~ 20. BÖLÜM ~

9.9K 633 121
                                    

"Bu dünya da birinin diğerini anlaması o kadar kolay bir şey değil."

Goethe 

Uzun bir aradan sonra tekrar beraberiz yoncalarım🍀. Hepinize bana bu süreçte anlayış gösterdiğiniz için çok teşekkür ediyor ve sizi daha fazla bekletmeden bölüme geçmek istiyorumm 🤭

Keyifli okumalarr 🍀

●●●

"Ya Asel hadi, lütfeeeğnn!" Sağımda böğüren Kunt'u görmezden gelerek, başımı abimin omzuna daha çok yerleştirdim.

Kendisi hasretime dayanamayarak beni çok özlediğini ağzından kaçırmıştı az önce. Yarım saat önce Kandemirlerin evine gelmiştik ve geldiğimizden beri onunla vakit geçirmem için neredeyse yalvarıyordu.

Bende onunla vakit geçirmek isterdim ama hem yorgundum hem de aklım çok karışıktı. Eve ilk geldiğimizde Gökçe bana öylesine bir iki saniyeliğine sarılıp, hastanede acil işim var deyip çıkmıştı.

Bu kadar mıydı yani. Ben onun gözünde bu kadar değersizdim? Ne olursa olsun annem değil miydi? Beni dokuz ay karnında taşımış ve bu yaşıma kadar neredeyse tek başına büyütmüştü. Eğer beni sevmiyorsa neden bütün bunlara katlanmıştı ki?

Sıkıntıyla derin bir nefes alıp verdiğimde salonda Yaman'ın sesi duyuldu. "Asel'i daha fazla zorlama Kunt. Bırak dinlensin."

Kunt anında suratını asmış ve cebinden telefonunu çıkararak oynamaya başlamıştı. Üzüldüğünün farkındaydım fakat hem fiziksel hem de mental olarak gerçekten çok yorgundum.

Başımı abimin göğsünden kaldırdım. "Ben biraz dinlenmek istiyorum da- "

"Gel seni odana götüreyim ufaklık." Barlas'ın daha lafımı bitirmeden konuşmasıyla, ilk duraksasam da sonradan bende onun ardından ayağa kalktım.

Sanırım artık bu tabirlere alışmam gerekiyordu. Yavaşça merdivenlere yönelip yukarıya çıkmaya başladık. Gözüm sargılı koluna kayınca derin bir nefes alıp verdim.

Benim yüzümden yaralanmıştı ve bu benim kendimi bok gibi hissetmeme sebep oluyordu. "Bakma öyle melül melül. Acımıyor, ayrıca da kendini suçlama." Konuşmasıyla bakışlarımı sargılı kolundan çekip yüzüne çevirdim.

MANOLYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin