0.6

29.4K 1.1K 579
                                    

Bölüm şarkısı- Pinhani~Beni Sen İnandır

Sabah yine sınıfıma gelip, sırama geçtim. Bora efendi gelmemişti. Keşke bugün gelmeseydi de.

Nil'in çantasını yandaki yerde görünce içim ferahladı.

Tam da bu anda içeriye malum kişinin girmesiyle bir şey demeyip, eşyalarımı çantamdan çıkardım.

"Bu kimin çantası?"deyip kaşlarını çatmıştı. Onu duymamış gibi yapıp sınıfımızın penceresine yaklaştım. Gözlerimi bahçede gezdirdim.

"Seninleyim, alo?"yanıma gelip kulağıma bağırmasıyla, yüzümü ekşittim.

"Sağır değilim. Ne bağırıyorsun?"

"Öylesin sanmıştım. Malum az önceki soruma yanıt alamadım da."gözleriyle çantayı işaret etti.

"Nil'in çantası."

"Benim yerimde ne işi var?"Sinirle kahkaha attım.

"Senin yerin öyle mi? Ne zamandan beri senin yerin oluyormuş?"Soruma karşılık gözlerimin içine baktı.

"Bu sınıfa geldiğim günden beri."Bu zaman Nil'in içeriye girmesiyle gözlerim ona kaydı.

"Ne oluyor burda?"dedi bize bakıp.

"Bora arkadaşımızı, başka yerde oturması için uyarıyordum, Nilciğim. Sen de bir şeyler söyle istersen."kafamla onu gösterek, yalancıktan güldüm.

"Bora, burası benim yerim."dedi Nil. Zaferle gülümsedim.

"Bir sorun mu var?"diye yaklaşan Gökalp'ı geri çevirdi Nil.

"Hiçbir şey yok. Kendi aramızda hallediyoruz."Gökalp bu cevabı alınca bir şey demeden yanımızdan gitmişti. Ah be!

O gittikden sonra Bora Nil'e yaklaşıp, kulağına bir şeyler fısıldadı. Sonraysa geri çekildi.

"Gerçekten mi?"dedi Nil gözlerini açıp. Kafasını aşağı yukarı salladı Bora.

"O zaman şey... Sen otur burda rahat rahat. Ben de bir dışarıya çıkayım."Arkasına bakmadan kapıya yönelip, dışarı çıkan Nil'e bakdım. Hiçbir şey anlamamıştım. Bu halimi gören Bora keyifle gülümseyip, çantasını yanıma koydu.

"Az önce n'oldu ya?"demiştim kendi kendime.

"İstedim ve aldım."Sırıttı ve ekledi "Yeri." Hay sana da! Sırıtmana da!

"Egolu pislik!"dedim ve önüme döndüm. Nil'e ne söylemişti acaba? Neyse, sorardım ben ona!

İlk dersimiz biter bitmez ayağa kalktım. Normalde bu saatte kantine inmezdim.Ama kafamı dağıtmam lazımdı. Bir de Nil'i bulmam gerekiyordu.

Bora zili duyar duymaz dışarı çıkmıştı. Bu hali garip gelmişti ama umursamamıştım.

Nil ise onu gördüğüm anda sorulara boğacağımı bilip, gözüme görünmemeye çalışıyordu.Ama ben onu bulurdum.

Sınıftan dışarı çıkıp merdivenlere yöneldim.

Hızlıca inip, kantine girmek için sağa döndüm. İçeri girmemle türlü türlü koku beni buldu. Ah şu kantinin kokusu...

Bir şeyler alan da, almayan da burdaydı. Etrafıma göz gezdirdim. Köşede durmuş, etrafını kızlar saran Bora'yı görünce yüzümü buruşturdum. Yanındaki kızlardan biri Sudeydi. Kendisini hiç sevmezdim.

Bora bana bakıyordu. Tiksinir gibi bir ifade yapıp,ona göz devirdim. Nil'i aramalıydım.

Biraz daha önlere gidince Nil'i gördüm. Fakat yanında biri vardı. Baranla konuşuyordu.

Nefret Aşk-ı || Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin