Hikayenin de ötesinde - BTS'in 10 yıllık kaydı

Yabancılar

"Bugün olduğum kişi olmamın nedeni, tüm bunları yaşamış olmam."

—

Çıkış yapmak üzere olan bir stajyer, doğal olarak herkesin dikkatini çeker. Şirket personeli, her hareketlerine duyarlıdır ve görünüşte ulaşılmaz görünen CEO'lar ve şirket sahipleri bile, tutumlu olmak için cesaretlendirilir. Ve elbette, arkadaşlardan ve aileden destek ve beklentiler her zaman en yüksek seviyededir.

Ancak stajyer nihayet ilk çıkışını yaptığında ve bir müzik şovunda göründüğünde, soğuk ve sert gerçeği görür: dünyanın o kadar da umrunda değildir.

Temelde tüm hafta boyunca çalan tipik bir Kore müzik sıralama programının her bölümü, yeni çıkış yapan acemilerden on yıllardır sahnede olan kıdemli sanatçılara kadar değişen yaklaşık yirmi sanatçı ekibini içerir. Final her zaman bölümün en popüler sanatçısı tarafından yapılır.

Çekimler sırasında o gün öne çıkan sanatçıların çoğu diğer sanatçılarla birlikte yeşil odada bekliyor olur. Bu kalabalıkta, gelecek vaat eden idoller - en büyük yönetim şirketlerinden olanlar bile - yeni yüzler denizinde neredeyse anonimdir. Kimse ağızlarından kötü bir söz duymazsa ve sektörde onlar hakkında korkunç söylentiler yayılmazsa şanslıdırlar.

Yeni sanatçılar arasında bile, BTS, adeta kendilerine ait bir adada mahsur kalan yabancılardı. Ve bunun nedeni sadece Big Hit Entertainment'ın çok küçük bir şirket olması değildi. Jin, performansları için yeşil odada beklerken içinde bulundukları kötü duruma dönüp bakıyor:

"O kadar merak ettim ki başka bir sanatçıya 'Burada nasıl bu kadar çok arkadaşın var?' diye sordum. Ve 'Ah, bu kişi daha önce benim yönetim şirketimdeydi' dediler. 'Ya o kişi?' diye sordum ve 'Ah, eskiden benim eski yönetim şirketimde birlikte stajyerdik' derlerdi. Çoğu insanda böyleydi. Çıkışlarından sonra arkadaş olmadılar, ondan önce zaten arkadaşlardı. Ama şirketimiz hepimiz için ilkti. İşte o noktada yeşil odadan çıkmayı tamamen bıraktık."

BTS çıkışından önce birçok stajyerin BigHit Entertainment'tan ayrılması gibi, eğitimdeki idollerin birden çok kez yönetim şirketi değiştirmesi yaygın bir durumdur. Ve en büyük yönetim şirketlerinin büyüklüğü nedeniyle, önemli sayıda stajyerler diğer şirketlerden yaşıtlarıyla arkadaşlıklar geliştiriyor.

Ancak BTS üyeleri hiçbir zaman başka şirketlerle ilişkilendirilmemişti ve diğer stajyerlerle etkileşime geçmek için özel bir nedenleri yoktu. RM ve SUGA hip-hop'tan idol endüstrisine geçmişti ve diğer üyelerin bakışlarını dışarıya çevirecek zamanları yoktu çünkü yurtta RM ve SUGA ile birlikte sürekli hip-hop dinliyorlardı ve pratik stüdyosunda koreografilerini mükemmelleştiriyorlardı.

Jimin, BTS'in kariyerinin en başında diğer sanatçılarla aynı alanda olmanın nasıl bir his olduğunu anlatıyor: "Nedeni hakkında hala bir fikrim yok, ama cidden sadece birbirimize bağlı kaldık. Bence diğer insanların da bize yaklaşması zor olmuştur. Hepimiz açıkça gergindik çünkü hip-hop yapmaya kararlıydık, diğer insanların gözlerine bakmadan... (gülüyor)

Onlar yeşil odadaki yabancılardı ya da tamamen açık sözlü olmak gerekirse, kimsenin umursamadığı yedi kişiydiler. Ama aynı zamanda, üyeler dikkatlerinin doğal olarak dış dünyaya kaydığını fark ettiler. Salonun bir köşesinde toplanmış olsalar bile gösterinin müziğinden kaçamadılar. Yeşil odadaki televizyon, dışarıda gerçekleşen performansların gerçek zamanlı görüntülerini gösteriyordu ve taktıkları kulak içi monitörler, diğer sanatçıların canlı yayınını ulaştırıyordu. Özellikle bu ses beslemeleri BTS için büyük bir şoktu, çünkü ilk kez kendilerini diğer sanatçı arkadaşlarıyla karşılaştırıyorlardı. Jimin şöyle açıklıyor:

"Ekibimizin ve diğer şarkıcıların vokalleri arasında açık bir fark vardı. Acemiydim ve kendi sesimi net olarak bilmiyordum ya da kendi silahlarımın ne olduğunu bilmiyordum, bu yüzden 'Ah, neden bu kadar berbatım?' ve 'Herkes çok iyi' diye düşünürdüm. Sonunda büyük bir gölette küçük bir balık olduğumu fark ettim." Ve ekliyor, "Eğer bir şekilde gelişmek istiyorsam, şarkı söylemem için pratik yapmam gerekiyordu ama nasıl pratik yapacağımı bilmiyordum. Bu yüzden körü körüne şarkı söylemeye devam ettim. Ne zaman hata yapsam, ağlamak için tuvalete giderdim."

V de ayrıca kendi ilk performanslarını da eleştiriyor: "Bazen YouTube'a göz atıyorum ve ekibimizin eski videolarından biri çıkıyor ama onları hep atlıyorum. Onlardan utanmıyorum. Onlar değerli anılar ve her zaman aklımdalar, bu yüzden uzun bir süre sonra onları gördüğümde 'O zamanlar da böyleydi' diye düşünüyorum ama aynı zamanda şöyle hissediyorum: 'O zaman bunu neden yaptım?'" V devam ediyor, "Ben eski halimi de seviyorum. Bugün olduğum kişi olmamın nedeni, tüm bunları yaşamış olmam."

BTS'in çıkışı, onları ilk faaliyetlerini büyük ölçüde etkileyen bir dış etkiler seline maruz bıraktı. Jungkook her yerde şarkı söylemeye başladı, öyle ki, "Sahip olduğum yirmi dört saat içinde şarkı söyleyerek geçirdiğim tüm vakitler pratik zamanıdır." diye düşünüyordu. Jimin o sırada takımdaki ruh halini şöyle anlatıyor:

"Sadece ben değildim sanırım. V ve Jin de kendi vokal becerilerinde bir yetersizlik hissettiler. Benim de biraz aşağılık kompleksim vardı, bu yüzden 'Daha iyisini yapmalıyım' diye düşündüm. Üyelerimizden biri şarkı söyleme pratiği yapıyorsa ben de yapıyordum."

Ve böylece üyeler, çıkışlarından sonra bile pratik yapmaya devam ettiler. SUGA o sırada nasıl hissettiğini anlatıyor: "2013 yılı boyunca kendimi bir stajyer gibi hissettim. Gerçekten çıkış yapmış gibi hissetmiyordum. Çünkü hiçbir şey değişmedi. Tek fark, televizyona çıkmamızdı ama yaptığımız şeyler aynıydı. İşte o zaman çıkış yapmanın bir son olmadığını anladım. 'Her şey tekerrür ediyor,' diye düşündüm.

SUGA'nın sezgisi doğru çıktı. BTS üyeleri, çıkış yapma hedeflerinin, onları pratik stüdyolarına geri götürecek uzun bir yolculuğun yalnızca ilk adımı olduğunu öğrendiler.

—

Çeviren:
— Pea