Yeniden Ask

Öldü

Kerem gözlerini araladığında Zeynepi karşısında görmesiyle şaşırdı. Doğruldu ve bir süre öylece baktı. Hayal gördüğünü sanıyordu. Yanına yanaştığında nefes alıp verişlerinden gerçek olduğu ortadaydı ve yüzündeki morluk görünebilir cinstendi. Parmağını uzatıp morluğa hafifce dokunduğunda Zeynep sıçrayarak uyandı ve yüzünü sakladı.
"Zeynep? Benim,Kerem." Zeynep yüzünü saklamaya devam ederken Kerem ellerini indirip morluğu parmağı ile takip ediyordu.
"Bunu ben mi yaptım?"
"Sey.. ha-hayır. Ben vurdum. Do-dolaba! "
"Zeynep ben özürdilerim sana zarar vermek istememiştim."
"Kerem ben artık sana inanmıyorum. Burada olmamın bir nedeni vardı ve buradaydım. "
"Tamam o zaman git Zeynep "
"Ne?"
"Duydun git. Madem bana güvenmiyorsun ki haklısın. Ben kendimden baskasını sevemem. Git.."
"Ben seni anlayamıyorum ya?!"
"Gercekten mi zeynep? Gercekten anlayamıyor musun?"
"Evet! Bir oyle bir böylesin. "
"Zeynep beni rahat bırak!"
"Merak etme. İstesende gelmem artık." Zeynep evden çıkarken kavganın saçmalığını vurguluyordu. Eve gittiğinde sinirden kudururcasına oturdu koltuğa. Daha sonra Orhan geldi aklına.. onunla bugün tekrar buluşacaktı. Daha bitmemişti konuşmaları.
*
Kerem Melise sarılıp öptükten sonra hazırladığı valizi eline aldı.
"Kendine iyi bak." Dedi sonra.
"Abi gitme."
"Gitmek zorundayım prenses. Simdi bizimkilerin yanına uğrayacağım. Daha sonra saat 17.00 gibi otobüsüm kalkacak."
"Beni aramayı unutma."
"Merak etme.. " Kerem bir kez daha sarıldı Melise ve ayrıldı oradan. Cocukların yanına gittiginde Can aglamamak icin kendini zor turuyordu.
"Can?" Dedi kerem kıs kıs gülerken. "İyi misin?" Dedi sonra
"Ya abi gitme be?"
"Aynen abi. Hersey düzelecek inan bana." Dedi Bora.
"Nasıl? Ne zaman? Sanmıyorum Bora. Hicbirsey düzelmeyecek.. çok kırdım."
"Peki ama unutma bizi."
"Merak etmeyin. Bir kahve içelim.."
"Olur "
*
"Tamam ben herşeyi anladım. Ama aldattı diyorum. Bana sadece bunun acıklamasını verebilir misiniz? Veremezsiniz! Peki o halde neden hala Keremi affetmem icin ısrar ediyorsunuz?"
"Tamam etmiyorum." Dedi orhan bıkmıs bir şekilde.
"Güzel." Dedi zeynep gitmek için kalkarken. "Ha bu arada bu tekne'nin adı neden Zeynep?"
"Hah! Uzun hikaye evlat. Zeynep kızımın ismi. Daha bebekken kaçırılmıştı. Bir gün geleceğini umarak yazdırdım oraya." Zeynep Keremin teknesi sandığından pek üstüne düşmemişti. Adamın yaşadıklarını duyuncada hayliyle üzülmüştü.
"Öylemi çok özürdilerim."
"Neden?"
"Sorup,canınızı sıktığım için."
"Önemli değil,alıştım ben. Zaten bu tekneye gelen,bu hikayeyi dinlemek için geliyor."
"Öyle mi?"
"Evet.. Zeynepin şuralarda bir yerlerde bebeklik resmi olacaktı." Diyor orhan İcerdeki masaya uzanırken. Aldıgı resmi Zeynepe uzatıyor. Zeynep resme bakmasıyla kala kalıyor ve Orhana çeviriyor bakışlarını.
"Be-ben ben gidiyim?"
"N'oldu ?"
"Hi-ic. Gi-gidiyim ben." Zeynep hızla tekneden inip taksiye atlıyor. Eve geldiğinde kapının önünde bir Cd ile karşılaşıyor. İçeri girdiğinde Merakla Cd 'yi televizyona takıyor.
"Heey Zeynep!" Aksel beliriyor ekranda. "Naber,nasılsın? Konuyu uzatmadan seni biriyle tanıştıracağım. Bu Güneş!" Diyor aksel güneşi gösterirken. "Benim biricik aşkım!" Diyor daha sonra öperken. Zeynep şaşkınlıkla bakaken gözlerinin dolduğunu hissediyor. Bu o!
"Ya aslında ben keremden intikamımı aldım. Onu yerle bir ettim. Ama eski dostuma bu fazla,simdi Gercekleri öğrenme vakti. Bu yanımda ki taş hatun. Kerem'in ayyaş zamanından yararlanıp yanına yatmıştır. Evet doğru duydun! Yani birlikte olmadılar. Şimdi koş sevgiline! A-ama bir dakika.. peki bu bebek ne olacak? " aksel kamerayı koltuğa doğru uzattığında Melis geliyor kadraja.
"Birini seç Zeynep. Melis mi? Kerem mi? Saat şuan da 15.00 ve tam tamına 2 saatin var. Gerci kasedi ne zaman bulursun bilmiyorum ama.. bu bebek şuanda altı havuz bir camda. Ve bu cam saat tam 17.00'da acılacak. Ve ne olacak biliyor musun? Bu cok sevgili Görümcen köpek balıklarına yem olacak. Ya buna inandın mı yoksa?! Şaka şaka. Meliste bizimle geliyor. Kereme bu sefer baska planlarım var. Hadi şimdi koş sevgiline." Zeynep hızla evden çıktığında Keremi aramıştı. Saate baktığında saat 17.15 di ve bu sefer Borayı aradı.
"Bora?"
"Efendim Zeynep."
"Kerem nerde?"
"Gitti.?"
"Ne? Nereye?"
"İzmir otobüsünde."
"Ne zaman çıktı?"
"15 dakika önce.Kamilkoç'la."
"Tamam sen şimdi hemen Melisin numarasından nerede olduğunu buluyorsun ve gidiyorsun. Ben keremi geri getireceğim."
"Zeynep ne oluyor?"
"Melisi kaçırdılar. Hadi! "
"Kim kaçırdı?"
"Askel."
"Ne?! Tamam kapat." Zeynep telefonu kapatıp yan koltuğa attıktan sonra İzmir yoluna saptı. Bir süre sonra karşısına çıkan Kamilkoç'un yanına geçtiğinde Camdan Keremi fark etti. Arabanın önüe geçip durduğunda Kamilkoç'da durmustu. Hızla Otobüse geçiş yapıp Keremin yanına gitti.
"Zeynep?" Kerem ayağa kalktı ve ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Zeynep Kereme sarıldı hızla.
"Herşeyi biliyorum. Senin bir sucun yokmus ve bizim hemen geri dönmemiz gerek." Dedi zeynep sarılırken. Kerem ise sıkı sıkı sarılmalarının tadını çıkarmak istiyordu.
"Ya zeynep ne bu acale? Bırakta romantzim yaşayalım."
"Sonra yaşarız onu. Hadi kurtatmamız gereken biri var."
"Ne?"
"Melisi kacırdılar." Dedi zeynep muzderip bir tonda ve Keremin kolundan cekişirip indirdi aşağı.
"Zeynep ne diyorsun sen?"
"Yolda anlatcam herşeyi.. hadi!"
*
"Alo bora buldun mu Melisi?"
"Maglesef buldum."
"Ne mağlesefi olum.?! Nerdesiniz söyle"
"Konumu atıyorum.."
"Tamam."
"Zeynep.."
"Efendim?"
"Durum çok kötü."
"Ne?" Zeynep düşündüğü seyin olmaması için dua ederken kereme çevirdi bakışlarını.
"Zeynep ne oldu ?!" Kerem merakla sorduğu sorulara cevap alamayınca Zeynepin elinden Telefonu aldı.
"Bora Melis iyi mi?"
"Abi Melis.. Melis öldü!"

Biliyorum igrenc bir s.finali.. biliyorum berbatım! Ama inanın vote gelmedigi icin yazasım gelmiyor artık. Hani nerede benim motivasyon kaynaklarım? Kırıldım.. her neyse pazartesi bir ameliyat gecirecegimden dolayı S.finalini kurgulayamadım. ZeyKer'in romantik dakikaları yeni sezonda tekrar sizinle olacak elbette. Ama bunun icin vore gerekli. Anladınız mı?' Kuzular.