24.Bölüm ❇ Video

979 61 82
                                    

✖ UZAK ✖


Violetta'dan;




Bir hafta... Yedi günden oluşan koca bir hafta, kalbimin acısına acı katmıştı adeta. Gözümü kapattığım anda Federico, açtığım anda ise León ve babası beliriyordu karşımda. Üçününde umurunda olmayışımsa, ruhumu titretiyordu...


Bir haftadır Studio'da León ile karşılaşmıyorduk. Diego'nun söylediğine göre, bir haftalığına rapor almış. Sebebini o da bilmiyormuş. En yakın arkadaşı olmasına rağmen...


Ah, bir de Francesca var! Aramız iyi gibi ama yine de tedirginim ona karşı. Gözlerindeki ışıltı beni korkutuyor. Sanki benden gizli bir şeyler yapıyormuş gibi hissediyorum. Bilmiyorum ya. Galiba güven eksikliğinden ötürü böyle düşünmeye şartlandırdım kendimi.


"Violetta!" Gözlerimin önünden geçen iri el beni korkutmuştu.


"Ne oldu, Felix?" Her ne kadar bu bir hafta içinde beni hiç yalnız bırakmamış olsa da, Felix'in de benden uzak durmasını istiyordum. Hayatımı sonsuza kadar yalnız geçirme fikri son olanlardan sonra çok cazip bir fikirdi doğrusu.


"Oh, sonunda hayal dünyandan dönebildin!" deyip elimi tuttu. Gücüm olsaydı geri çekerdim ama adım atacak gücü bile zor bulurken bunun için çabalamak istemiyordum.


"Duyduğuma göre iki gün sonra doğum günün varmış?" Çok heyecanlı görünüyordu. Benim aksime.


"Evet. Ama kutlamayacağım."


Gözlerinde hayal kırıklığı görmüştüm. "Neden? Yeni bir yaşa gireceksin. Bu kutlanmalı! Hem, yeni yaşında çok mutlu olacağını düşünüyorum ben."


Tüm olanları biliyordu ve bana doğum günü kutlamam gerektiğini söylüyordu. Onun iyi biri olduğunu bilsem de, sinirlerimi bozmuştu. "Sorun da bu zaten. Ben mutlu olmak istemiyorum, Felix. Her mutluluğumdan sonra büyük bir hayal kırıklığı yaşadım. Kaldıramam artık."


"Biraz sabırlı olman gerek. Sabırsızsın ki sen."


Bu söylediği, kaşlarımı çatmam için yeterli bir sebepti. "Sabredeceğim kadar sabrettim, ben. Annem, babam ve ablam öldü. Yapayalnız kaldım birden. Tam toparlandım, diye düşünürken karşıma León çıktı, enkaz içinde kaldım. Sonra Federico'nun saldırısına uğradım. Ah, Calvinetta da var tabii! İyi olmam gerektiğini hatırlatıyor bana. Ama olamıyorum işte. Canım öyle çok yanıyor ki, dayanamıyorum. Ufacık bir şey olsa parçalanacakmışım gibi geliyor. Ve, böyle olacağından da son derece eminim."


"Anlıyorum seni. Belki de olayların üzerinde durmaman gerekiyordur. Şey... gözlerini kapatır mısın? Aklıma bir şey geldi. Bunu yaptıktan sonra gideceğim. İşim var ve kız triplerinde gibi hissediyorum," dediğinde kaşlarım havaya kalkmıştı. Yine de onu dinleyip gözlerimi kapattım.


"Çabuk olursan sev-" Cümlemi tamamlayamadan dudaklarımın üzerinde sıcak bir basınç hissetmiş, gözlerimi açmıştım. İlk gördüğüm burnu olmuştu. Sonra kapanmış gözlerini görmüş, ne yaptığını anlamıştım. Beni öpemezdi!

✖ UZAK ✖Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin