12.

10.3K 619 108
                                    

Kutalmış

Çarşı iznine çıktığım zaman direkt olarak bildiğiniz yangından mal kaçırır gibi merkeze inmiştim ama bu biraz kötü bir fikirdi çünkü bizimkilere yakalanmıştım.

İzinli bir günüm vardı ve bu günde bile bunlara yakalanmıştım...

Onlardan kaçamayacağımı anladığım zaman tekliflerini kabul edip hep birlikte gündüz gündüz meyhaneye gelmiştik ve şimdiden bu kararı sorgulamak üzereydim.

Bugün dışarıda yapılacak çok fazla işim vardı ama ben götümün keyfini dinleyip bu aptal sürüsü ile oturmayı seçmiştim.

Ne kadar mükemmeldi değil mi?

Gerçi doktorun verdiği rapora göre iki gün yataktan çıkmamıştım ve ayı gibi yatmıştım ama o sayılmazdı.

Sonuçta küçük çaplı kafa sarsılması geçirmiştim...

Kafa mühim bir olaydı, ben canımı seviyordum.

Oturalı birkaç dakika olmasına rağmen masadakiler koyu bir sohbete başlamışlardı ama benim, onları dinleyecek havam hiç değildim çünkü aklıma Rezan Komutan geliyordu ve onu neredeyse revirden sonra hiç görmemiştim.

Şu iki gündür de askeriyeye gelmiyordu ve onu birisine soramazdım da çünkü haddim değildi.

Beni sorguladıklarında ne diyecektim ki?

İki gündür komutanım olan adam beynimi işgal ediyor da onun için merak ettim de sordum mu diyecektim?..

Masadakilerin sesi anında kesilirken gerçek dünyaya geri dönmüştüm.

"Neden sustunuz lan ne oldu?" Ortaya konuştuğum zaman yanımda oturan Deniz, çenemi tutup kapıdan içeriye giren Rezan Komutanı görür görmez  gereksiz bir heyecana tutulmuş gibi yerimde kıpırdanmıştım.

İki gündür görmüyordum ve adamı birden bire sivil kıyafetlerle görmek beni tam anlamıyla zortlatmıştı.

Bu halini sevmiş miydim? Eh garip gelmişti, adamı 7/24 askeri forma ile görmeye alıştığım için onun normal bir hayatı olduğunu unutmuştum.

Rezan Komutan, etrafına bakmadan direkt olarak personellerin o tarafa yöneldiği zaman bakışlarımla onu izlemeye başlamıştım.

Masadakiler çoktan eski halini almıştı ve Rezan Komutanı çoktan unutmuş gibilerdi ama benim için olay daha yeni başlıyordu.

Hele ki gündüz gündüz meyhaneye gelmesi oldukça garipti. Tamam biz de salak gibi gelmiştik ama başka saatimiz yoktu ve biz onun gibi rahat değildik. Ah bir de onun, sanki burayı ezbere biliyormuş gibi olması oldukça sinir bozucuydu.

Rezan Komutan biriyle konuşmaya başladığı zaman arkasında çam yarması gibi bir adam belirmişti ve bu biraz beni tedirgin etmişti.

Sanırım sadece beni değil Rezan Komutanı da etmişti ki adamdan uzaklaşmıştı.

Adam, Rezan Komutana bir şeyler anlatmaya başladığı zaman Rezan Komutan, adamı ittirip bizim olduğumuz tarafa yani dışarıya doğru yönelmişti.

Evet yönelmişti yönelmesine ama çam yarması adam, Rezan Komutanı kolundan tutup wc olduğunu düşündüğüm yere sürüklemeye başladığında korku ile masadakilere bakmıştım.

Kimse bu olayı görmüş değildi, ben de böyle burada oturacak birisi değildim ve başı belada olabilirdi.

"Ben bir elimi yüzümü yıkayayım, hemen geliyorum." Masadakilere götümden uydurduğum bahaneyi söyleyip ayağa kalktığımda kimse beni takmamıştı.

Onların gittiği yoldan gidip tam tahmin ettiğim gibi wclerin oraya çıktığım zaman duyduğum bağırışlar hiç de hayra alamet değildi.

Zaman kaybetmeden erkeklerin olduğu bölüme hızlı bir şekilde girdiğim zaman çam yarması, Rezan Komutanı duvara dayanmış bir şekilde görmemle neye uğradığımı şaşırmıştım.

İkisi de beni fark etmemişti ve Rezan Komutan, ağlayacak gibi durup onu tutan adama bırakması için yalvarıyordu.

"Adam bırak diyor duymuyor musunuz beyefendi?" Dayanamayıp konuştuğunda adam anında Rezan Komutandan ayrılıp bana doğru bakmıştı.

Rezan Komutan da küçük bir çocuk gibi bileğini ovalayıp bana baktığında bakışlarında minnet duygusu sezmiştim.

"Sen kimsin kardeşim? Sana mı soracağım ne yapıp yapmayacağımı?" Çam yarması konuştuğu sırada onlara doğru yavaşça yaklaşmıştım.

Rezan Komutanı burada bırakıp gidemezdim çünkü içim rahat etmezdi. Diğer bir yandan da bizimkilerden biri her an buraya gelebilirdi.

" Ah çok üzgünüm hata benim, durun kendimi hemen tanıtayım." Adama doğru yaklaşıp gömleğinin yakalarından tutup kafamı çam yarmasının tam burnuna doğru gömdüğüm zaman çam yarması anında sersemlemişti.

Kafam acımaya başlasada şu an bunu düşünecek değildim.

" Yürü gidiyoruz." Rezan komutanın eline uzanıp ahtapot gibi tuttuğum zaman Rezan Komutan da ses etmeden sanki hipnoza girmiş gibi parmaklarını daha sıkı bir şekilde parmaklarıma kilitlemişti.

Çam yarması burnunu tutarak yere çömeldiğinde Rezan Komutan ile beraber wcden çıkmıştık.

Bizimkilere görünmeden buradan çıkmanın bir yolunu bulmak zorundaydım...

Piyade /bxb ✅✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin