Bulunmaları için haber verecek bir polis dahi yoktu. Çünkü "Hatay" yoktu. Her yer yıkılmıştı. Sağlam olan tek bir yerin olduğu bile söylenemezdi.
Çok sıkıcıydı. Gökyüzünün rengi sürekli değişmesine rağmen zaman ilerlemiyordu... Arabada sanki tıkılı kalmıştık. Gidecek başka hiçbir yerimiz yoktu. Hayat arabada oturmakla devam edebilir miydi? Tabii ki de edemezdi. Ama başka hiçbir çaremiz yoktu...
Hava kararmıştı. Ama korkudan gözüme uyku girmiyordu. Sanki insanları koca bir beşiğe koyup sallıyorlar gibiydi. Sürekli sallanıyorduk. Peki bu hiç bitmeyecek miydi? Hep devam mı edecekti?
~~~
"Kıştı, soğuktu. Ama ben hiçbir kışın bu kadar soğuk olduğunu hatırlamıyordum. Sanki dünya durmuştu, artık dönmüyordu. Zaman ilerlemiyordu. Gökyüzü bu gece ağlıyordu, insanların ölüm çığlıklarına karşılık gök gürüldüyordu. Yağmur hiç olmadığı kadar sertti. Yağmur yüzüme bir tokat gibi çarpıyordu, kalbime bir bıçak gibi giriyordu, gözlerimdeki yaşlara eşlik ediyordu. Kalbimdeki yaraların kanlarında, yağmur suyu dolaşıyordu. Yaralarım kabuk bağlamıyordu, bir gün geçmişti ama hâlâ kanıyordu.
Hiç olmadığı kadar..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASRIN FELAKETİ
Random"Ölmeyeceksin," diye fısıldadı annesi ama sesinde umut yoktu, sadece umudunu yitirmiş, çaresiz bir kadının sesiydi bu. "Hepimiz yaşayacağız, buradan gideceğiz ama şimdi arabaya geçmemiz gerek, çok ıslandık." Yüzünü annesine çevirdi, yaşla dolup ta...