"O depremde sadece binalar değil,
Hayatlarda yıkılmıştı..."~~~
Herkes acı içinde birbirine sarıldı ve anneannem ağlamaya devam ederek o acı haberi verdi:
"Teyzeniz enkaz altında kalmış..."Dünya başımıza yıkılmıştı. Ağlama sesleri daha da şiddetlenmişti. Hepimiz ağlıyorduk. Teyzeme birşey olmasın diye dua etmeye başlamıştık. Annem, anneannem ve babam teyzemin göçük altında kaldığı yere doğru yola çıkmışlardı. Fakat bir süre sonra tekrar döndüler. Yolların kalabalık ve kapalı olduğunu, o yüzden teyzemin yanına gidemediklerini söylemişlerdi. Elimizden dua etmekten başka hiçbir şey gelmiyordu. Hepimiz ona dua ediyor,çaresiz kaldığımız için de ağlıyorduk... Herkes perişan hâldeydi.
Elden hiçbirşey gelmiyordu. Etraf, ağlama, bağırma, yardım, ölüm çığlıkları ile doluydu. Çok acı bir durumdu...
Bizim evimizin birinci katındaki insanlar evde mahsur kalmışlardı. Kapıları kilitlenmiş çıkamıyorlardı. "Yardım edin!" diye bağırıyorlardı. Babam ve birkaç kişi daha yardıma gitmişti, kapıyı kırmaya çalışmışlardı fakat başaramamışlardı. Üstelik evde mahsur kalan kişi ablamın İngilizce öğretmeni ve ailesiydi. Balkona çıkmışlardı, bağırmaya devam etmişlerdi, ama kimse onları kurtaramamıştı, bizde dahil... En sonunda ise dizilerdeki gibi çarşafları birbirine bağlayıp, çarşaflara tutunarak aşağıya inmişlerdi. Tam olarak üç kişilerdi ve hepsi sağsalim evden çıkmayı başarmıştı. Bence bu tamamen kadere bağlıydı, çünkü balkonun demiri aşağıya düşebilir ölebilirlerdi... Ama çok şükür ki çarşaflarla kurtulmayı başarmışlardı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASRIN FELAKETİ
Random"Ölmeyeceksin," diye fısıldadı annesi ama sesinde umut yoktu, sadece umudunu yitirmiş, çaresiz bir kadının sesiydi bu. "Hepimiz yaşayacağız, buradan gideceğiz ama şimdi arabaya geçmemiz gerek, çok ıslandık." Yüzünü annesine çevirdi, yaşla dolup ta...