Bear Ghost - Starkiller
Baby, I'm your starkiller, yeah, your starkiller.
I've been watchin' you for quite a while now.
It's getting all too hard to bite my tongue.
I know you caught my gaze, and you've tried to look away.
But I think it's time we had a little fun.◇◇◇
"Madem beni ölüme götürüyorsunuz, ölmeden önce yapmak istediğim üç şey var." Alkolün de verdiği etkiyle, gecenin ilerleyen saatlerinde çenem iyice açılmıştı.
Kafamı çevirip, sandalyesine yayılmış bir şekilde oturan Dominic'e döndüm. Yüzündeki yarım tebessümle zaten beni izliyordu. "Söyle bakalım, minik fare."
"Hırsızlık yapmak istiyorum, bir gece boyunca."
"Pekala, işte şimdi bizim dilimizden konuşuyorsun." Diyen Rufus'a aldırmadan konuşmaya devam ettim.
"Bir yaratığı daha öldürmek istiyorum."
Dominic yüzündeki tebessümü hiç bozmadan kafasını onaylarcasına salladı. Masadan kıkırdamalar yükselmeye başlamıştı.
"Ve biriyle sevişmek istiyorum."
Masadakilerin kahkahaya dönen kıkırdamalarına eşlik etmeyen tek kişi Dominic'ti. Tebessümü yavaşça solarken yüzüne ciddi bir ifade yerleşti. Ancak yine de, aynı şekilde kafasını salladı.
"Gerçekten senin Vox'a ait olduğunu düşünüyorum." Dedi Laura. Elindeki büyük bardağı bana doğru uzattığında kendi bardağımı kapıp, havada tokuşmalarına izin verdim. En azından bunun onlar için bir hakaret değil, iltifat olduğunu kabul etmiştim. Yine de kendi cellatlarımla bir dostmuş gibi vakit geçiriyor olduğum için kendimden içten içe nefret ediyor, kendime acıyordum.
"Şimdi sadece sarhoş olmakla ilgileneceğim." Diye mırıldayıp, bardağı kafama diktim. Artık içerideki rahatsız edici kokuyu bile almıyordum. "Belki üç dileğimden birini bu gece gerçekleştiririm."
Dominic kendi bardağına uzanıp, hepsini bitirene kadar içti. "Bunu kaldırabilmek için fazla ayığım." Dedikten sonra kalkıp, daha sert bir şeyler almak için barın yolunu tuttu.
Yürürken arkasından onu izlediğimi fark edince kendimi toparlamak için gözlerimi kapattım. Adi herifin kalçası ve sırtı... Tanrılar aşkına, hayır.
Gözlerimi açıp kısa bir bakış daha attım. Evet. Fazla iyi. Bunu birine itiraf etmediğim sürece sorun olmamalıydı, hepimizin kendine sakladığı bazı sırları olabilirdi.
Ne kadar süre daha aynı masada oturduğumuzdan emin değildim. Önümdeki bardaklar bir bir değişiyor, uzuvlarım gittikçe hissizleşiyordu.
Artık tavernanın içerisindeki insan sayısı yarı yarıya azalmıştı. Nerede olduğumu, kimlerle olduğumu ya da kısa bir süre içinde düşmanımın ellerine teslim edileceğimi bile unutmuştum. Dilim ağzımın içinde fazlasıyla yer kaplıyor gibi hissediyordum, konuşurken kelimelerim kaymaya başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hırsızlar ve Suikastçılar
FantasyBeatrix DeMarcus, bir prenseste olmaması gereken her şeye sahiptir. Bütün hayatını yüzünü bir tülün arkasına gizleyerek yaşamak zorunda olan Beatrix'in kendine ait bazı gizli kaçamakları vardır. Geceleri saraydan kaçıp, hızla tırmandığı duvarları a...