BANA AİTSİN

45.Gözlerini oyarım!

Her kes "hoş bulduk ağam" gibisinden bir şeyler söylemiş di. Ama dikkatimi tek kişi çekdi.
______________________________________________

Bu kişi genç birisiy di. Her kes Baran'a selam veriyo, hal hatır sorup cevap alıyo ama bu kişi sadece Baran'a ve bana bakıyo du. Kenardan oldukca sert görünümlü duruyo du. Kirli sakal, kehribar göz, hafif kilolu, az saçlı birisiy di. Hiç tarzım olmayan tiplerden.

Ben kafam da bunaları düşünürken yeni yaptırdığım tırnaklarımla oynuyodum. Bakışlarımı onlardan kaldırdığım da beni izleyen bir çift göz var dı karşım da. Bu Pusat dı. Göz göze geldiğimiz de bana göz kırpmış dı. Bu hareketle Baran'a baktığım da Pusat'a doğru konuşmaya başla dı.

"O pis gözlerini karımın üstün de görürsem kırpmaya gözün kalmayacak! Haberin olsun! Bir daha edepsizlik sergilersen gözlerini oyar eline veririm! ".

Baran'ın bu sözleri benim sırıtmama neden oluyo du. Bu yüzden başımı eğip sessizce gülmeye başlamışdım.

Başı mı kaldırmama neden olan bir ses duyul du oda da. Her kes oraya odaklanmış dı. Oda da kı her kes büyük sezsizlik ve hurmetle dinliyo du o kişiyi.

Yaşlı birisiy di. Oldukca iyi birisine benziyo du kenardan. Yüzün de anlamsız ama çok merhametli bir ifade var dı.

"Öncelikle hepiniz hoş geldiniz! Esas da gelin kızım sen! Sizi gece vakti toplama sebebimi en iyi Baran ve Pusat anlar. Bu gece her kesin yeni bir yıla ayak bastıkları gece. Her kes evin de huzur ve mutlulukla bu gecenin tadını çıkarırken aramız da ki bir şahış geceyi zehir etmek için güzel bir gösteri hazırlamış" bu sözlerden sonra demin kafam da kurcaladığım adama bakıp "değil mi Pusat? " dedi.

"Adil baba b- ".

"Senin hiç bir sözün benim için önemli değil Pusat! Sen bize verdiğin sözü çiğneyip yanlış hareket yapdın! Hem de o evde hamile bir kadın olduğunu bildiğin halde! Adam mısın lan sen! ".

"Adil baba hakkımı aldınız ben de doğ- ".

"Senin doğru dediğin şey habersiz insanlara, bu mutlu gece de saldırmak mı? " bu sefer Baran demiş di.

"Sen benim ne için öğle yaptığımı biliyosun! Eğer bilmiyosan da öğretirim! ".

"Öğretsene lann! " diyip sohbete dahil oldu yaşlı adam tekrardan.

"Senin yanın da haddim değil Adil baba".

"Sen hadini çoktan aşmadın mı? ".

"Adil baba affet" diyip yanına yaklaş dı Pusat. Elini tutup öpmek isterken Adil baba denen adam elinin tersiyle bir tane toka dı yedir di ona. Tokadın nasıl güçlü olduğunu sesinden anlamışdım. Bu tokatdan sonra yere serilen adam ayağıma taraf düşünce korkup Baran'ın dibine girmiş ve kolunu sıkıca tutmuşdum. Baran benim kulağıma yaklaşıp "korkma! Sen burdasın diğe bir şey yapmaz" dedi.

Adam yere serilmiş di. Kalkamıyo du. O tokatdan sonra ben de kalkamazdım tabii. Adil baba "kalk yerden! " diğe bağırdığın da irkilmiş ve gözlerimi kapatmışdım. Baran benim kafamı göğsüne bastırıp saçlarımı öperken aklıma geçmiş de ki cezalar geldi. Hep böyke olur du. Güzel, okkalı bir osmanlı tokadı ardından da bodrum....

Gözlerimi hala açmazken Adil baba

"Korkma kızım" dedi. Başımı kaldırırken o bana gülümsemiş di. Ben de ona kafamla onay vermişdim. Baranın elleri belimi sararken söze giren tekrar Adil baba oldu.

"Baran'dan özür dile! ".

Pusat denen adam Baran'a yiyicekmiş gibi bir bakış atdığın da yanım da ki Baran çok sakin di. Şimdiğe kadar o adamı öldüresiye dövmüş dü çoktan. Ama sakin di.

"Özür dilerim" diğe mırıldanan Pusat'ı herkes gözleriyle yiyo du. Adil baba tekrar konuş du.

"Adam gibi! ".

"Özür dilerim Baran ağam. Yanlış yapdım. Affet".

Baran koltuğa daha da yayılıp boş da kalan elini koltuğun başına atdı. Ve şunları söyle di.

"Özür mü dilersin? Dileme! Çünki senin dilediğin o özür de senin gibi beş para etmez! Kendim için değil ama bebeğimi taşıyan kadın için ağzını yüzünü dağıtmıyorum. Yoksa umursamadığımdan diğe düşünme! O kurşun Allahdan bana geldi. Eğer ki karıma ve bebeğime bir zarar gelsey di, seni tanınmayacak hale getirirdim! Bu gece ki davranışın yanına değil yarına kaldı! Ve bundan sonra benim sinirlerimi bozacak şey yapıp da sabrımı sınama! Çünki benim şarteller atdığın da neler olduğunu gayet iyi biliyosun! ".

Söylediği sözlerin hepsin de bir ima var dı. Benim bile iliklerim donarken Baran'ın adamlarına gerçekden acıyorum şu an. Düşensenize bir yanlış bin bedel! Pusat Baran'ı dinlerken gözlerini üst üste atdığım bacaklarım dikmiş di. Bu sefer konuşan Adil baba oldu.

"Baran sen yaralandın mı? ".

"Küçük bir şey babam merak etme".

"Şu kızcığaz olmasay dı seni şuracık da öldürüdüm Pusat! Ama madem öğle Baran'a borçlusun! ".

Borç mu?

"Baran'ın istediği bir şeyi gerçekleştireceksin".

Bu sözlerden sonra Baran'a baktığım da dudağı tek taraflı kıvrılıyo du. Aklından nasıl bir şey geçiyosa artık. Allah bilir.

"Ağam emr et".

Baran önce uzunca düşün dü. Kafasını Pusat'a çevirip

"Bu yalıyı istiyorum! " dedi.

"Nee? ".

"Duydun Pusat! Bu yalıyı karım için istiyorumm! ".

İnanmıyorum! Ben beğendim diye mi istiyo? Bu adam delirmiş resmen? İçim de bunları düşünürken bir yandan da seviniyodum. Çünki kendisine sunulan hakkı benim için kullanmış dı.

"Olmaz! Başka bir şey iste! Burası bana aile yadigarı! Veremem! Hem bu kız n'apıcak kos koca yalıyı? ".

Baran'ın bu sözden sonra yüzü değiş di ve ayağa kalk dı. Karşısın da duran Pusat'a bir tokat da o geçir di. Adam artık yere yığılmış dı. Baran onun üstüne çıkıp yakasını eline aldığın da hiç bir şey yapmıyo du kimse. Ayağa kalkıcakken Adil baba eliyle dur işareti yap dı. Tekrar yerime oturduğum da Baran adamın üstüne yerleşmiş yüzünü mahv ediyo du. Bir yandan da küfürler saçıyo du.

"BU KIZ DEĞİL! DİLAN HANIM DİYECEKDİN! SANA BENİM SABRIMI SINAMA DEMİŞDİM DEĞİL Mİ? DEMİŞDİM!! SENİ ŞU AN BURA DA YALVARIRIM BENİ ÖLDÜR DİĞE İNLETMİYOSAM ALLAHA ŞÜKR ET! EĞER Kİ SENDEN BANA AİT OLANLARA ZARAR GELİRSE ACIMAM SİKERİM BELANI!! " dedi ve yakasını bir paçavra gibi yere fırlat dı.

Üstünden kalkdığın da Adil babaya işaret yap dı. O kafasını salladığın da elini bana uzat dı ve kalkmama yardım etdi. Odayı terk etdiğimiz de burnundan soluyo du.

Evden çıkmış ve arabaya doğru ilerliyoduk. Artık hava da aydınlanıyo du. Çok kötü gök gurluyo du şu an. Baran beni arabaya oturtup kendisi de yanıma geçdi. Çalışdırdığı arabayı sürmeye başladığından beri hiç konuşmamışdık. Takii Baran'ın sözüne kadar.

"Eve mi gidelim ormana mı? ".

Cevabım belliy di tabii ki orman.

"Ormana gidelim".

"Buranın aşağısı denize gidiyo. Gidip hava alalım. Sana da iyi gelir".

"Biraz da kendini düşünürmüsün? ".

"Kızım sen iyiysen ben zaten extra iyiyim. Yeterki şu güzel yüzün gülsün".

"İddialıyım diyosun? ".

"Dibine kadar".

Bu bölümden itibaren oy sınırı olucak canlarım.  Ve bölüme 25 oy 25 yorum gelirse yeni bölüm de gelecekdir.

To be continued......