Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı ve satır arası yorumları unutmayalım <3
Bölüm için bir emoji bırakabilirsiniz.
Bölüm şarkıları; Demet Sağıroğlu - Arnavut Kaldırımı
Barış Manço - Bal Böceği
Mabel Matiz - Kavşaklar
KEYİFLİ OKUMALAR!
13. NİKAHTA KERAMET VARDIR
Hataların bedelini en ağır şekilde öderiz. Bazen ufak bir yemek cezası, bazen odaya kapatılma, bazen de ise canımızla öderiz. Yaptığımız hataların bedelini önceden düşünemeyiz, sonucunun ne olacağını bilemeyiz çünkü.
5 yaşında ki bir çocuğunun hatası en fazla ne olabilir?
Tabağımda ki yemeği kaşıkla değilde elimle yedim diye babam ellerime kaç kez vurmuştu. Vurduktan sonra da o gün boyunca hiçbir şey yememe izin vermedi. Elimle değilde kaşıkla yemek zorundaymışım. Küçük bir çocuğum nereden bilebilirdim ki? En güzel şekilde anlatmak yerine en sert dille öğretirdi babam. Onun sayesinde hayatımda asla unutamadığım şeyler vardır.
Pantolon çoğu zaman giymem, giydiğim zaman babam erkek gibi olmuşsun derdi. Saçlarımı açık bırakmak isterdim çünkü etrafımda ki genç kızlar öyle yapıyordu. Sürü psikolojisi ile bende yapmak istedim. O zamanlar liseye gidiyordum ve bir gün açık bıraktım. Odadan çıktığım da saçlarımı açık gördü ve ellerine makası doladı hiç acımadan saçlarımı kesti. Canımı acıtmıştı, dokunmaya kıyamadığım saçlarımı babam gözünü bile kırpmadan kesmişti.
Anneme o günden sonra ne sordum biliyor musunuz?
"Babam beni neden sevmiyor?"
Annem, beni sevdiği için yaptığını söylüyordu. Sevmek böyle bir şey değil ki. Sevmek, kalple olur, sevmek gözlerle bile olur. Sevmek babamın yaptığı gibi olmaz. Kan, 3 harften oluşan bir illet. Hayatımın bir yarısı kan ile geçmişti. Üzerime bulaşan her kandan sorumluydum ben, her kan bir can demekti benim için. Hemşireyim, can almak değil, can kurtarmalıyım.
"Maral, Maral!" İlyas'ın beni sarsması ile bakışlarımı usulca ona çevirdim.
"Kendine gel, kalk buradan, hemen git." dedi, ondan başkasına bakamadım. Üzerimde ki o kan lekesi ile ne yapacağımı bilemiyordum ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH RÜYA
AzioneOkyanus mavisi gözlerinin içerisinde kaybolmak isterken kendimi tamda orada buldum. "YÜZBAŞI KARAY!" Adını duyduklarında tüyleri diken diken olur, yüzünü görenlerin hepsi ölüdür. Yanından geçmeye cesaret gerekir. Rüyalarında rengi olurdu; siyah, b...