Rezan
"Ben, çok kötü bir şey yaptım. Kutalmış denen çocuğu öptüm." Düşüncelerimi çok sessiz bir şekilde karşımdaki kişilere mırıldandığım zaman Annem, Ceyhun ve Ceyhun'un eşi ağızları açık bir şekilde bana bakmaya başlamışlardı ve bu şoktan şakasız ilk kurtulan da annem olmuştu.
Şaşırmış mıydım? Tabii ki de Şaşırmamıştım.
Annem, ayağa kalkıp ellerini sevinçle birbirine vurmuş sonra gülümseyerek bana doğru gelip sarılmıştı.
Kaburgalarım birbirine geçtiği zaman korku ile Ceyhun'a bakmıştım. O ve eşi, hâlâ şoktan çıkamamış gibi bana doğrudan bakıyorlardı...
Bu biraz beni rahatsız etmişti ve sanırım Kutalmış da benden ; büyük bir rahatsızlık duymuştu...
Onu şu an daha net anlıyordum ama bir anlığına Süleyman pisliğini unutmak ve hayatıma bakmak istemiştim.
Galiba büyük bir hata yapmıştım... Çocuğu taciz etmişim gibi hissediyordum ama o da bana karşılık vermişti değil mi? Hem de aç köpek gibi...
Bir ara eliyle kalçalarımı sıkıp kendisini, bana bastırmıştı. O böyle yaptığı için bir an boş bulunmuş ve dişlerimin birbirine çarpmasına sebep olmuştum.
Onu taciz etmemiştim, bana bir güzel karşılık vermişti o yüzden bu konuda endişe etmem gerekmiyordu ama kafamdaki sesleri susturamıyordum.
Annem, sonuna bana sarılmayı kesip saçlarımı karıştırmaya başladığında bundan rahatsız olmuş gibi kendimi geri hafiften çekmeye çalışmıştım.
Kalbini kırmak istemiyordum ama o böyle yaptıkça kendi kalbimi kırmış oluyordum.
"Anne, bu hoş değil ve kendimi daha çok kötü hissediyorum. Bu yaptığım yanlıştı ve çocuk ağır derecede homofobik." Boğazım düğüm düğüm olmuş bir şekilde konuştuğum zaman zorlukla nefes alıp tekli koltuğa sendeleyerek oturmuştum.
"Bence bunu başka bir zaman sakin bir kafa ile konuşmalıyız." Ceyhun, kendine geldiği zaman konuştuğu zaman eşi de başı ile onaylayıp kocasının ellerini tutmuştu.
İkisi birkaç yıldır birliktelerdi ve onlara ne yalan söyleyeyim özeniyordum...
Aptal gibi bir zamanlar Süleyman gibi benimde böyle olacağımızı düşünsem de onun bana attığı kazıktan sonra kendime gelememiştim.
Sonra Kutalmış beynime girmişti...
"Ben Kahve yapayım, o zaman konuyu iyice düşünürüz." Annem, ayakta dikilmeyi kesip mutfağa geçtiği zaman bakışlarımı tekrar el ele tutuşan ikileye odaklamıştım.
Benim bir an önce kendime gelip bu olayı düzeltmem gerekiyordu.
Beni ortada sik gibi bıraktığı zaman durumun farkına varsam da hissettiğim şeyler yüzünden zorlanmıştım...
/
Kutalmış
Rezan Komutan, beni kamera odasına çağırdığı zaman kısacası korku ile gitmiştim ama onun bizim sabah kalkıp koştuğumuz şeyleri görünce bu korkum anında geçmişti ama iki gün önce öpüştüğümüz mevzu aklıma birden bire geldiğinde ise kalbim yerinden çıkacakmış gibi atmaya başlamıştı.
Onunla karşılaşmamak için deli gibi uğraşsam da bugün beni yanına çağırdığı an patladığımın resmiydi.
"Sana videolu bir itiraf yaptım, istersen bunu herkese gösterebilirsin istersen de şantaj yapıp beni süründürebilirsin." Elindeki telefonu bana uzattığı zaman az çok neyden bahsettiğini anlasam da telefonu almamıştım.
O beyninin içinden neler geçiyordu?
"Neler oluyor Komutanım anlamadım?" Çekinerek sorduğum soru ile Rezan Komutan, sesli bir şekilde derin bir nefes alıp oturduğu yerden kalkmıştı.
Bütün heybeti ile karşımda dururken nefes almayı unutmuş gibi hissediyordum ve onu görmeden günümü geçirmek daha kolaydı...
Onu gördüğüm zaman o öpücük aklıma geliyordu bir de adama dikeldiğim an vardı değil mi?..
İlk defa bir erkeği düşünerek kendime dokunmuştum ve bu erkek benim komutanımdı...
Beni öpen, benim de ona deli gibi karşılık verdiğim adamdı.
"Seni öyle sapık gibi öptüğüm olayın videolu itirafı ve bunu sana veriyorum onu istediğin gibi kullanabilirsin. Kafam o an yerinde değildi ve sinirimi çıkartacak şeyler arıyordum, seni de öyle öptüm ve pişmanım." Rezan Komutan, bana iğrenir gibi baktığı zaman omuzlarım kendiliğinden düşmüştü...
Beni öpmekten iğrenmiş miydi?
Demek ki sinirli olduğu için bütün koğuş gecenin bir köründe nedensiz bir şekilde ceza alıp bahçe ile ilgilenmiştik.
Tamam bu kabul edilebilirdi ama kabul edilemeyen olaysa, beni öptüğüne pişman olmadıydı.
Evet, onu öyle bırakıp koşarak yanından ayrılmıştım ve birkaç gündür de onu görmemek için deli gibi kaçsam da ben pişman değildim.
Sadece ilk defa böyle bir olay benim başıma geliyordu haliyle de bocalamış, korkmuştum...
Sinirlenerek elindeki telefonu alıp telefonu açtığım zaman şifresiz olduğunu fark etmiştim, instagram hesabına girip kendi kullanıcı adını aratarak profilime girip mesaj bölümüne tıklayarak videoyu kendime atmıştım.
Madem o böyle oynamak istiyordu, o zaman ben de onun kurallarına göre oynardım.
Video tamamen bana iletildiği zaman benimle olan konuşmasını silip telefonu ona doğru uzatmıştım, sonuçta videoyu silmemiştim ve o mesaj bana iletilmişti.
"Gidebilirsin." telefonu elimden alıp beni kovduğu zaman tiksinti ile yüzüne bakmıştım.
Ondan bir anlığına hoşlandığıma inanmıyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Piyade /bxb ✅✔️
General FictionKardeşime atacağım, - Komutanımın hakkındaki nefret dolu- mesajları bizzat komutanıma atsaydım ne olurdu?..