S3B1 - Milyonlar

4 1 0
                                    

-Mekanıma hoşgeldin, Ceyhun Karadağ.

+Hoşbulduk Anatoli Kozlov...

(Birkaç ay önce)

Kapılar açıldı ve dışarı bir adam çıktı. Saçlarını kesmiş, vücudu dövmelerle dolu, yarı kaslı bir adamdı. Sadrettin ve Celal, cezaevinden çıkan bu soğuk bakışlı adamı karşıladı.

-Ceyhun! Sonunda çıktın be!

+Abim çıktı be!

İki kardeşe uzun uzun bakan Ceyhun, yavaş yavaş yürüyerek yanlarına gitti ve ikisine de sarıldı.

-Özledim sizi çocuklar, çok büyümüşsünüz.

+Sen gençleşmişsin Ceyhun, kas adam olmuşsun.

-Mahkumların sıradan zaman öldürme şeyleri işte.

Araca binip yola koyuldular, malikaneye gelmişlerdi ki orayı geçip devam ettiler.

-Nereye?

+Yeni malikanemize.

-Nasıl yani?

+Yanisi o gördüğün malikane artık bizim değil, aslında kimsenin değil.

-Ne oldu?

+Baronun özel timi baskın yaptı.

-Baron sizi tehlike olarak gördü demek, ne yaptınız?

+Masadan iki kişiyi daha öldürdük, konseyden de bir kişiyi.

-Aferin, baron olana kadar böyle devam edicez. Ya boyun eğicekler ya da ölücekler.

+Orası pek öyle değil, baron olman biraz zor. Özel tim çok güçlü, hem stratejik hemde teçhizat anlamında bizden çok üstünler. Malikanenin arka bahçesinde bir sürü roket mermisi izleri var, evi bombaladılar. Evin içi tamamen yıkıldı, sadece duvarlar sağlam kaldı. Polisleri kontrol ettikleri için polisler gelse bile çatışmadılar.

-Sorun değil, tanıdıklarım var. Hallederiz..

Küçük bir konağa vardılar ve içeri girdiler. Eski adamlardan sadece birkaç kişi kalmıştı, bunu gören Ceyhun öfkelendi.

-Adamlarımızdan bu kadar mı sağ çıkan oldu?!

+Maalesef.

Arabadan inip içeri girdi ve kimseyle konuşmadan yatağına uzanıp uyudu.

-Ceyhun çok değişmiş.

+Bence de.

-Ne yaşadı sence?

+Serçe parmağı yoktu, işkence görmüş olabilir.

-Olabilir.

Ertesi gün bahçedeki kulübenin içinde uyanan Ceyhun, etrafına şaşkın bir şekilde baktı.

-Noluyor lan!?

Kalkıp dışarı çıktı ve korumalarla göz göze geldi.

-Patron, ne işin var burda?

+Birşey yok.

Üstü başı kirlenmiş Ceyhun, yavaş adımlarla malikaneye girdi ve odasına geçip yatağına oturdu. Uyurgezerlikleri burada da devam ediyordu, cezaevinde her uyuduğunda başka bir yerde uyanıp kir içinde uyanıyordu. Artık halisülasyonlar görmeye başlamıştı, Özlemi, Sadrettini, Celali, öldürdüğü yüzlerce adamı görüyordu.

-Ölmem gerek artık, bu yük bana çok fazla.

Ofisine gidip planlarını hazırladı, geriye sağ kalan ne kadar adam varsa toplayıp şehirdeki gizli kumarhanelere baskın yaptı. Kumarhanelerin hepsini teker teker ele geçirip ekonomik üstünlüğü kurdu, amacı masayı darlayıp yurt dışından yardım aldırtmaktı. Yurt dışından yardım alacakları tek aile El Chicagolardı. Kumarhanelere Ceyhundan sonra çok kez saldırı yapıldı ama Ceyhunun savunması kuvvetliydi, her kumarhaneye en güvendiği adamlarını dikmişti. Şehrin en büyük üç kumarhanelerine de üç kardeş geçmişti.

Ölümlülerin BaronuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin