BİR ADIM ÖTE AŞK 16. BÖLÜM

5.4K 370 592
                                    




İyi Geceler Canlarım. Aslında Her Perşembe ve Pazar Yeni Bölüm Yüklüyorum. Bugün bir değişiklik yaptım ve Pazartesi Gününe Kaymasını Sağladım. Çünkü Bugün Benim Doğum Günüm. Bu Özel Günü Sizlerle De Paylaşmak İstedim. Hep birlikte Nice Sağlıklı, Huzurlu, Mutlu, Şans Ve Bereket Dolu Yıllarımız Olsun İnşallah Sizleri Çok Seviyorum. 💗💗💗💗💗💗💗

Sizi Bolca Aksiyonu Olan Bu Sevdiğim Bölümle Baş Başa Bırakıyorum. Keyifle Okumanızı Diliyorum. Doğum Günü Hediyesi Olarak Bolca Yıldıza Tıklanma Ve Satır Arası Yorumlar Bekliyorum. 😍


16. BÖLÜM

Komiser Murat, yanlarından ayrılan Ceren ve Ceyda'yı görevi gereği uzak bir mesafeden izlemeye başladı. Su alma bahanesiyle oradan ayrıldığı için kimse bu durumu anlamamıştı. İki genç kızı izleyen yalnız kendisi değildi. Ceren'in korumaları da etraftaydı. Her şey yolunda gibi görünse de korumaların birkaçının oldukça şüpheli olan davranışları, kaşlarının çatılmasına neden oldu.

Bu durumu başkomiserine bildirmeyi karar verdiği anda, etrafı palyaçolar ve portakal kostümlü göstericilerle çevrildi. Ne olduğunu anlamaya, içine düştüğü bu hengâmeden kurtulmaya çalışıyordu. O esnada telefonu elinden kayıp yere düştü. Öfkeyle burnundan solurken, eğilip telefonunu kalabalık ayaklar arasından aldı.

Telefonu hasarsız kurtulmuştu ama kızlar görüş alanından kaybolmuştu. Hızlıca ilerlerken etrafa ve geçebilecekleri her yere dikkatle bakıyordu. Buna rağmen onları bulamadı. Aksilik üstüne aksilik yaşıyordu. İçinden okkalı bir küfür savurup başkomiserini aradı.

❤️

Nedim Saltıklı lüks minibüsünün içinde, bir yandan filtre kahvesini yudumluyor bir yandan da Beethoven'in Moonlight Sonata adlı eserini dinliyordu. Her ne kadar müziğe odaklanmaya çalışsa da düşünceler beynini meşgul ediyordu. Eğer bugünkü planları yolunda giderse birkaç saat sonra eski mal ve mülklerine tekrar kavuşacaktı. Dudakları bir anlık sinsi bir gülümsemeyle kıvrıldı. Elindeki boş kahve fincanını masaya bırakırken 'O büyük gün geldi. Elimden aldığın her şeyi senden geri alacağım Mahir Nehiroğlu' diye iç geçirdi. Ona karşı içi hâlâ soğumamıştı. Bu kinden öte bir histi.

İçinde bulunduğu minibüs, karnaval alanından oldukça uzak, kuytu bir köşede park edilmişti. Nedim, koyu renk camdan dışarıyı şöyle bir izledi. Ne gelen vardı, ne giden. Korumaları dışında hiçbir adamı ortalıkta görünmüyordu. "Umarım kızı sorunsuz almayı başarabilirler." diye mırıldandı.

Nedenini bilmiyordu ama polislerin de kızın etrafında olduğunun istihbaratını almıştı. Başları belaya girmeden bu işi halletmeleri gerekiyordu. Bunun için en profesyonel adamlarını ayarlamıştı. Yine de bir sıkıntı olacağını içten içe seziyordu. Bu kızı bugün muhakkak almaları gerekiyordu. Çünkü bu kız olmadan uzun yıllardır sabırla beklediği isteği gerçekleşmeyecekti. Bunu erteleyecek kadar da sabrı kalmamıştı. Mahir'in karşısına ailesinden kalan tüm servetini geri almış olarak çıkmak istiyordu. Belki zorla olacaktı ama Kadir Nehiroğlu'nun kızı Ceren, bu konuda ona çok yardımcı olacaktı.

Önündeki masanın üstünde duran altın humidorun içinden bir puro çıkarıp yaktı. Kafasındaki bin bir olumsuz düşünceyi kovalamak ve bu düşüncelerin yarattığı gerginliği atmak istiyordu. Kumanda yardımıyla müziğin sesini yükseltti. Gözlerini kapatıp kendini tekrar müziğe odaklamaya çalıştı fakat minibüsün kapısının aniden açılmasıyla dikkati dağıldı. İki takım elbiseli adamı içeri girmiş tam karşısına oturmuştu.

"Efendim kızla ilgili sorun çıktı..."

Görünümlerinin aksine, karşısında iki büklüm duran adamları elini kaldırarak susturdu. Hisleri her zamanki gibi doğru çıkmıştı. Hiçbir aksiliğe tahammülü yoktu. O kız bir şekilde buraya gelmeliydi.

BİR ADIM ÖTE AŞK CEREN&SEYHAN (ADANA'DA AŞK BİR BAŞKADIR SERİ 1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin