S2B4 - Savaş Boruları

4 2 0
                                    

Yan yana kapılar aynı anda açıldı ve içeriye tombul, siyah takım elbiseli ve eli belinde yürüyen bir adam girdi.

-Konseye hoşgeldin Fikret, sözümü çiğneyip buralara gelmen beni epey bir kırdı ama sebebini de merak etmiyorum değil.

+Kusuruma bakmayın yüce baronumuz, almam gereken bir can için geldim.

-Kimmiş bu canını alacağın kişi?

+Ceyhun Karadağ...

(1 saat önce)

-Alo?

+Fikret?

-Polisi öldür Ecevit.

+Acı çektirmeyi seviyorum Fikret, insanların işine karışmamayı öğrenmelisin.

-Karadağa yaklaştığı an polisi öldürürüm. Bilmiş ol!

+Baronumuz izin vermediği sürece kimseyi öldüremezsin Fikret.

-Baron falan umurumda değil, o herif Özleme yaklaşmayacaktı. Onun göğsünü deşip kalbiyle top oynayacam!

+İzin verirsen işimi bitireyim.

Telefon yüzüne kapandı ve içeri geçti.

"PAT"

Sandalyeyle beraber yere düşen Okan, yerde can çekişirken Ertuğ bağırıyordu;

-Ecevit! Kansız köpek! Seni bulduğum ilk fırsatta boğucam ulan!

+Başkomiserimin iplerini çözün, biz gidelimde vedalaşsınlar.

Gülerek oradan uzaklaştı ve adamlara ipi çözdürttü.

İpleri çözülür çözülmez sandalyeden kalktı ve Okana koştu;

-Okan dayan koçum, dayan aslanım kurtarıcam seni. Abin kurtarıcak seni dayan abim!

+A-abi..

-Abim yorma kendini sus, bekle ambulans çağırıcam.

Okanın yere atılan telefonunu eline aldı ve ambulansı aradı.

-Abi bırak..

+Dur oğlum, dayan!

-Abi bırak! Zamanım yok..

Yerde kanlar içinde yatarken tavana hüzünlü bir bakış attı.

-Abi senden bir isteğim var.

+Hayır! Ne isteği ulan! İyileşince yerine getirirsin isteğini.

-Zamanım kalmadı abi, özür dilerim.. Senden isteğim, Gökçeye onu sevdiğimi söylemen. Onu ne kadar sevdiğimi söyle olur mu? Geceleri onu düşünmeden uyuyamadığımı, akademiden beri ona hep aşık kaldığımı. Herşeyi anlat abi.

Telefonun çekmediğini anlayınca ümidini tamamen kesen Ertuğ, Okanın başını dizine koydu ve sırtını eliyle destekleyerek yere oturdu.

+Peki kardeşim, nasıl istersen öyle olsun.

-Abi, sence Gökçe beni sever miydi?

+Sevmez olur mu ulan! Peşinden koşardı be!

-Seni hep öz abim olarak gördüm abi, benim intikamımı al. Eceviti ellerinle öldür abi.

+Okan, düşünme bunları kardeşim. Sadece hakkını helal et..

-Hakkım helal olsun sana abim, yalnız Gökçeye olmasın. Öbür tarafta son bir kez göreyim en azından güzel gözlümü...

Derken kan kusmaya başladı ve elini Ertuğun omzuna attı.

-Merak etme abi, ben iyi olucam. Hoşçakal Gökçem...

Ölümlülerin BaronuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin