İhanet ve İntikam

Peluş mu hissediyorum?

Tolga

Melisa'nın yanından Pelin'in odasına giderken kalp atışlarım daha çok hızlanıyordu. Yanına gelip elini tuttum. Buz gibiydi, Melisa da öyleydi. Hem de her yeri

Sonra doktor geldi. "Merhaba Pelin, kendini nasıl hissediyorsun? Bir süredir kendinde değildin"

"Peluş mu hissediyorum?"

"Anlamadım?"

"Bende" dedi Pelin

"Abim, sana nasıl hissediyorsun diye soruyor" dedi Emre

"Hee, öyle söylesene be ablacım. Bilmem, biraz peluş gibiy- ay pardon iyi gibiyim"

Ne oluyor lan bu kıza? Ha, narkozlu

"Anladım, şimdi senden 5 tane kız ismi, 5 tanede A harfi ile başlayan eşya ismi isteyeceğim. Anlaştık mı?"

"Alya, Aylin, Aleyna, Asya, Aslı, Aslıhan"

İsimler bir tık benzer oldu sanki

"Askı, askılık, ayakkabı, ayakkabılık, anahtar, anahtarlık"

 Oha çok yaratıcı ve farklı şeyler

"Peki bana 10 tane renk sayabilir misin?"

"Ya abla gözünü seveyim isteme benden bir şey vallahi iyi hissetmiyorum"

"İyi hissetmiyor musun? Neyin var?"

"Sen varsın," dedi Pelin. Emre'nin dudağının kenarının kıvrıldığı ve kendini gülmemek için zor tuttuğunu gördüm. Bende öyleydim

"Abi sen söylesene"

"Abim onlar senin için sorulan sorular, senin cevap vermen lazım"

"Ya sorunun seni beni mi olur? Ben senin cevaplamanı istiyorum belki"

"Biraz düşün, bulursun" sonra bana baktı

"Tolga abiiii" dedi

"Abiiiiiiim" dedim

"Sen söyler mis-"

"Olmaz güzelim, sen cevapla"

"Soruyu unuttum" dedi. Derken o kadar masum duruyordu ki anlatamam

"Tamam, iyi olduğuna göre bir sıkıntı yok. Birazdan tekrar gelirim" dedi doktor

"Doktor abi!" dedi ama hangisine şaşıracağımı bilmiyordum. Doktor kız, ve Pelin niye doktor diye bağırdı?

Doktor Pelin'e doğru döndüğünde Pelin bağırarak şarkının hiç olmayacak koreografisini yapmaya başladı

"Madem seni çok istiyorlardıııı" elini iki yana savurdu
"Öylece ortaya koyma-" derken bir avucunu açıp diğerini yumruk yaptı
"Abim hayır!" dedi Emre ve Pelin'in sol bileğinden tuttu
"Pelo hayır!" dedim bende aynı anda ve sağ bileğinden tuttum.
"Wooooaaağğğğ!" diye gülerek bağırdı Pelin.

Tuna ve Mert kendilerini daha fazla tutamayarak kahkaha attı ve kapıdan çıktı.

"Yapma yanarız abim" dedi Emre

Yok ben kendimi daha fazla tutamam

Emre ile aynı anda kıkırdadığımızda anlamayan tüm Allah'ın kulları bize bakıyordu.

"Ya Melow nerede Melow!" diye bağırdı

Abi kız narkozdan kafayı yedi!

"Melooooo, Melow. Dabulyuuğğğ, Me and youuğğğ"
"Doktor hanım sanırım daha iyi olması için narkozu vermemeniz gerekirdi" dedi Pelin'in annesi.

"Bende öyle düşünüyorum ama bırakalım biraz gülsünler" dedi ve gülerek odadan çıktı doktor

Yaklaşık 10 dakika sonra içeriye Melisa girdi
"Melisa! Niye kalktın ya! İyi misin?" dedi Emre
"İyiyim ya, ne abarttın valla hem ben sizin için gelmedim,"
"Pelo eğer bir daha o şarkıyı söylersen seni tekrar komalık ederim evladım"
"Dabuly-"
"Sakın!" dediği anda elini karnına götürüp acıyla inledi
"Melisa!" dedim ve yanına koştum
"Kızım biz sana demedik mi kalkma diye, iyi misin?" diye sordu Emre
"İyiyim, bir şeyim yok" dedi ve koltuktaki yastıkların birini Pelin'e attı
"Ya! Kızım can çekişirken yapma bari ya"
"Fazla yüklenme kendine, gel seni odaya götürüyüm" dedi Emre
"Hayır ya, ben iyiyim. Ayrıca Pelin'i merak ediyorum"
Bu kız 10 saniye önce yastık fırlatmıyor muydu Pelin'e?

1 saat sonra
Melisa
Karnım aşırı ağrıyordu ve ağrısından duramıyordum. Ne Tolga'ya ne de Emre'ye veya annem gile olabildiğince belli etmemeye çalışıyordum ama dayanılmaz bir ağrıdı. Yatağın içinde kıvranıyordum.
Daha doğrusu sudan çıkmış balık gibi can çekişiyorum
Gözümden yaş geldiğinin ağrıdan farkında bile olmamıştım, sonra Mert omzuma elini koydu.

"Melisa'm, iyi misin? 1 saattir karnını tutuyorsun. Ne kötüyüm diyorsun ne de başka bir şey. Bir yerin ağrıyorsa söyle güzelim"
"Değilim Mert, gerçekten iyi değilim. Karnımın ağrısından ölüyorum bildiğin ya"
"Bekle doktoru çağırayım" derken bileğinden tuttum
"Yok, olmaz"
"Sakın bana gerek yok diğerleri endişelenir deme. Gerçi hoş, desen bile bir işe yaramaz" dedi ve çıktı odadan.
Doktor geldiğinde oturma pozisyonu aldım. "Buyurun Melisa hanım? Rahatsızlığınız nedir? Nereniz ağrıyor?"
"Karnım, karnım çok ağrıyor"
"Anlıyorum, böyle bir ameliyat sonrası çoğunlukla karın ağrısı ile geçer. Ve ağrı şiddetli olabilir. Ben size bir serum yapayım, rahatça istirahat edersiniz" dedi.
5 dakika sonra Tolga girdi odaya. Ay vallahi biri girince gözümden yaş geliyor ya! "Melisa? İyisin değil mi? Doktor niye geldi? Kontrol için mi sadece?" diye sordu. Hala ellerimde karnımı tutuyor cenin pozisyonunda duruyordum.

"Değilim Tolga abi, hiç iyi değilim"
"Noldu balım neren ağrıyor?" diye sordu
"Her yerim" diyemedim ama "Karnım" dedim
"Doktor onun için mi geldi? Çok mu kötüsün? Korkutma beni nolur, her göz yaşın aktığında benim canım acıyor" dedi
"Özür dilerim, ama karnım çok a-ağrıyor" dedim hıçkırıklarımın arasından.

Melisa sus kızım sus!
"Melisa hanım? Ağrınızın şiddeti arttı mı?" dedi doktor. Yok ya çok iyiyim
"Artıyor, ağrıyor. Çok ağrıyor" diyecekken karnımda hissettiğim dehşet acıyla inledim "Karnım!"
"Melisa tamam sakin ol nabızın yükseliyor, vereceğim şimdi serumu sakin" derken ben bu sefer bağırarak ağlıyordum.

Tolga hızlıca yanıma geldi. Elimi tuttu
"Canına acıdıkça elimi sık, küçükken yapardım sana, sakin ol. Sadece eline odaklan" dedi. Bir tık pişman olabilirsin çünkü canım acımıyor, kül oluyor
Sonra sanırım odaya Emre ve annem gil geldi.