Ö.L.Ü.M. - V

1K 56 5
                                    

Saksıdaki Ö.L.Ü.M. Çiçekleri

V

"Taş olsam yandım idi. Toprak oldum da dayandım."
Aşık Veysel

Göz kapaklarımdaki ağırlıkla cebelleşiyordum. Zira bir ses duyuyordum. Bilincimi açabilsem gözkapaklarımın üzerindeki ağırlık da gidecekmiş gibiydi. Sonunda karman çorman bir rüyadan uyandığımda gün ışığı gözlerime keskin bir sızı armağan etti. Yatakta doğrulduğumda uyurken duyumsadığım ses tekrardan kendini gösterdi.

Narin'in sesi geliyordu. Ne diyordu anlayamıyordum fakat kapıya tıklayıp duruyordu. Üzerimdeki örtüyü çektiğimde ayaklarımı yataktan sarkıttım. O esnada balkonun kapısından içeriye Lider girmiş, yeni uyanmışlığının getirdiği sersem bakışları beni bulmuştu.

Uykulu bakışlarımla üzerini inceledim. Dün cezaevinden geldiğindeki beyaz gömleği ve siyah pantolonu vardı. Ütüsü tamamen kaybolmuş, kırış kırış olmuştu.

Lider? Balkonda mı uyumuştu?

Ben? Bu yatağa kendim mi gelmiştim?

Kaşlarımın ortasında bir çukur oluştuğunda Lider avuç içlerini gözlerine bastırdı. Uykusunu almış gibi durmuyordu, zannımca o da benim gibi sese uyanmıştı.

Ve kapı yeniden tıklandı. "Hadi ama bak gireceğim şimdi? Müsait misiniz?"

Yataktan tamamen kalktığımda kapıya doğru ilerledim. Kulpu kavrayıp çektiğim sırada kapı açıldı. Ben uyuduktan sonra Lider kilidi açmış olmalıydı.

Karşımda beliren Narin gülümsedi. "Günaydın," dedi enerjik sesiyle.

"Günaydın," dedim tıpkı onun gibi gülümseyerek. Fakat hiç enerjik değildim. Üzerimde tuhaf bir kırgınlık vardı. Bir de konuştuğum anda boğazımda acı hissetmiştim.

"Öğlen oldu ama," dedi imayla. "Kusura bakmayın. Babam gönderdi beni." Bakışları odanın içine çevrildi. "Abim uyandı mı?"

Başımı geriye doğru çevirdiğimde Lider'e baktım. Kollarını açmış bedenini gerdirmeye çalışıyordu. Az uyuduğumuz söylenemezdi. Narin'in dediğine göre vakit öğlendi. Lider'in ayılamamış hali de balkondaki koltukta uyuduğu içindi.

"Uyandım uyandım," dedi uykulu sesiyle. Bize doğru geldiğinde yanımda durdu ve tek elini kapının üst pervazına dayayarak Narin'e baktı. "Seni niye gönderdi babam?"

Narin'in gülümsemesi silindiğinde abisini boylu boyunca süzdü. "Neden dünkü kıyafetlerinle duruyorsun?"

"Dünkü derken?" Lider, kardeşinin sorusunu tuhafsamış gibiydi. Başını eğerek üzerini inceledi. Nedeni belliydi ama o başka bir cevap vermek istemiş olacaktı ki alayla gülümsedi. "Abiciğim, içerideyken de her gün farklı şeyler giymiyordum."

Narin çekimser bir bakış attı, sonra da abisinin ilk sorduğu soruyu cevapladı. "Şirkete gidip o işleri halletmeniz gerekiyormuş."

"Hangi işleri?"

"Babam, sen böyle söyle, o anlar dedi."

SAKSIDAKİ ÖLÜM ÇİÇEKLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin