Birisinin Gücü

2.1K 300 91
                                    


"İlk kez gördüğümüz hayranlar. Her biri bizim için çok anlamlıydı."

BTS'in üçüncü albümü Skool Luv Affair, Şubat 2014'te piyasaya çıktı. RM'in deyimiyle ilk dört albümleri olan 'tatlı, acı, tatlı, acı' döngüsünün ikinci 'tatlı'sıydı. Başlık şarkısı 'Boy In Luv'ın halk tarafından karşılanması patlayıcıydı ve takımı bir TV müzik programında ilk kez birinci sınıf adaylığına itti. Albüm, 2014 Gaon Chart albüm sıralamasında 86.004 sipariş kaydetti, ki bu da önceki albümleri olan O!RUL8,2?'e göre %250 artış demekti.

Hayalleri gerçeklikle yüz yüze olan gençleri daha karanlık ele alan önceki başlık şarkıları 'No More Dream' ve 'N.O'dan farklı olarak, 'Boy In Luv' gençlik romantizmini keşfediyordu ve onların önceki sert imajına neşeli bir ton kattı.  'Attack on Bangtan'da sergiledikleri çılgınlığı geliştirerek benzersiz, BTS tarzı bir aşk şarkısı geliştirdiler. Dans koreografisi güçlü ve enerjik kalsa da, daha neşeli hareketler ve okul üniforması tarzı kostümler içeriyordu, bu da ekibi gençlere daha da yakın kıldı. Aynı albümdeki sonraki şarkı olan 'Just One Day' de genç aşka odaklanıyor ve ilk parça 'Intro: Skool Luv Affair' tarafından tanımlanan 'the way we love' (Sevme şeklimiz) temasını pekiştiriyordu.

Bu yeni yön, BTS'in müzikal genişlemesindeki ilk adımdı. Önceki albümler üyelerin kendileriyle ilgiliyken - stajyerlik günleri, müziğe karşı tutumları, diğer insanların algılarına tepkileri - Skool Luv Affair, BTS'in dış dünyayı keşfetmesine, diğer insanlara ilgi duymayı gerektiren aşk temasıyla başladı.

Skool Luv Affair ayrıca 'Spine Breaker' ve tüm sosyal sonuçlarıyla o zamanın trend genç modasını doğrudan tartışıyor ancak aynı zamanda üyelerin kişisel koşullarını alan ve onları herkesin ilgili olabileceği evrensel bir mesaja çeviren 'Tomorrow'u da içeriyor.

'Tomorrow', SUGA'nın çıkış öncesi belirsizliklerini itiraf etmesiyle başlıyordu, ancak 'Bu işsiz yirmili yaşlar yarından korkuyor' ve 'Gidecek çok yol var ama neden hala burada sıkışıp kaldım?' sözleri ile yirmili yaşlarındaki pek çok insana dünyadaki yerini arayan evrensel bir duygu aktarıyordu. BTS, kendi hikayelerini akranlarının hikayelerini de içerecek şekilde genişleterek, yaşamayı 'Sadece yaşamak değil, hayatımı yaşamak.' olarak tanımladı ve kendilerine ve dinleyicilerine cesaret verdi.

Şafaktan önce her zaman en karanlıktır.
Daha sonra, yolun aşağısında, şimdiki seni asla unutma.

'BTS Cypher Pt.2: Triptych' üyelerin daha önce gelen her şeye bakış açısıydı, buna B-Free'deki diss de dahildi. 'Tomorrow' ise BTS'in geleceğine bir bakıştı. Daha sonra THE MOST BEAUTIFUL MOMENT IN LIFE serisiyle sahneye taşıyacakları müzik, Skool Luv Affair'de çoktan şekillenmeye başlamıştı. RM geriye bakıyor:

"Şimdi baktığımda bile 'Tomorrow' ancak SUGA sayesinde çıkabilirdi diye düşünüyorum. çünkü ritimleri ve temaları birbirlerine dokuyan oydu. Aslında bu, BTS 1. sezon yorgunluğumuzun tüm zamanların en yüksek seviyesinde olduğu zamandı."

RM'e göre 'Tomorrow', üyelerin çıkışlarından itibaren karşılaştıkları bir dizi engelden doğdu. O!RUL8,2'nun hayal kırıklığı yaratan satışları ve B-Free'nin diss'i onları tüketmişti ve BTS'in onları korkularından kurtaracak bir şeye ihtiyacı vardı. Daha da kötüsü SUGA, 'Tomorrow'un yapımı sırasında akut apandisit oldu. Şöyle anlatıyor:

"Japonya'da performans sergilerken albüm hazırlıyordum ki apandisim patladı, bu yüzden Kore'ye geri dönüp ameliyat olmak ve iyileşmek zorunda kaldım. Ama ateşim 40 santigrat dereceyi geçti ve midemde iltihap oluştu. Bu yüzden tekrar ameliyat olmak zorunda kaldım."

Bir önceki albümleri beklentilerin altında kalmıştı ve SUGA'nın iyileşmesini bekleyen bir sonraki albüm üzerinde çalışmaları vardı. Başarı garantisi olmayan bir albüm.  Bu yüzden endişelerini ve bunların üstesinden gelme kararlılığını 'Tomorrow' şarkısına aktardı.

"'Bir kez olsun ışığı görmek istiyorum', 'Hiçbir şey olmasa bile en az bir kere konser vermek istiyoruz' diye düşünüyorduk. Bu duygular olmasaydı bugün olduğumuz kişi olmazdık." diyor SUGA ve ekliyor:

"'Tomorrow' gibi, eskiden dinlediğim türden, insanlara güç verebilecek bir müzik yapmak istedim. Şimdi hala aynı hissediyorum."

Halkın, Skool Luv Affair'e tepkisi SUGA'nın gelecekle ilgili umutlarını tazeledi. 'Boy In Luv', BTS'i eskisinden çok daha fazla insanla tanıştırdı ve başlık şarkısı olarak amacına başarıyla hizmet etti. 'Tomorrow', BTS'in kimliğini daha da sağlamlaştırdı.

Şimdiyse hem BTS üyeleri hem de BigHit Entertainment olmak üzere herkesin dikkati bir sonraki albüm olan DARK&WILD'a odaklanmıştı. Skool Luv Affair, onları müzik programı sıralamasında en üst sıralara aday olmaya ittiğinden, doğal olarak bir sonraki hedefleri birincilik kazanmaktı. Gelecek yavaş yavaş daha parlak hale geliyordu ve üyeler kararlılıklarını tazeliyorlardı. Bu sıralarda Jimin, çıkışından beri mücadele ettiği şarkı söyleme becerilerini geliştirmek için mücadele ediyordu. Şöyle hatırlıyor:

"İnsanlar eskiden bunu derdi. BTS'in vokalleri eksik derlerdi. Bunu her duyduğumda kalbim kırılırdı."

Hip-hop zemininde R&B melodilerini kullanan BTS'in vokalleri, müziği tiz vokallerle zirveye ulaşma eğiliminde olan K-pop idollerinin trendinde aykırı bir şeydi. BTS'in, ritimleri aşan sesleriyle bir ritim tutma yaklaşımı, idol endüstrisinde alışılmadık bir tarzdı ve diğer idol şarkılarını süsleyen muhteşem yüksek notaların yokluğu, BTS'in vokal yetenekleri eşit değilmiş gibi görünmesini sağlıyordu. Ama Jimin kendini ayağa kaldırdığını açıklıyor:

"Her seferinde öylece düşmedim."

Her şeyden önce, yavaş yavaş büyüyen fandomları, duygusal destekleri oluyordu. SUGA anlatıyor:

"İlk kez gördüğümüz hayranlar. Her biri bizim için çok anlamlıydı."

Çıkışından sonra bile SUGA, bir hip-hop sanatçısı olarak ilk kimliği ile bir idol şarkıcısı olarak yeni kimliği arasında gidip geldi. Uzun süredir devam eden aşkından vazgeçmek onun için zordu. Ama bu yeni dünyaya geçişini kolaylaştıran şey hayranlarıydı.

"İnsanların beni görmeye gelmesi gerçekten büyüleyici. Ve ne kadar adanmışlardı öyle. Dürüst olmak gerekirse, ben başka biri için böyle bir hayran olamam. Eskiden Daegu'da iki kişinin önünde performans sergilerdim ama şimdi önümde beni seven tüm bu hayranlar vardı. Benim gibi bir çocuk için ne kadar kalp çarpıntısı yaptığını bir düşünün. İşte o zaman her şeyi anladım, 'Ah, bu insanların istediğini yapmakla yükümlüyüm' gibiydi."

Bu his, tüm ekibin idol hayatına alışmasına yardımcı oldu. Jimin nasıl hissettiğini hatırlıyor:

"RM ve ben çok konuştuk. Gerçekten ünlü falan değildik ama artık o noktada sonuçsuz bir şekilde sokağa tüküremezdik... Ve işimizin değerini bilmek için yavaş yavaş bir sorumluluk duygusu inşa ediyorduk."

Her zaman kolay olmasa da, BTS'in yavaş yavaş ilerleme kaydettiği açıktı. Ki bu, beklenmedik bir şey olana kadar sürdü...

—-

Çeviren:
Wendy

Hikayenin de ötesinde - BTS'in 10 yıllık kaydı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin