Titreyen telefonumla birlikte gözlerimi ikinci kez Arda'nın kolları arasında açtığımda pencereden gelen ışık gözlerime vuruyordu.
Yavaşça kıprandım ve Arda'yı uyandırmadan lavaboya gittim. Üzerimde hala yorgunluk olsa da atlatmaya çalışıyordum. Yani ne kadar başarısız olsam da deniyordum...
"Elfin," deyip beni çağıran Arda'nın yanına gittiğimde ayaktaydı. "Korktum..." dedi başını eğip. Sırıttım. "Korkma, buradayım." Dedim karnımı tutarken.
Arda daha iki ay önce beni sevmediğini, sevgilisi olduğunu söylememiş gibi bana yakın davranıyordu. Bende salağım ya anlamayacağım yani.
Ben nasıl süründüysem o da aynı şekilde sürünecekti. Bana yapıp yapıp iyi davranamazsınız kardeşim.
"İyi misin bari?" Dedi arda pür dikkat bana bakarken. Başımı sallayıp onayladım ve telefondan en son arayan kişiye baktım.
"Bilinmeyen numara"
Ama şimdi sikeceğim bilinmeyenini de numaranı da ya. Bi salmadınız artık yeter daha ne alacaksını elimden.
Hızlıca geri dönüş yapıp numarayı aradım, açtığı an da sinirle konuştum. "Bak eğer sen her kimsen senin ananı bacını karını kocanı sülaleni kardeşini abini ablanı teyzeni halanı amcanı dayını süt kardeşini kuzeninini kuzeninin kardeşini arkadaşlarını sevgilini ben hariç herkesi s-"
Arda ağzımı kapatıp telefonu kapattığında sinirle gözlerine baktım. "Niye kapatıyorsun? Daha bitmemişti!" Dedim sinirle.
Arda gözlerini kocaman açmış, eliyle ağzını kapatmış bir şekilde bana bakıyordu. "Ama yuh artık ya..." dedi şaşkınlıkla. "Bana niye küfrediyorsun be? Ben ne yaptım?!"
Ciddi misin dercesine bir bakış atıp, "Anamı öpmediğin kaldı hayatım." dedim ve gülümseyip toparlanmaya başladım.
Kendimi iyi hissetmeye başlamıştım. Arda peşimden koştukça mutlu oluyordum cidden. Allah'ım hep göstersin inşallah.
"Gidelim artık, abime sürpriz yapacağım." Dedim ve karnımı tutarak odadan çıktım. Karnım son zamanlarda çok ağrıyordu. Komadan yeni uyandığım içindi büyük ihtimalle. Pekte umursamadım.
Arda arabanın önüne geldiğimizde bana ön kapıyı açıp sürücü koltuğuna oturdu. Sessiz yolculukları hiç sevmiyordum. "Uff, çok sıkıcı bu araba," deyip radyoya uzandım ve YouTube kısmına girip arama yaptım.
"Seni severdim" şarkısını açıp kendimce Arda'ya gönderme yapmıştım. Şarkının nakarat kısmını mırıldanmaya başladım.
Seni severdim, ve sana rağmen,
Yine severdim.
Dar ağacı ip boynumda,Sen aşkı anlamaz bilmez,
Gül yansa ağlamaz sakin.
Ben akmayan göz yaşında, seni severdim...Cidden kendime eziyet ediyordum. Gözüm dolmaya başlayınca şarkıyı kapattım ve başka bir şarkı açıp kafamı cama yasladım. Açtığım şarkı, 'BLOK3 - AFFETMEM' şarkısıydı.
Eve geldiğimizde arabadan inip evin kapısını çaldık ve koşarak Arda'yla planladığımız gibi yapıp evin arka kapısından içeriye girdik.
Hızlıca koltuğa oturup telefonla ilgileniyormuş gibi yaptık. Abim kapıyı kapatıp salona girdiğinde bizi fark etmeden mutfağa girdi, ardından elinde bir sodayla gelince bizi fark etti.
Farketmesiyle beraber elindeki soda düşüp kırılınca kahkaha attık. "Ya noluyor amına koyayım ya? Bu sıralar Azrail çok sık kapıma gelmeye başladı!" Dedi abim korkuyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vazgeçilmez Yara *Arda Güler*
Teen Fiction"Güzel olan şey dünya değil, Elfin. Güzel olan sensin." 🩷 Çocukluktan gelen bir aşk, kalpten gelen bir futbol sevgisi. Sevdiğinin peşini bırakmayan, güçlü olan ama belli etmeyen kız, hayatını futbola ve sevdiklerine adamış bir çocuk. Arda güler ve...