Bugün kuzenimin 40. Günü. Bölümü Okuyan Canlar Ada Yeşilova Ruhuna Fatiha Okursanız Sevinirim
Part 11
At gezisinden sonra Ceren, odasına çekildi. Papatya tarlasında yaşadığı o anda kalmış gibiydi ve çıkmak da hiç istemiyordu.
Aslında sevdiceğiyle benzer anları daha önce de yaşamıştı. Mesela nişanlarında, el ele tutuşmuşlar, romantik denilebilecek bir dans etmişlerdi. En son aile yemeğinde de çok yakın oturmuşlar ve o günün gecesinde göz göze bolca keyifli sohbet etmişlerdi. Fakat bugünkü yakınlıkları çok farklıydı. İlk defa o kadar duyguyu bir arada ve oldukça yoğun yaşamıştı. Ve o an sevdiği erkeğin onu öpmesini kalbinin en derinliklerinden dilemişti.
Onun için oldukça özel olan bu anı, tek bir şeyle paylaşabilirdi. Hülyalı bakışlarla çekmecesinden günlüğünü çıkardı ve kalbini aralayıp o andan bu yana hissettiği tüm duygularını kâğıda döktü. Yazdığı her kelimede bu duygularının karşılık bulması için dua etti.
Hayat onun için tek bir noktada durmuş olsa da ailesini ihmal etmedi. Onlarla akşam yemeğinde bir araya geldi. Hayaller içinde geçirdiği günün sonunda da şükürler ederek ve dualarının kabul olmasını dileyerek uyumaya geçti.
Ertesi sabah yoğun kuş sesleriyle gözlerini güne açtı. Açık olan penceresinden hafif esen rüzgarla iyice gerindi. Derin nefes alarak dışarıdan içeriye yayılan mis gibi çiçek kokularını içine çekti ve enerjik şekilde yataktan kalktı. Çok değişik hisler içinde olan aşık kalbi kıpır kıpırdı. Yatağını hızla toparlarken beraber uyuduğu günlüğünü gördü. Seyhan ile karşılaştığı ilk andan itibaren ona olan hislerini bu defterle paylaşıyordu. Sevdiceğine sarılırcasına günlüğüne aşkla sarıldı, sonra hemen çekmecesine kaldırdı. Bugün çok yoğun geçecekti. Sevdiceğini ancak akşam nişanda görebilecekti. Gaziantep'e gitmeden önce onu bir anlık da olsa görebilmeyi içten içe diledi. Kitaplığının bir köşesini süsleyen menekşe çiçeğinin bakımını yaptıktan sonra duş almak için banyoya geçti.
Ilık bir duşun ardından bugün olacak olan Oğuz'un nişanı için hazırlıklara başladı. Küçük bir el bavulunun içine nişanda giyeceği ayakkabılarını, portföy çantasını, takılarını, ihtiyacı olacak kadar bakım ürünlerini, pijama takımını ve ne olur ne olmaz bir yedek giysiyle beraber babalar günü için hazırladığı büyük paketi kattı. Orada bir gece kalacakları için duş almaya ihtiyacı olacaktı. Temiz bir bornoz takımı da almayı ihmal etmedi.
Saçlarını kuruttuktan sonra aşağı indi. Arka bahçeye kurulan kahvaltı masasına geldiğinde, Melek tarafından kolundan hafifçe çekilip masaya oturtuldu. Şaşkınca ne olduğunu anlamaya çalışırken azarlanmayı beklemiyordu.
"Nerede kaldın?"
"Hayırdır ablacığım?"
"Unuttum mu papatyam? Birazdan beni hastaneye götürmen gerekiyor. Bugün doktor randevum var. Kolumu kontrol edecek. Belki şu saçma alçıdan kurtulurum. Akşam nişana daha rahat şekilde katılırım."
"Bu harika bir haber."
"Eee! Ne duruyorsun hadi acele et bir an önce yap şu kahvaltını. Geç kalmayalım." Diyerek Melek onun önüne doğru kahvaltılıkları ittirdi. Kuzeninin alışkın olduğu bu deli dolu hallerine sevgiyle gülümsedi.
"Sen yaptın mı kahvaltını?"
"Heyecandan bir şey yiyemedim ki."
"Hadi sen de gel ablacığım. Her şey harika ve iştah açıcı görünüyor. Mm... Börek de çok güzel kokuyor. Hadi otur benimle çay içersin yanında da Canan teyzenin yaptığı mis gibi su böreğinden de bir parça yersin."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR ADIM ÖTE AŞK CEREN&SEYHAN (ADANA'DA AŞK BİR BAŞKADIR SERİ 1)
RomanceCeren içindeki hüznü almasını beklercesine o güzel yüzünü rüzgara vermiş, mavi gözlerini sıkıca kapamıştı. Son zamanlarda huzur bulduğu tek yer burasıydı. Bebek sarısı gür saçlarının rüzgarda dağılmasına aldırmadan mis gibi havayı içine çekti. Aklın...