alışveriş-46

109 25 6
                                    


Sonraki gün Katsuki'yi odasında bulamayan Ochako gözlerini devirdi. Nerede olduğunu çoktan biliyordu ve kahvaltı için yardım gerekmese rahatsız etmek istemezdi. Deku'nun evine geçti ve yatak odasını tıklattı. "Katsuki, kahvaltı için yardım lazım. Aşağı gelirsin birazdan. Uyandığını biliyorum!" Sonra gitmişti.

Katsuki de elbette uyanmıştı ve kendine lanet okuyordu. Bunu tahmin etmeliydi. Gerçi ayağa kalkamıyordu. Deku üzerine yığılmıştı.

"Deku, kalk."
"Uykum var."

Daha fazla sırnaşınca kendine sabır diledi. O değil, Deku bir kedi olmalıydı. "Kahvaltı yapmalıyız ve birileri sağ olsun kalkamıyorum."

"Kalkma o zaman."
"3 saniye."
"..."
"1"
"2"

"Tamam tamam." Kafasını Katsuki'nin göğsünden kaldırdı ve gülümsedi. "Günaydın kedicik." Bu görüntü Katsuki'nin kalbini hızlandırmıştı. "Günaydın." Elini saçlarına koydu ve dudaklarına ufak bir öpücük bıraktı. Midoriya hala onun şaşkınlığı altındayken Katsuki sıyrılmış ve kapıya varmıştı. "Yemeğe vaktinde in."
...

Kahvaltıdan sonra herkes dışarı çıkmak için hazırlanıyordu. Büyük iki yeni ev alışverişi olacaktı. Her ne kadar evler eşyalı olsa da yemek takımlarından kıyafete, elektronik cihazlar ve her evde olmazsa olmaz Ikea ürünleri.

İlk yemek takımları için farklı bir dükkandan iki tane büyük set aldılar. Bardaklar, kahvaltılıklar, kaseler, tabaklar, tencereler ve tavalar.

Ardından elektronik mağazaya girip itirazlarına rağmen Katsuki, Shinso, Tooru ve Kiyoko için telefon aldılar. Ochako da zorlamalar sonucu Laptop almıştı.

-bir adet Deku istiyorum bu alışveriş nedir?-

Sonra AVM'ye gelip Deku kızlara kredi kartını verdi. Eiji için kıyafet, oyuncak, bebek arabası, valiz, herhangi bir ihtiyaç ve bolca kıyafet almalarını söyledi. Katsuki yakın zamanda kıyafet alışverişi yaptığı için umrunda olmasa da farklı kitaplar için kitapçıya gitmek istemişti ama hiçbir isim tanıdık gelmeyince vazgeçti. Deku'nun kütüphanesi vardı şu anlık.

Shinso genel anlamda Katsuki'nin yanından ayrılmadı ama kalabalık gözünü geçen sefer ki kadar korkutmamıştı.
...

En sonunda ikisi oturduğunda Katsuki tuvalet tarafına geçti. İşini hallettikten sonra ellerini yıkarken aynadan kendine iğrenç gözlerle bakan birinin gördü. Ellerini kurulama tarafına geçti. "Baya iyisin aslında. Bu taraflarda olman doğru mu kedicik?"

"Kes sesini." Çöpünü atarken adam ona yaklaştı. "Hadi ama böyle davranma. İyi bir yer biliyorum. Kedi-" Arkasını dönüp yumruğunu yüzüne geçirdi. "Sakın yerden kalkma pislik. Senin gibilerden nefret ederim." O sırada içeri giren ikili ona bakıyordu ama umrunda değildi. Tek yumrukla kurtulduğu için şanslıydı o adam.

Kızgın havayla koltuğa oturduğunda hala kuyruğu kabarık ve sinirleri gergindi. Shinso bir şey olduğunu tahmin etse de ses etmedi.
...

"Bu da çok güzel değil mi Anne?" Mavi renkli tulumu gösterdiğinde annesi kıkırdadı. "Evet güzel ama yeteri kadar kıyafet aldık şimdilik. Deku-san çok kibar biri ama minimumda tutalım." Gülümsedi. "Böyle bir şey demeyeceğini biliyorsun. Ama tamam." Ufaklık onları anlar gibi güldüğünde anne kız da güldü. "Pekala Eiji. Kıyafet seçimini sen yap."
...

Gün sonunda yemek yiyip eve geldiklerinde bagaj sonuna kadar doluydu ve yemek takımları eve kargolanmıştı.
...

Sonraki gün imzalar atıldı ve evleri gerçekten onların oldu. Temizliği hep beraber hallettiler ve eşyaları arabayla getirdiler. Akşam yemeğini Tooru'larin yeni evinde, yeni eşyalarıyla Kiyoko yapmıştı. Uzun bir uğraş olsa da sadece temel atılsa da üçü için yeni hayatın başlangıcı olmuştu bu akşam.
...

Eve geri geldiklerinde Deku, Katsuki ve Shinso birbirine baktı. Azalmışlardı. "Bu his hep böyle mi?" Deku omuz silkti. "Her defasında yaşanan mutluluk ve hüzün mü yoksa eninde sonunda herkesin aynı evde yaşamaya devam etmeyeceği gerçekliği mi?" Cevap verme gereği duymadı. Cevabı belliydi.

Shinso bile aynı şekilde hissediyordu. "Bence kopmayan şeyler de var." Deku onayladı. "İstediğimiz her an onlara ulaşabiliriz ve hala aileyiz. Hadi dinlendim. Fazlasıyla yorulduk bugün."

Gece Katsuki hiçbir şey demeden Deku'nun yanına geldi ve ona sımsıkı sarıldı. "İstemiyorum."

"Neyi?" İçinden 'ayrılmayı' diye düşündü. Bu ortamı. Acısıyla, üzüntüsüyle, umuduyla ve yeniden baslama şansıyla herkesi birbirine bu evi ve her şeyi bu hale getiren Deku'yu. Daha doğrusu...

"Harika birisin İzuku." O kadar kısık sesle söylemişti ki duyduğundan emin değildi. Cevap gelmeyince kafasını kaldırıp öptü onu.

İzuku onu belinden kavradı ve kendine yaklaştırdı. Nefessiz kalana kadar öpüşmeye devam ettiler. Katsuki onu seviyordu. Bir daha birakamayacak kadar. Bunu nasıl anlatabilirdi emin değildi ama onu anlayacagini umuyordu. Hep anlamıştı.

Ayrıldıklarında İzuku alnını alnına dayadı. "Kuyruğun bende sarılı kalsın Katsuki. Kopma benden." Gülümsedi. Anlamıştı. "Benden öyle kurtulamazsın İzu."
...

Şu yeni ev anlarını ve son anı yazmasam çok içimde kalırdı :')

Kedi-İnsan (Dekubaku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin