"Ne istiyorsun?" sorusu bir fısıltıdan ibaret döküldü dudaklarımdan.
"Bu geceyi bana vermeni istiyorum," dedi pürüzlü bir sesle. "Uyuyamadığım tüm gecelere inat, ruhumu iyileştirmeni istiyorum."
Aşk, insanın gözünü kör edermiş. Maşuk'un dilinden dökülenler, Âşık'ın ateşlerde kavrulmasına neden olurmuş. Leyla yalan söylermiş de, Mecnun hemen inanırmış. Kerem'in gözünden bir damla yaş süzülünce, Aslı o damla da boğulurmuş. Ferhat'ın nefesi kesilse, Şirin kendine toprak atarmış. Âşık, Maşuk olurmuş; Maşuk da Âşık.
Peki gerçekten de yazıldığı gibi miydi? Zira bizim sonumuz bir gece vakti gelmişti.
Onun dokunamayacağı ellerime, bir başka eller dokunacaktı. Kaderime razı gelecek miydim? Üstelikbüyük bir sırrarağmen... Yer yerinden oynasa da, onu kaybetmek pahasına susacaktım. Ve sonra gidecektim.
Günlergeçti. Ne o vazgeçti ne de ben gidebildim. Hayatımıza girenlertümdengelerideğiştirdi. Emin olduğum bir şey daha vardı: Mücadelem daha başlamamıştı.
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bize geldiniz ve her birinize yavaş yavaş kapılarımızı açmaya başladık. Bir sonraki bölüme geçtiğiniz anda yeni bir eve giriş yapacaksınız. En keyif alacağınız misafirlik olur umarım.
Oylarınızı ve yorumlarınızı esirgemeyeceğiniz gibi beni buradan takip etmeyi de unutmayın.
