Okyanus mavisi gözlerinin içerisinde kaybolmak isterken kendimi tamda orada buldum.
"YÜZBAŞI KARAY!" Adını duyduklarında tüyleri diken diken olur, yüzünü görenlerin hepsi ölüdür. Yanından geçmeye cesaret gerekir.
Rüyalarında rengi olurdu; siyah, b...
Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı ve satır arası yorumları boş bırakmamayı lütfen unutmayalım <3
Bir önceki bölüme gelen 3 bin oy için teşekkür ederim <3
Kırmızı kalplerinizi bu satıra bırakabilirsiniz.
Bölüm şarkıları; Dedublüman- Kimseye Etmem Şikayet
Emre Aydın - Bitti Tebriker
Kazım Koyuncu - İşte Gidiyorum
Buray - Deli Kız
KEYİFLİ OKUMALAR!
UYARI!
BU BÖLÜMDE GEÇEN HER ŞEY HAYAL ÜRÜNÜ OLMAKLA BERABER GERÇEKLİK İLE HİÇBİR ALAKASI YOKTUR.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
30. BULUNAMAMAK
Her şeyin bir ilki birde sonu olur. Hayatında ilki doğmak sonu ölümdür.
İlkler hiçbir zaman unutulmaz. İlk heyecan, ilk üzüntü, ilk sevinç, ilk ihanet, ilk intikam. Sayamayacağım kadar çok ilkler vardır ve hiçbiride unutulmaz. Benim unutamayacağım tek ilk var, o da bu öpücük. İçimi ısıtan o öpücük. Soğuk bir kış günündesin dışarıda kalmışsın çok üşüyorsun daha sonrasında evine bir şekilde girip sıcak şömineni yakıyorsun. Çakır öyle bir şeydi, ev gibi sıcacık.
Şu soğuk havada iliğim kemiğim donarken bir ateş kadar yanan yanağım vaziyeti açıklamak için yeterliydi. Çakır hâlen kulağımın dibinde bana bir nefes kadar yakınken aramıza başka bir ses girdi. Bu ses girmeseydi kalp krizi geçirip şuracıkta bayılabilirdim.
"Oha." Tanıdık bir ses ile Çakır geriye çekildi ve ona baktı. Bende onunla birlikte baktım. Barun ellerini yanağının iki tarafına koymuş şok olmuş gibi bize bakıyordu. Görünüş olarak tatlıydı.
"Hayır, hayır hiçbir şey açıklamana gerek yok. Ben göreceğim her şeyi gördüm. Bunu da mı yapacaktın bana mavişim? Buda mı gelecekti benim başıma?" Daha sonrasında elini alnına koydu ve tansiyonu düşmüş kadınlar gibi bir hâle büründü. Bu haline bir anlam veremediğim içinde anlamaz bakışlarımı üzerinde gezindirdim.
"Aldatmam dedin aldattın, aldatmaktaezikliktir." Barun bir şeyler mırıldandı, Çakır'ın göğsü ise sinirden kabardı ve dudaklarını araladı.
"Lan ben seni karargaha bırakmadım mı?" dediğinde çoktan ayağa kalkmıştı.
"Bıraktın birde demişsin ki, iyi bakın yemini suyunu tam verin. Bende bohçamı toplayıp sana kaçtım." dedi bir yandan da yalandan ağlıyordu. Timsah göz yaşlarını gördüğümde gülmemek için kendimi çok zor tuttum.
